Yeni Zelanda'nın Güney Adası'nın en büyük şehri olan, sanat, kültür ve çevredeki doğal güzelliği ile bilinen Christchurch, 2011 yılında meydana gelen depremde büyük ölçüde hasar gördü.
Schmidt Hammer Lassen Architects tarafından tasarlanan Tūranga, kentin yeniden geliştirilmesi için hayati önem taşıyan dokuz önemli projeden biri olan kütüphane projesi.
Yeni merkezi kütüphane, sakinlerin ve ziyaretçilerin Christchurch şehir merkezini deneyimleme şeklini temel olarak değiştirecek olan umut, birlik ve yeniden doğuşun görsel olarak çarpıcı bir sembolü.
Christchurch New Central Library’nin tasarımı, depremde hasar gören kentin yeniden yapılanmasının merkezinde esneklik, işlevsellik ve kültürel farkındalığın zarif bir birleşimi.
Doğal felaketlerden önce 2009 yılında Christchurch’in havadan görünümü
Deprem sonrasında aynı bölge
Projedeki yapısal mühendislik firması olan Lewis Bradford Danışmanlık Mühendisleri, 2011 yılında Christchurch’in binalarının çoğunu yok eden büyüklükteki potansiyel depremlere dayanabilecek bir yapı geliştirmekte etkili oldu.
Tūranga, büyük bir deprem sırasında, binanın sallanmasını ve daha sonra orijinal konumuna geri dönmesini sağlayan entegre, kendi kendine eski haline dönen bir mekanizmaya sahip. Bu mekanizma sayesinde binanın en az hasar görmesi planlanıyor.
Christchurch’in tarihi Katedral Meydanı’ndaki beş katlı, 9.500 metrekarelik kütüphanenin tasarımı, şehrin toplumu güçlendiren, okuryazarlığı ve yaşam boyu öğrenmeyi ilerleten, kültür ve mirasın çeşitliliğini kutlayan, insanları geri çeken bir kamusal alan arzusunu destekliyor.