Başkan Kocaoğlu’nun Ankara’dan yanıt beklediği soru: “Bu İzmir’in projeleri niye onaylanmaz?”

Bayraklı Belediyesi ile birlikte gerçekleştirecekleri 'Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Projesi'nin protokol imza töreninde konuşan Başkan Aziz Kocaoğlu, "Kimsenin hakkı yenmeyecek, herkesin menfaati kuyumcu terazisinde tartılacak" dedi.

İzmir’in Ankara’da onay bekleyen kentsel dönüşüm projelerine de değinen Başkan Kocaoğlu, “Bu İzmir’in projeleri niye onaylanmaz? Birisi izah etmek zorundadır” şeklinde konuştu.

Kadifekale, Gürçeşme ve Yeşildere’de kentsel dönüşüm uygulamalarını başarıyla sürdüren İzmir Büyükşehir Belediyesi, ‘Bayraklı Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Projesi’ni hayata geçirmek için Bayraklı Belediyesi ile protokol imzaladı. ‘Yerinde Kentsel Yenileme’ alanında önemli ve örnek bir uygulama olacak olan projenin imza töreninde konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, “Biz kentsel dönüşüm konusunda en deneyimli belediyeyiz. Aynı şeyi Kadifekale’de gerçekleştirdik. Buradan Bayraklılı hemşehrilerimize muhtarlara sesleniyorum. Kadifekale ve Yalı Mahallesi’nde olduğu gibi, burada da kimsenin hakkı yenmeyecek. Herkese eşit ve adil davranılacak. Herkesin menfaati kuyumcu terazisinde tartılacak. Çünkü adil olmadığınız zaman belediye başkanlığını yapamazsınız. Adil olmadığınız zaman kent dönüşümünü yapamazsınız ve güven tesis edemezsiniz. Adil olmadığınız zaman siz bu kenti yönetemezsiniz, sokağa çıkacak yüzünüz olmaz. Bir belediye başkanının, siyasinin, yöneticinin bir numaralı sığınması, güvencesi, koruması, zırhı adaletinden gelir. Biz onun için adalet istiyoruz. Adil davranıyoruz, onun için adalet istiyoruz” dedi.

Şehirciliği bozan ranta karşıyız

Kadifekale’de ekonomik değeri “sıfır” olan Heyelan Bölgesi’ndeki 1968 bina, 2508 konutu, Uzundere’de TOKİ’den 75 milyon TL karşılığında satın aldıkları konutlara yerleştirdiklerini hatırlatan Başkan Kocaoğlu şöyle devam etti: “Biz imarla oynayarak, şehircililiği bozarak, şehir planlama mesleğini yok sayarak; spor alanları ve kent ormanları gibi sosyal donatı alanlarını yeteri kadar ayırmayarak, göstermelik ayırıyormuş gibi yaparak ya da çok az ayırarak kentteki rantı yükseltmek için yapılanlara ve yönetenlerin erki ile yapılan rant yaratma işine karşıyız. Planlanmış bir alanda sosyal donatı alanı olarak ayrılan ve kıymetlenmiş ama o kentte, bölgede yaşayan insanlara nefes aldıracak, kentte yaşadığını gösterecek alanlara imar verip de buna bir pazarlama süsü, cilası atarak yapılan, yapılmak istenen kentsel dönüşüme ve ranta karşıyız.”

“İzmir’in projesi niye onaylanmaz?”

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin kentsel dönüşüm projelerinin Bakanlar Kurulu’nda beklediğini de hatırlatan Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu, adeta veryansın etti. Başkan, “İzmir ev ödevini yaptı, projeleri Bakanlar Kurulu’na gönderdi. Bazı projeler, İçişleri Bakanlığı’nda bir sene bekledi. Bakanlar Kurulu’na gitti, oradan da bir haber yok. Bakanlar Kurulu’na giren, bir günde kent dönüşümü projeleri onaylanan kentler var. Bu İzmir’in projesi niye onaylanmaz? Biz, seçilmiş belediye başkanıyız, yasa bize görev vermiş, niye onaylanmaz? Kadifekale’de bu işi başardık, bunu da başaracağız diye mi endişe duyulur? Birçok projeyi gerçekleştirdik, bunu da gerçekleştiririz, bu işin de altından kalkarız, yapabileceğimizi gösterdiğimiz için mi imzalanmaz? Gerekçesi nedir? Birisi izah etmek zorundadır” dedi.

