Red Dot Fatihi Recep Tayyip Erdoğan

Ülkemizi gelişmiş bir kuzey ülkesi gibi hayal edin... Sanat, tasarım, mimarlık, edebiyat, müzik ve bilimden anlayan insanların bilgi ve birikimlerini kullanarak daha yaşanabilir bir ülke olalım diye çalışmak için vekil olduğu bir ülke...

Önümüzde yine bir seçim var ve partilerin vekil adayları da belli oldu. Seçim yaklaştıkça, hayatında bir kere bile sergi gezmemiş, en son ne zaman tiyatroya gittiğini hatırlayamayan, Şu Çılgın Türkler ayarındaki tarih kitapları dışında kitap okumayan, en sevdiğiniz Türk yönetmenler kimler sorusuna muhtemelen “Şahan Gökbakar ve Cem Yılmaz” cevabını verecek vekil adaylarının saçma sapan konuşmalarına maruz kaldığımız zamanlar da giderek artacak.

Muhtemelen televizyon ve gazetelerde de en çok, bu adaylardan tiyatroya en az gidenleri, en az kitap okuyanları, serginin kelime anlamını dahi bilmeyenleri, Recep İvedik serilerinin hiç birini kaçırmamış olanları göreceğiz.

Siz de ülkemizdeki birbirinden sıkıcı ve cahil siyasetçiden ve sadece ırk, din, mezhep gibi konular üzerine odaklanan siyasal söylemlerden sıkıldıysanız, birkaç dakikalığına da olsa, ülkemizi gelişmiş bir kuzey ülkesi gibi hayal edin. Siyasetçilerin ve bizlerin günümüzde tartıştığımız birçok konuyu 40-50 yıl önce geride bırakmış bir ülke olalım. İhale almak, daha fazla para kazanmak, statü sahibi olmak için vekil olanların değil de, sanat, tasarım, mimarlık, edebiyat, müzik ve bilimden anlayan insanların, bilgilerini, birikimlerini paylaşmak, bu bilgi ve birikimlerini kullanarak daha yaşanabilir bir ülke olalım diye çalışmak için vekil olduğu bir ülke…

Başbakanının operadan operaya koştuğu, kültür bakanının yurtdışındaki tasarım fuarlarının açılışlarını kaçırmadığı, muhalefet partisinden bir vekilin oğluyla gittiği Marcus Miller konserinden selfie çekip Instagram’da paylaştığı, devlet tarafından belirlenmiş bir sanat, tasarım ve mimarlık politikasının olduğu, meclis başkanının iç mimar olduğu, meclis sıralarında oturan avukat ve doktor sayısının mimar, heykeltıraş, ressam, yazar ve müzisyenlerden fazla olmadığı bir ülke…

Gazetelerin siyasetçileri malzeme ettiği sayfalarda şöyle haberlerin olduğu bir ülke…

RED DOT FATİHİ RECEP TAYYİP ERDOĞAN

Recep Tayyip Erdoğan katıldığı Red Dot Ödül Töreni’nde, kendisine, ödül alan Türk tasarımlarının çalıntı olduğunu ima eden Karim Rashid’den çok daha az konuşma fırsatı veren moderatöre sinirlenip şu tarihi konuşmayı yaptı:

“Sayın Rashid, benden gençsin, sesin çok yüksek çıkıyor, biliyorum ki sesinin bu kadar yüksek çıkması bir suçluluk psikolojisinin gereği, benim sesim bu kadar yüksek çıkmayacak, bunu da böyle bilesin. Tasarım taklit etmeye gelince, siz taklit etmeyi çok iyi bilirsiniz. 100 yıllık çay bardağımızı alıp, inanılmaz bir viski bardağı tasarımı diye nasıl millete yutturduğunuzu çok iyi biliyorum… Sözümü kesmeyin, taklit etmeyeceksiniz, burada taklit var. Bakın bu da çok enteresan, “Form follows function” Louis Sullivan diyor bunu. Bir Amerikan. Sana da çok teşekkür ediyorum (moderetöre), benim için de bundan böyle Red Dot bitmiştir, daha Red Dot’a gelmem. Siz konuşturmuyorsunuz, 25 dakika konuştu, 12 dakika konuştum. Olmaz…”

KILIÇDAROĞLU BOZKURT İŞARETİ YAPTI

Partililerle birlikte İnönü Stadyumu’ndaki Iron Maiden konserine giden Kemal Kılıçdaroğlu, konseri izlerken meloik selamı yerine yanlışlıkla bozkurt işareti yaptı. Konser sonrasında Nicko McBrain’in fırlattığı bageti aynı anda tutan Mustafa Sarıgül ile Kemal Kılıçdaroğlu arasında kısa süreli bir gerginlik yaşandı. Gerginlikten faydalanan Gürsel Tekin bageti kapıp cebine attı.

