Mimarlar Odası Ankara Şubesi'nin ve meslek odalarının Atatürk Orman Çiftliği (AOÇ) için açtıkları bir davada daha Danıştay 6. Dairesi tarafından yürütmeyi durdurma kararı çıktı.
Başbakanlığı döneminde, Tayyip Erdoğan’ın ”Güçleri yetiyorsa yıksınlar” dediği “Kaç-Ak Saray” ve Atatürk Orman Çiftliği (AOÇ)’nin TBMM tarafından kullanılmasına olanak sağlayan karara Danıştay 6. Dairesi tarafından yürütmeyi durdurma kararı geldi.
Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, kararla ilgili yaptığı açıklamada, “3 yıldır 35 dava açtık artık bunların sonuçlarını topluyoruz” dedi. “AOÇ ve ‘Kaç-Ak Saray’ın her aşamasına dava açtık, bu davalar artık sonuçlanmaya başlıyor. Bira fabrikası alanına ilişkin bu aldığımız ikinci yürütmeyi durdurma kararı” diyen Candan açıklamasında “Telafisi mümkün olmayan zarar oluşturacağından mahkeme, bilirkişi raporunu beklemeden yürütmeyi durdurma kararı veriyor bu bizim açımızdan oldukça değerli” ifadelerine yer verdi.
Candan’ın açıklaması şöyle: “Alan TBMM’ye tahsis edilmiş, imar planları ile milletvekilleri için eğitim, arşiv, kongre merkezi, spor tesisi, tiyatro, müze, sergi salonu, depolama alanı gibi tesislerin yapılması öngörülmüştü. Danıştay 6.Daire bilirkişi raporu düzenleninceye kadar imar planlarının yürütmesini durdurmuştu. Ankara Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü koruma amaçlı uygulama imar planlarının Korunan Alanlarda Yapılacak Planlara Ait Yönetmeliğe uygun olduğuna karar vermişti. Bu karara karşı beş oda olarak açtığımız planların konu edildiği davanın bilirkişi raporu gelinceye kadar Koruma Bölge Komisyonu kararının da yürütmesinin durdurulmasına karar verdi. AOÇ mücadelesinde, bu durdurma kararları talanının boyutlarının ne kadar olabileceğini, kaçak saray sürecinde gösterdiği için, yargıda da hızlı bir duyarlılık gelişti.”
Candan, hükümetin, AOÇ ve diğer kentsel rant davalarını düşürmek için, TMMOB ve meslek odalarının yasasını değiştirerek dava açma ehliyetlerini ellerinden almaya çalıştığını da ifade etti. Candan “Kamu kurumu niteliğinde meslek örgütü olarak, idarenin toplum yararına olmayan işlemleri ile ilgili davalar açıyoruz. Hükümet, kamu kurumu niteliğinde meslek örgütü olma niteliğimizi kaldırarak, başta AOÇ olmak üzere, Türkiye’nin her yerinde, Haydarpaşa’da, Taksim’de, Kordon’da, HES’lere karşı açtığımız davalarımızı düşürmeye çalışıyor. Hükümete değil halka hizmet ediyoruz. Halkımıza doğru bilgiyi verme kararlığımızı hiçbir yasa engelleyemez” dedi.