Kalebodur sponsorluğunda 23 Şubat 2013'te sergilenmeye başlayan; "Modernin İcrası: Atatürk Kültür Merkezi, 1946-1977"nin paneli 19 Mart 2013'de, TSMD Mimarlık Merkezi'nde düzenlendi.
Panele Aydan Balamir ve Murat Tabanlıoğlu konuşmacı olarak katıldı. Aydan Balamir, 1950 ve 1960’larda dünya konjonktüründeki önemli olaylara dikkat çekerek başladığı sunumuna, “kültür sarayı” olgusunu detaylandırarak devam etti. Balamir, kültür saraylarının temelinde savaştan yeni çıkmış morali son derece düşmüş toplumları kendine getirmek için “iyi niyetli” bir girişim olduğunu belirtti.
Genellikle müzik eksenli olan bu yapıları,”Soğuk savaşın mimariye yansıması” olarak gördüğünü belirten Balamir, özellikle Batı bloğu ile komünist blok arasındaki rekabetin programa ve mekana yansıdığını, batı bloğunun daha özgür yapılar ortaya koyabildiğini belirtti. Aynı zamanda modernizm daha emperyal bir inşa programına girdiğini belirten Balamir, “Modernizm hızlı üretim sürecinde kendi özgünlüğünü kaybedip, biraz daha klasikleşmiştir,” dedi.
Paralelinde Türkiye’de mimarlığın kimlik sorusu karşısında tereddütler yaşadığını belirten Balamir, çeşitli opera ve kültür merkezlerinden örnekler sunarak AKM ile ilişkilerini sorguladı.
Ardından sözü alan Murat Tabanlıoğlu, babasının “AKM serüvenini” anlattı. AKM’nin geçmişten günümüze, yapılmış farklı öneriler de dahil olmak üzere geçirdiği dönüşümünün anlatıldığı sunumda, Hayati Tabanlıoğlu’nun eskizleri sunuldu.
Yapının özel tasarım aydınlatmaları ve akustiğini sağlayan localarının dünya standartlarında olduğunu belirten Tabanlıoğu, AKM’nin ünlü cephesiyle ilgili olarak da, 2. bir cephenin sadece estetik olarak değil, yalıtım anlamında da sağlayacağı etkileri izleyiciler ile paylaştı. 1970 yılında çıkan yangın sonucu 45 dakika içerisinde yanan binanın yaklaşık 7 yıl sonra yeniden açıldığını belirten Tabanlıoğlu, 2005 yılında yıkımı yeniden gündeme gelen yapının yenileme projesi için tekrar çalıştıklarını belirtti. İzleyicilerin sorularının ardından panel sona erdi.
Fotoğraf: Gökhan Karakuş