Bir ülkede demokrasinin, yerel yönetimlerin güçlendirilmesi ve yetkilerinin arttırılması ile gerçekleştirilebileceğini ifade eden Başkan Aziz Kocaoğlu, demokrasinin yerelden başladığını belirterek şöyle devam etti: “Demokrasi, yerel yöneticilerin özgürlüğüyle, bağımsız proje yapmasıyla başlar. Demokrasi, siyasi etkilenmelerden arınmakla başlar. Nasıl merkezi iktidarları halk beğenip seçiyorsa, beğenmeyip oy vermiyorsa, yerel yönetimler de aynı şekilde halka sorumludur ve yaptıklarıyla halk sandıkta değerlendirilecektir. Yerelleşiyoruz diye çıkartılan bütün yasalar, belediyelere verilen bütün görevlerde son izin yetkisi, son imza ya İçişleri Bakanlığı’nda ya da Bakanlar Kurulu’nda. Kent dönüşümünde olduğu gibi. Bu nasıl demokrasi? Bu nasıl yerinden yönetim, bu nasıl demokratikleşme? Bunun sorgulanması gerekmektedir. Bugün Bayraklı’da başlattığımız iş, Cennetçeşme’de tamamlanmış durumdadır. İzmir Büyükşehir Belediyesi Kentsel Dönüşüm Daire Başkanlığı tarafından tamamlanmıştır. Buradan tüm İzmirli hemşehrilerim adına İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ve İzmir Belediyeleri’nin projelerinin, çalışmalarının yetkililer tarafından onaylanmasını talep ediyoruz.”

“Hazine arazisinin tahsislerinden, hepsinden vazgeçtim. Yapabildiğimi, yapacağım” diyen Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, “Ama bürokratik engel çıkmamasını talep ediyoruz. Başardığım kadarını başaracağım, kaynak yaratabildiğimi yapacağım. Ama yapacağım, çalışacağım. Bu 3.5 milyon İzmirli’ye layık olacağız. Biz belediye başkanları ile biz bunun neferiyiz. Bunun için bize oy verdiler, bunun için bizi seçtiler” dedi.

Örnekköy Stadı ne oldu?

İzmir’in kuzeyi ve güneyine yapmayı planladıkları iki stat konusuna da değinen Başkan Kocaoğlu, Örnekköy’deki stat için Bakanlık’la iki kez görüştüğünü, stadı kendilerinin yapabileceğini ancak Karşıyaka Spor Kulübü’na tahsisi şartını koyduklarını anlattı. O tarihten sonra lafın üstünün kapandığını belirten Başkan Kocaoğlu, “Bizim Örnekköy önerimiz hiç yokmuş gibi, İzmir’in suyunun yüzde 40’ını karşılayan Tahtalı Havzası’na stat yapmak istediler. Uzundere’de 70 dönüm yere olur dedik, 400 dönüm lafı çıktı. Başka şey mi yapacağız, ne arıyoruz, niyetimiz ne, ne yapmak istiyoruz? TOKİ, Alsancak Stadı ve Göztepe Gürsel Aksel Stadı konularında bazı şartlar öne sürüyor. Göztepe’nin yerine residans yapmak istiyorlar. O stadı herkes yapar. Orası bölgede kalan tek yeşil alan, nefes alınacak yerler. Bu ne biçim bir bakış açısıdır. Bu mantık yanlış bir mantık, bu mantık kentleri yok edecek mantık. Eğer bizler yerel yönetimler ve hükümetler sosyal donatı alanı olarak ayırdığımız yerleri imara açarak kullanırsak ve onları yok edersek, bugünkü halimizden, bugünkü çarpık yapılanmadan ne farkımız olacak? Yine sıkışık, nefes alamayan, sosyal donatı alanları olmayan kutularda oturmuş insanlar olacağız” şeklinde konuştu.

İzmir’in son günlerdeki en önemli üç gündem maddesinin 60 yaş kartları, itfaiye sınavı ve gemi ihalesi olduğunu, bu konularda yaptıklarının da doğru olduğunun ortaya çıktığını anlatan Başkan, “Bizim bir duruşumuz var. Süt konusunda duruşumuzu gösterdik. 2008 yılında arsenik olayında da gösterdik, İzmirli hemşehrilerimiz gerekli cevabı verdik. Beceremedi diyorsunuz, Yargıtay’dan yönetmelik geliyor. Beceremedi diyorsunuz, itfaiyecilerin alınması için İzmirli milletvekilleri tarafından kanun teklifi veriliyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin kanun yapmaya yetkisi mi var? TBMM yetkilidir. Benim yönetmeliğim bozulmadı. İçişleri Bakanlığı Sınav Yönetmeliği bozuldu. Telafi edecek olan İçişleri Bakanlığı’dır. Vapur ihalesinde de tüm koşullar ilk ihaleyle aynı, sadece teslim süresini 450 günden 550 güne çıkardık. Onu da Yalova’da Türk firma yapacak. Bu 3 problem de yasaları yönetmelikleri uyguladığımız için bugünlere kaldı. Beceremedi, yapamadı diyenler, yetki kendilerinde olduğu için çözmek ve kuralına uydurmak, biz de uygulama görevimizi yapmak durumundaydık. Öyle de oldu” diye konuştu.

