Gazi Üniversitesi’nde Bardağın Taşması Durumu ve Tadao Ando

Gazi Üniversitesi Mimarlık Bölümü 1. sınıf öğrencilerinin yaptığı maketler, okul yönetiminin emri nedeniyle parçalandı.

Parçalanmalarının nedeni olarak ise “birtakım güvenlik nedenleri” gösterildi.
Öncelikle konuya Gazi Üniversitesi Mimarlık Fakültesi’nin değişen çehresinden bahsederek girmek istiyorum. Benim 4. senem bu okulda ve hiçbir zaman en az iki saat izin için uğraşmadan okulda sabahlayamadım. Akşam saat 8 oldu mu direkt kovuluyorsunuz okuldan. Nedeni bir takım güvenlik gerekçeleri.

Benim bu okulda 4. senem ve rahat bir buçuk senesini inşaat halinde geçirdim. Mimarlık katını yıktılar yeniden yaptılar. Sonra her ne hikmetse birden mimarlık katıyla birlikte okulu yeniden yıktılar yeniden yaptılar. Sonra okulumuz ne hale mi geldi? Kalorifer arkasında kalan prizlerimiz, hiçbir yüksekliği eşit olmayan merdiven basamaklarımız, çalışmayan engelli asansörümüz yerin dibine girmiş bir kütüphanemiz (kütüphane ayrı bir konu) ama Allah’a şükür ki bir de cephemizde Selçuklu motiflerimiz oldu. Etrafımızdaki komşu teyzelerimiz oh iyi ya okulunuzu da yenilediler dediler biz de güldük sustuk.
Kütüphane mevzusu da ayrı. Allah Allah nidalarıyla mı “indim dereye daş bulamadım” türküsüyle mi bilinmez kütüphanemize sorgusuz sualsiz girdiler. Bir sürü kitap kayboldu kaybolmayanlar zarar gördü. Ama bir dakika düğün salonları taş çıkarır kantinimiz oldu, bunu göz ardı edemeyiz.

Ama en trajikomiği bugün olanlardı sanırım. Gazi’yi bilen bilir. M102 diye gibi bir ders vardır. Harika hocalar verir bu dersi. Çok düşünür çok okursunuz. Bir ahlak aşılar mimarlıkla ilgili size yolunuza bakmanızı sağlar.

Bu dersin de bir de geleneği vardır her sene 1/10 maket yaptırılır. Ben zamanında BDDK’yı yapmıştım grup arkadaşlarımla. Çok da iyi olmuştu. “Oluklu mukavva soyulunca ne de güzel oluyor” demiştim mesela. Neyse. Bu sene de Tadao Ando’nun kiliselerini vermişler. Mini mini birler kaç zaman uğraştılar ne streslere girdiler ama bitirdiler pek de güzel yaptılar ve her zamanki gibi koridorda sergilenmeye başlandılar. 1/10 diyorum bir yerden bir yere götürmek imkansız. Ama gelin görün ki bizi bizden çok düşünen büyüklerimiz birtakım güvenlik sebepleri nedeniyle maketleri yıktırdılar!

Şimdi kilise oldukları için mi yıkıldı bu maketler yoksa gerçekten “aman ayağınızı yapıştırıcı olmasın çocuklar, bu maketler sizin çizimlerinizi engelliyor” diye mi yıkıldı yoksa “bunun içine tinerci girer, sonra hepinizi ısırır biz ne deriz ananıza babanıza” diye mi bilinmez. Ama ortada maddi-manevi kayıp var. Ve sanırım en önemlisi “Emeğe Saygısızlık Var!” Bir de vizyon darlığı var. Sayın Dekanım en son konferansınızdaki konuşmanızda bizi 5 kere gözlerimizden öpmüştünüz ya. Bizi bence sevmiyorsunuz artık. Artık pek öpmezsiniz gibime geliyor.