Ali Osman Öztürk; 1997 yılında kurduğu A Tasarım Mimarlık ofisi ile gerçekleştirdiği projelerini, mimarlık ve sanat alanlarındaki kitapları ile Images Publishing'in 'The Master Architect Series' dizisinde yayına sundu.
Armada, Panora, Tepe Prime, Congresium, TOBB ETÜ, Türk Telekom Genel Müdürlüğü, Via / Port gibi yapıların tasarımcısı Mimar Ali Osman Öztürk; 1997 yılında kurduğu A Tasarım Mimarlık ofisi ile gerçekleştirdiği projelerini, mimarlık ve sanat alanlarındaki kitapları ile dünyaca bilinen Images Publishing’in ‘The Master Architect Series’ dizisinde yayına sundu. Kitapta Suha Özkan, Mimar Erkut Şahinbaş ve Celal Abdi Güzer’in de yazıları yer alıyor. Karma kullanımlı yapılardan eğitim yapılarına, çalışma mekanlarından konutlara kadar pek çok pr oje; çizimleri, fotoğrafları, eskizleri ve hikayeleri ile payla şılıyor. İlk olarak online olarak satışa çıkan kitap, Amerika ve A vrupa başta olmak üzere tüm dünyada satışa sunulacak. A Tasarım Mimarlık: The Architecture of Ali Osman Öztürk, Mayıs ve Haziran aylarında İstanbul, Ankara ve Venedik’te yapılacak olan lansmanlarla tanıtılacak. A Tasarım Mimarlık yerel ve uluslararası çalışmalarını Ankara ve İstanbul ofislerindeki kurumsal yapısı içinde sürdürüyor.
“A Tasarım Mimarlık’ın projelerinde ciddi bir işveren eğitimi gözlenir. Her tutumu ile sessiz, alçak gönüllü ve herkes ile uyuşum içinde olan Ali Osman’ın çetin bir tasarım savaşçısı olduğunu bilmemek, gerçekleştirdiği yapıları izlememek anlamına gelir. Doğasında baskı koyarak, çelişki yaratmak ve sürece egemen olmak değil de, uzlaşım ve çözüm odaklı üretim olan çabalarını izlerken onun ne denli bir “Tasarım Eğitimcisi” olduğunu gözlemek gurur vericidir.”
Suha Özkan
“Ali Osman Öztürk kendine olan güven ve mütevaziliğiyle, bazen onu aşabilecek ideallere kendini adayarak vazifelerinin üstesinden gelmeyi başarabilmekte. Olgunlaşarak son on yılda ülkemiz mimarlık kültürü ve ortamına değerli yapılar eklemiş olmasından ötürü kendisi ile gurur duyuyor ve önümüzdeki yıllarda daha değerli katkılarda bulunacağına gönülden inanıyorum.”
Erkut Şahinbaş
“Ali Osman Öztürk, her bir tasarım projesinde o projeye özgü bir güçlüğü ele alır ve o projenin itici gücü olarak kullanır. Kentsel bütünleşmeden kültürel çeşitliliğe, veyahut da çevresel sürdürülebilirlikten dil temelinde araştırmalara kadar varabilir bu. Ve konumsal olarak bu denli esnek olabilmek de kaçınılmaz olarak stile bağlı süreğenlikten bağımsız projeleri beraberinde getirir. Diğer bir deyişle, A Tasarım Mimarlık her bir projesinde bir dil veya stil devamlılığı aramaktansa bağlama ve o duruma uygun çözümler aramaktadır. Bu yaklaşım, sadece araştırmaya dayalı, eşsiz çözümlerin temelini atmakla kalmaz, aynı zamanda farklı ulusal ve uluslararası ortaklarla ve farklı bölgeler ve programlar dahilinde çalışabilme kabiliyetini de beraberinde getirir. Ali Osman Öztürk’ün üretim ve benzersiz çabaları farklı alanlarda okumalara açıktır. Ancak, bu kitapta bir araya gelmiş olan pr ojeler derlemesi her şeyden çok esnek ve bağlamsal bir yaklaşımın çoğulluğunu gözler önüne sermektedir. Ana akım modernite ve bağlamsal gerçeklik arasındaki çatışmaları ortadan kaldıran sürdürülebilir bir mimari için bu esneklik, kaçınılmazdır.”
Celal Abdi Güzer
“Benim için kent insanoğlunun en büyük eseridir. O yüzden bu büyük bütünden, bu kompleks yapıdan başlayarak aşağıya doğru inmek, parçalara yaklaşmak, yapıya ulaşmak gerekir. Yapılarımızı her zaman içinde bulunduğu bir çevre ile beraber tasarlamaya çalışıyoruz. Böylece her yapı çevresinden gelen verilerle şekillendiği için oraya ait ve özgün olacaktır diye inanıyoruz. Yine yapı inşa edildiği dönemin, yapan ve yaptıranın imkan ve sınırları ile şekillenir düşüncesindeyiz. Dolayısıyla yerel ile evrensel birlikte hep bir denge içinde olmak zorundadır. Yapının insanlar için yapıldığı düşüncesi bizim için önemlidir. Kullanıcıların benimsemesini, beğenmesini, içinde yaşamak istemesini önemseriz. O yüzden sosyal-kültürel faktörleri de göz önünde tutarız. Bu düşüncelerle daha iyi bir mimarlığa doğru… “
Ali Osman Öztürk