Karabağ: “Ranta dönüşüm istemiyoruz”

Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ ise kentsel dönüşümün Bayraklı’nın kurtuluşu olduğu kadar, bütünüyle İzmir’in sosyal ve ekonomik olarak sıçraması anlamına geldiğini söyledi. Birinci derecede deprem kuşağında olan kentin depreme karşı korunmasının, kentsel dönüşümün birinci konusu olduğunun altını çizen Karabağ, “Pilot olarak 60 hektarlık bir alan belirledik. Bu alan bölge olarak İzmir’in her yerinden herkesin görebileceği, manzaralı kat karşılığı sisteme açık, ranta yüksek bir bölge. Zeminlerin iyi çıkmasını da pilot bölgeyi seçerken göz önüne aldık. Dolayısıyla kentsel dönüşümün buradan daha kolay başlayacağı düşüncesi bizde hakim oldu” dedi.

Üniversiteyle bir anket çalışması gerçekleştirdiklerinin altını çizen Başkan Karabağ, “Kentsel dönüşümü istiyor musunuz diye sorduğumuz vatandaşlarımızdan yüzde 74’ü hemen istiyoruz, yüzde 13’ü ödeme kolaylığı istedi. Yüzde 87 oyu bulduk. Ben de bu bölgede büyüdüm. Bu bölge insanı, dün köyden göç edip gelmiş insanlar değil. Üçüncü, dördüncü kuşak kentte yaşayan insanlar. Bizim insanımız çağdaş kentte yaşamak istiyor. Yaptığımız ankette çıkan sonuç, beni buradan göndermeyin oldu. Buna yüzde 100 katılmamak mümkün değil. Dışarıdan bakıldığında çarpık kent olan bölgeyi, çarpık da olsa yaşanır hale getiren bu insanların bir sevgi selidir. Gecekondu insanına bakış bizim bulunduğumuz yerden bakıştır. Gökdelenlerden gecekondulara değil, gecekondulardan gökdelenlere bakanların belediye başkanıyız” dedi.

Sulukule modeli istemiyoruz

İstanbul Sulukule’de yapılanların kentsel dönüşüm olmadığını da ifade eden Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ sözlerine şöyle devam etti: “Biz bunu istemiyoruz. Roman vatandaşların elinden ucuz fiyatlarla aldılar, orayı ranta teslim ettiler. Bayraklı’da kentsel dönüşüm istiyoruz, ranta dönüşüm istemiyoruz. Yetkiler, 1.5 yıldır Büyükşehir Belediyesi’ne devredildi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ve çalışanlarına teşekkür ediyorum.”

60 hektar alan “yerinde” dönüşecek

İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Muhittin Selvutopu da, Büyükşehir Belediyesi’nin kentsel dönüşüm projeleriyle ilgili bir sunum yaptı. Selvitopu, Bayraklı’da 1/25 binlik İzmir Knetsel Nazım İmar Planı’na göre toplam 730 hektarlık üç adet sağlıklaştırma ve yenileme alanı belirlendiğini ve ilk etapta yaklaşık 3.000 yapı, 6.000 bağımsız bölüm ve 24.000 nüfusu içeren, Fuat Edip Baksı Mahallesi’nde 30 hektar, Alparslan Mahallesi’nde 12 hektar ve Cengizhan Mahallesi’nde 18 hektar olmak üzere toplam 60 hektar büyüklüğünde alanın kentsel dönüşüm ve gelişim alanı olarak belirlendiğini hatırlattı. Selvitopu, “Bayraklı Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Projesi’nin en önemli özelliği, kentsel dönüşümün hedefleri olan yerinde dönüşüm, mevcut kültürel zenginlikleri korumak, sosyal dönüşümü desteklemek, toplumsal barışa katkı sağlamak, tarihi ve kültürel mirası geleceğe taşımak gibi unsurları barındırmasıdır” dedi.

Etiketler

Bir yanıt yazın