Amerikan sertağaç endüstrisinin uluslararası ticari birliği olan Amerikan Sertağaç İhracat Konseyi (AHEC) tarafından yapılan açıklamaya göre Türkiye, termal-modifiye sertağaçlarının lider üreticisi konumunu sağlamlaştırdı.
Açıklama, AHEC’in, 29 Ocak-1 Şubat,2015 tarihleri arasında İstanbul Kongre Merkezi’nde gerçekleşen YAF Yapıda Ahşap Fuarı’na yaptığı, başarılı katılım sonrasında geldi. Türkiye, hem nihai tüketiciler açısından, hem de kapı, pencere, mobilya ve son dönemdeki termal modifiye yapı ve güverte kaplama gibi yüksek kalite ahşap ürünlerinin üretimi için yapılan ihracat açısından, Amerikan sertağaçları adına uzun dönem potansiyeli yüksek bir pazar fırsatı sunuyor.
AHEC’in YAF’a katılımı da, ülkedeki Amerikan sertağaçlarına, özellikle de termal modifiye sertağaç imalatına yönelik ilgiyi artırdı. Türkiye’de mevcutta, en azından dört tane, termal modifiye sertağaç üreticisi bulunuyor. Bunlardan bir tanesi, son yıllardaki termal modifiye üretimiyle dikkat çekiyor ve üretiminin %85’lik büyük bir kısmını oluşturan dişbudak ağacı (çoğunlukla Amerikan ama aynı zamanda Avrupalı da var) ile dünyanın belki de en büyük termal modifiye sertağaç imalatçısı olarak gösteriliyor. Buna karşılık, bir başka firma da, yalnızca bir kaç yıldır termal modifiye sertağaç üretirken, Avrupalı yumuşak ağaçlar ve Afrikalı sertağaçların yanı sıra biraz da Amerikan dişbudak ağacının üretimine odaklanmıştır.
“YAF 2015’e olan katılımımız bize, Türkiye bulunan, nispeten yeni iki termal modifiye ahşap üreticisi ile bağlantı fırsatı verdi. Buna ek olarak, hali hazırda Amerikan sertağaçlarını üretimlerinde kaynak kullanan istikrarlı firmalar da, Türkiye’deki Amerikan sertağaçları için yükselen fırsatları temsil ediyorlar” diyen Amerikan Sertağaç İhracat Konseyi (AHEC) Afrika, Orta Doğu, Güney Asya ve Okyanusya Direktörü Roderick Wiles, sözlerine şöyle devam etti: “Bu konuda özellikle cesaret verici olan nokta da şudur ki, Türkiye’deki termal modifiye ahşap üreticileri bu malzemenin küresel potansiyelinden eminler ve üretim kapasitelerini artırmak için yatırım yapıyorlar. Ürünlerini Türkiye ve yurtdışında satmayı başarmanın yanı sıra, Amerikan lale ağacı ve kızıl meşesi gibi yeni türleri denemek için de istekliler.”
Ülkenin inşaat ve mobilya sektörlerindeki büyümelere bağlı olarak, Türkiye’deki ahşap ürünler pazarının son yıllarda özellikle geliştiği görülüyor. Net bir ifadeyle Türkiye, büyükçe ahşap esaslı panel sektöründeki ahşap işleme merkezi konumu, önemli ölçüdeki kaplama dilimleme kapasitesi ve mobilya üretimi konularında istikrarlı bir durumdadır. Şu anda ülke genelinde bu sektörde, İstanbul, Ankara, Bursa-İnegöl, Kayseri ve İzmir’de bulunan 31.000 firmada, yaklaşık 150.000 kişi istihdam edilmektedir. İleriye baktığımızda, hükümetin agresif bir büyüme stratejisiyle Türk mobilya üretimi için 25 milyar Amerikan dolarına ulaşmayı ve 2023’te ihracatın 10 milyar Amerikan dolarına yükselmesini hedeflediği ifade ediliyor.
Wiles son olarak şunları söyledi: “Özellikle de, çok sayıda türün başarılı bir şekilde dişbudak, yumuşak akçaağaç, laleağacı, kırmızı meşe, sarı huş ve hikori gibi uygulanabilmesinden dolayı termal modifikasyon, Amerikan sertağaç üreticileri için gelecek büyük potansiyeli ifade ediyor. Termal modifikasyon yalnızca sertağaçların performansını ve dayanıklılığını geliştirmekle kalmıyor, buna bağlı olarak belli ahşapların dış yüzeylerde, başka hiç bir ek koruma olmadan kullanımına imkan veriyor, boyutsal sağlamlığı artırıyor ve çürümeye karşı direnci önemli ölçüde artırarak hizmet ömrünü uzatıyor ve tabii ki, termal modifiye sertağaçtan yapılmış ürünlerin bakım ihtiyaçlarını da azaltma potansiyeline sahip bulunuyor. Bizim açımızdan, Türkiye’de termal modifikasyonun ahşap dış yüzey kaplama ve güvertenin yanı sıra, dış mekan ahşap yapılar, bahçe mobilyaları gibi alanlarda rağbet görmesiyle birlikte tam anlamıyla kabulüne tanıklık etmek çok cesaret verici bir gelişmedir. Amerikan sertağaçlarını, yakın zamanda Türkiye’deki daha çok uygulama alanında görmeyi umut ediyoruz.”