Peyzaj+Mimarları

Ütopik Mimar ve Plancılara karşı Heterotopik Mimarlar olan Peyzaj Mimarları...

Pisagorcu Mimar ve Plancılar bir şehri koruyamaz. Ütopyaları doğaya aykırı: hâtıra mekânları soyutlar, ideograma dönüştürür, sembolize eder, geometrisine katar. Jilet gibi çizgiler, yuvarlanmış sayılar, fotoğrafı çekilmiş anlar… Bu perspektifi görmek için Sirkeci Hamidiye Caddesi’nde bir kere yürümek yeterlidir: eskimemiş ve cilalı “tarihi” binalar, makine kesim arnavut kaldırımlar, Ramazan temalı hamburgerciler, ağaçsız camiler…vb.

Kim bu şehri ihyâ* eder? Peyzaj+Mimarları. Peyzaj bir heterotopyadır. Heterotopyalar, tarihsel mekân içinde üretilmiş hâtıra mekânlardır. Toplumsal kabul görürse hâfızaya alınır. Halk oyunları, türküleri, hikâyeleri böyle kazanılmıştır. Ütopik ideolojinin memurları, bunları hâfızadan çıkarıp formüle eder. İdeolojiyi yaşatacak sembol olarak sunar. Sembol mekânlar, “sağlıklı” işlevleri kodlar. İşlev basitleştikçe, sembol mekân soyutlanmaya devam eder. Böylelikle Eminönü, artık işlevlerin biçimi değil, “turizm” sembolü işlevlere sahiptir.

Oysaki Peyzaj+Mimarı (Heterotopik Mimar), organik geometri epistemolojisi ile üreticidir. Doğadaki hareketlerin içinde “taşlaşmayan” bir anarşisttirler. Mimarlık, orman, ziraat, tasarım gibi fakültelere yerleştirilmesi sonuç vermez. Soyutlanamayan bu üretici varlık, ütopik ideoloji için daima tehdittir: ideolojiyi fotoğraflayıp hâfızaya gömebilir.

Sonuç olarak Peyzaj+Mimarları (Heterotopik Mimarlar), üretici toplumsal ilişkiler ağının fotoğrafcısıdır. Hâfıza mekânı besleyen ve ona hayat verenlerdir. Bireyin hâtırasına (kapitalist güç aktörü) saygı gösteren ama hâfızaya kabulünü arayandır. Bu yüzden, sadece bağ bahçe değil, aynı zamanda kent silueti ve hatta kentin arkeolojik kesitlerinin arayüzleridir.

Bu bağlamda, Planlı Alanlar Yönetmeliği’nde, Peyzaj Projesini Mimarî Projeden ayırmanın gerçekten planlı ve bilinçli bir eylem olduğu âşikardır. Peyzaj+Mimarları, vaziyette tamamlanmış Mimarî Projenin bitki bulan, toprak döken, çit çeken tüccarlarına dönüştürülmüştür. Mimari Projede “salt çoğunluk” değil, tüm arayüzlerde “oybirliği” sağlanmalıdır ve Peyzaj+Mimarları, tarihsel mekânda hayat bulan, modern kesitte hayata gelen kentsel projelerin tamamından sorumlu tutulmalıdır.

*ihyâ: hayâta dönme, hayât bulma, hayâta gelme anlamında.

Etiketler

Bir yanıt yazın