112 Yıllık Buluşma Mekanı

İzmir’in simgesi tarihi saat kulesi İzmir’in en merkezi yerinde tam kalbinde duruyor.

Özellikle İzmir dışından gelenlerin ve İzmir’i bilmeyenlerin buluşma mekanı burası. Saat Kulesi tam 112 yıldır, İzmir’in güzel, çirkin, acı, tatlı, sevinçli ya da üzgün yaşadığı her güne tanık oluyor.

Konak Meydanı’nın ortasında yer alan Saat Kulesi’nin bir yanında deniz, diğer yanında Büyükşehir Belediyesi Binası, diğer yanında Hükümet Konağı ve tarihi Kemeraltı Çarşısı’nın girişi bulunur.

Etrafındaki ağaçların altında, resmi dairelerdeki koşuşturmadan ya da Kemeraltı Çarşı-sı’ndaki gezintiden yorgun düşmüş insanlar oturur. Saat kulesi, iki yanındaki palmiyeler, güvercinler ve yem satıcıları ile bütünleşmiştir. Bir de günün hangi saati olursa olsun mutlaka kulenin fotoğrafını çeken ya da önünde fotoğraf çektirenleri görürsünüz. Eskiden denizin kenarında olan saat kulesi ile deniz arasından şimdi altı şeritli yol geçiyor.

‘ARTIK 24 VAKİT YAŞAYACAĞIZ!’

Saat kulesi, II. Abdülhamit’in tahta çıkışının 25. yılı dolayısı ile İzmir Valisi Kıbrıslı Kamil Paşa tarafından 1901 yılında yaptırılmış. Mimarlığını doğma büyüme İzmirli Fransız Levanten Mimar Raymond Charles Pere’nin yaptığı saat kulesi, döneminin modernleşme göstergelerinden biri olarak sayılıyor. Kentin meydanına saat kulesinin yapılması dolayısıyla dönemin gazetelerinde, “Artık beş vakit değil, 24 vakit yaşayacağız” içerikli tartışmalar da yürütülmüş.

Kulenin dört tarafında bulunan ve Alman İmparatoru II. Wilhelm tarafından hediye edilen saatler her 6 günde bir kuruluyor, saatlerin bulunduğu yere kulenin içindeki 66 basamaklı merdivenle çıkılıyor. Kulenin dört bir yanında bulunan çeşmelerden bir zamanlar su da akardı. Kule’nin en tepesinde bulunan ve her saat başı çalan çan depremden hasar görmüş. Büyükşehir Belediyesinin geçen yıl tamir ettirdiği çan aktif hale getirilmedi.

SADECE BİR KEZ DURDU

Saat kurulduğu günden bu yana sadece bir kez durmuş. 5.2 büyüklüğündeki 1974 İzmir Depreminde hasar alan kulenin saat kadranları üzerindeki son kat yıkılmış ve depremin oluş saati olan 02.04’te durmuş. Kule iki yıl içinde onarılıp saat tekrar çalışır duruma getirilmiş. Yapıldığında kulenin üzerinde bulunan Osmanlı tuğrası ve Osmanlıya ait işaretler 1927 yılında kaldırılmış.

SAAT KULESİ SOYULDU!

Kısa bir süre önce Saat Kulesi’nin başından bir de soygun olayı geçti. 16 Mayıs 2012’de bir tarafında Valilik ve İzmir İl Emniyet Müdürlüğü, bir tarafında Büyükşehir Belediyesi binası bulunan Saat Kulesi’nin dört bir yanındaki çeşmelerin üzerindeki kubbelerden mızrak ucuna benzeyen bakırdan yapılmış ‘alem’ler çalındı. Hırsızlığı belirleyen belediye yetkililerinin, Kemeraltı Polis Karakoluna durumu bildirdiği, ancak, karakol yetkililerinin belediye görevlilerine, Tarihi Saat Kulesi’nin sahibinin başvuru yapması gerektiğini söylediği ve başvuruyu almadığı öne sürülmüştü o dönem. Ertesi sabah Belediye yetkilileri yeniden karakola gidip Saat Kulesi’nin mülkiyetinin Maliye Hazinesinde olduğunu bildirmiş ve hırsızlık tahkikatına başlanmış.

SANATSAL ÖZELLİKLERİ

Saat Kulesi’nin sekizgen kaidesi beyaz mermerden, inşa edilmiş, diğer bölümlerinde kesme taş kullanılmış. Dört basamaklı, haç biçiminde bir platform üzerinde 25 metre yükseklikte ve dört kattan oluşuyor. Buradaki sekizgenin dar kenarlarında dörder küçük sütun üzerine oturan çeşmeler var. Kulesinin gövdesinin ise dört bir tarafında at nalı kemerli küçük pencereler bulunuyor. Saat Kulesi’nin gövdesi içlerinde beş kollu yıldızların bulunduğu baklava dilimleri ile işlenmiş. Saat kulesinin gümüş bir maketi Topkapı Sarayı Müzesi’nde bulunuyor.

Etiketler

Bir yanıt yazın