NE ETTİ LAN EMRE AROLAT SİZE?

Sırrı Süreyya Önder, Emre Arolat’ın yaptığı projelerin tartışıldığı bir televizyon programında, sürekli Arolat’ın eleştirilmesi üzerine daha fazla dayanamadı ve sunucuya şu sözlerle çıkıştı: “Ne etti lan Emre Arolat size?”

BÜLENT ARINÇ YİNE AĞLADI

Başbakan yardımcısı Bülent Arınç, Adıyaman’daki Modern Sanat Müzesi açılışına katıldı. Açılış sonrası kübizmden esinlenerek yaptığı Bülent Arınç resmini korumaları aşıp Arınç’a hediye etmek isteyen ilkokul öğrencisi 8 yaşındaki Fatma Yılmaz, duygulu anlar yaşanmasına sebep oldu. Küçük kızın resmini gören Bülent Arınç gözyaşlarına hakim olamadı. Kendisine neden ağladığını soran gazetecilere Arınç, “Picasso’nun bu günleri görememesi çok acı, memleketim Manisa’da bir sokağa Picasso’nun isminin verilmesini önereceğim” diye cevap verdi.

YARATICI İNSANLAR HEYETİ AÇIKLANDI

Başbakanlık, ülkedeki kültür seviyesini arttırmaya katkıda bulunacağını düşündüğü yaratıcı insanlar heyetini açıkladı. Heyet, toplam 63 kişiden oluşuyor. Bazı isimler şunlar: Mehmet Güleryüz, Doğan Kuban, Küçük İskender, Pervin Çakar, Ayşe Birsel, Burçin Büke, Yıldız Kenter, Aziz Sarıyer, Nevzat Sayın, Haldun Dormen, Orhan Gencebay, Yılmaz Zenger… Heyette Orhan Gencebay’ın da yer alması tartışmalara neden oldu.

GEZİ PARKI PROTESTOLARI 6. GÜNÜNDE

Gezi Parkı’nda bulunan platunus, sorbus ve fagus bitki topluluklarını, clematis, austrocedrus ve catalpa ile değiştirmeyi öneren tasarının Büyükşehir Belediyesi tarafından onaylanmasının ardından Peyzaj Mimarları Odası’nın öncülüğünde başlayan eylem giderek büyüdü. Geri adım atmak durumunda kalan Belediye Başkanı Kadir Topbaş, “Mimarım diye gaza geldim, peyzaja da el attım. Bundan sonra bilmediğimiz işler hakkında alelacele kararlar vermeyeceğiz, işi ehline soracağız” diyerek tüm peyzaj mimarlarından ve İstanbul halkından özür diledi. Eylemin 5. gününde, Kabataş’ta, üstleri çıplak, deri eldivenli peyzaj mimarlarının kendisine saldırdığını öne süren Arkitera yazarı Cemal Çobanoğlu, yalan söylediği anlaşılınca ceza olarak, deri tayt giydirilerek Kabataş’tan denize atıldı.

MECLİSTE YUMRUKLU KAVGA

Tepebaşı’ndaki TRT Binası’nın yerine yapılması planlanan opera binasının nasıl ve kim tarafından yapılacağının tartışıldığı oturum, gecenin geç saatlerine kadar hararetli tartışmalar ile devam etti. Ömer Yılmaz’ın #yarismaylayap önerisi üzerine, Libeskindciler ve Gehryciler kürsüye yürüdüler. Bu arada Gehryci gruptan bir vekilin, Libeskindciler’den bir vekile yumruk attığı, Libeskindci başka bir vekilin de kürsüden aşağıya düştüğü görüldü.

DEVLET BAHÇELİ, ÇETİN IŞIKÖZLÜ’NÜN 40. SANAT YILI ETKİNLİĞİNE KATILDI

Ünlü besteci ve orkestra şefi Çetin Işıközlü’nün 40. sanat yılı etkinliklerine katılan Devlet Bahçeli, etkinlik öncesi bir konuşma yaptı: “2009’u yazarken 2 sıfır var, 9’un yanındaki sıfır solda, sildiniz. Kaldı mı 9. 2’nin yanında bir sıfır var, onu da sildiniz, kaldı mı “2”. Toplayın ne yapar? 11 yapar. 2009’un içindeki iki sıfırı da sildiniz, ne kaldı? 29 kaldı. 11 ile 29’u toplayın. 40 yapar ve Çetin Işıközlü’nün 40. sanat yılı”

HADİ BIRAKALIM ŞİMDİ BU HAYALLERİ

Bırakamadıysanız hala, bir haber kanalı açın. Ya da Twitter’a girin. Nerede yaşadığınızı hatırlayıp, kendinize geleceksiniz…