Alaçatı’da butik otel kavgası

Sakin bir Ege kasabasıyken trend tatil merkezine dönüştü. Ancak bölgede kısa sürede sayıları artan butik oteller turizmcileri rahatsız etti. Otel işletmecileri ise söylenenlere isyan ediyor.

Sörf, taş evler ve butik oteller… Çeşme’ye 7 kilometre uzaklıktaki Alaçatı…

Alaçatı, sakin bir Ege kasabası görünümündeyeken son yıllarda ‘trend tatil merkezi’ haline geldi.

Önce değişiklik arayan yerli turistlerin, ardından İstanbullu yatırımcıların keşfettiği Alaçatı’da kısa sürede 80’in üzerinde butik otel inşa edildi, 2 bine yakın ek yatak kapasitesine ulaşıldı.

Yatırımları hızlandıran ise Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın Alaçatı Mersinli Koyu’nu turizm yatırımlarına açması oldu.

“BÖYLE GİDER DİYE KORKUYORUZ. TEDBİR ALINMALI”

Çeşme Turistik Otelciler Birliği Başkan Yardımcısı Yakup Demir, durumu şu sözlerle değerlendirdi:

“Şu anda otel sayısı 90’ı buldu. Bu, 2 bin yatak demektir. Önümüzdeki yıl da otel sayısı 150’ye ve yatak sayısı ise 3 bine doğru gidiyor. Bu durum, biz turizmcilerde kaygı uyandırdı. Çünkü; butik otelcilik ayrı bir şey; eski evleri restore etmek, mistik değerleri korunmuş objeleri bulundurmak, eski mimariyi korumak demek… Son 3 yıldır tuğladan oteller yapıldı, taşla kaplandı ve kandırmaca başladı. Sanki taş evmiş gibi lanse edildi. Bir de Alaçatı, kapasitesinin çok üstüne çıkarak neredeyse kitlesel turizme hizmet eder duruma geldi. Bu da butik otelcilikten uzaklaşıp, ağır ağır pansiyonculuğa dönüştü. Böyle gider diye korkuyoruz. Tedbir alınmalı. Ruhsat verilirken önlem almak lazım.”

Alaçatılı otel işletmecileri ise hızlı gelişmeden memnun…

FUNDA BAĞCI:
“Her sene gelen talep fazla ki butik otellerimiz fazlalaştı. Her otelin kendine has havası var. Herkes ufak bir alanı dahai olsa değerlendirip butik otele çeviriyor. Bu yıl talep ikiye katladı.”

AYŞE ÖZKAN:
“Alaçatı’nın çöplük haline geldiği sözüne katılmıyorum. Bölgenin gelişimi açısından butik otelleri çok faydalı buluyorum. Buraya Temmuz’dan sonra gelenler yer bulamıyorlar. Aslında butik otelerin çok daha fazla olması lazım.”

ERDAL ER:
“Burası 1,5 yıl önce çöplüktü, biz bu hale getirdik. Hizmet için yarışıyoruz. Çabaların, çöplük gibi yakıştırmalarla bertaraf edilmesine kimsenin göz yummaması lazım. Ben bunda kasıt ararım. Birileri Alaçatı’daki gelişmelerden rahatsızlık duyuyor.”