Ahmet Vefik Alp, Çamlıca Tepesi yarışması için hazırlamış oldukları projelerinden şu şekilde bahsediyor:
“Çamlıca Tepesi’ndeki gözleri kanser eden sakalet TV-Radyo antenini ‘elaleme ayıp oluyor’ diyerek yıllarca yazıp çizmiştim. Kınalıada da durum keza. Buralar ‘sit alanı’ olarak tescillenmiş, ancak ‘Kim takar Yalova Kaymakamı’nı’ ? Adadakiler sökülecek dendi, ancak halen oradalar diken diken. Barcelona’da Ünlü meslekdaşım Mimar Sir Norman Foster tarafından 1992 Olimpiyatları vesilesiyle tasarlanan ve inşa edilen muhteşem anteni örnek göstermiştim ‘biz neden yapamıyoruz’ diyerek…
Nihayet geçen yıl İstanbul Büyükşehir bir yarışma açarak Çamlıca daki TV-radyo antenleri tek bir büyük antende toplayacak projeyi elde etmeye çalıştı. Yarışmaya İtalyan meslekdaşım Mimar Manfredi Nicoletti ve oğlu Luca’nın danışmanlığında katıldık. Projemizi ‘Sinesini Açan Kule’ olarak adlandırdık: Kule’nin Çamlıca’ya ithafen çam dallarını andıran dış zarfı Tarihi Yarımada yönünde açılarak içinden Ayyıldız görünüyordu. Seçici kurul projeyi sevmedi. Ancak çalışma Bakan Yıldırım’dan tam not aldı. Genç meslektaşlarım 1. Ödül’ü kazandı, projeleri özgün idi, kutluyorum tekrar.
Özetle, Çamlıca Tepesine 350m yüksekliğinde bir TV-Radyo Kulesi yapılacak ve mevcut çelik kuleler kaldırılarak görsel kirliliğe son verilecek. Bunlar geç, ancak güzel gelişmeler…
Ancak, böyle bir devasa kulenin yakın çevresine bir ‘Anıt Cami’ yapmak uygun düşer mi, o’nu da siz söyleyin.”
1 Yorum
Alp’in yarışma için hazırladığı belli olan projesi sanıyorum. Yanlış bir iddiada bulunmuşsam ofislerinden düzeltme yapılabilir.
Bu durumda iki sorun var bence: Birincisi bizimle ilgili. Diyelim ki o projeye katılan diyelim ki 100 yarışmacı da projelerini basın bülteni ile gönderdi. Ne olacak? Haberler bölümü Onun Çamlıca Projesi, Bunun Kulesi mi dolacak? Bence yayınlama fikri pek anlamlı değil.
İkincisi mimarlık ortamının kendisi ile ilgili: Alp dışında hiç kimse Çamlıca gündeme geldi, ben de elimdeki projeyi basına dağıtarak gündeme eklemlenebilirim düşüncesinde değil. Sonra Alp’i, Arkitera’yı ortamı eleştirme derdinde… Acaba çuvaldızı duyduk mu?