Betonu Gün Işığıyla Buluşturan Mimar: Tadao Ando

1941 Osaka, Japonya doğumlu Tadao Ando, brüt betonu ışık, su ve gölge ile buluşturan yapıları sayesinde günümüz minimal mimarlığının en önemli temsilcilerinden biri olarak kabul ediliyor.

Herhangi bir mimarlık okulundan mezun olmayan alaylı mimar, kendisinden; “Hiçbir zaman iyi bir öğrenci olmadım. Sınıfın dışında kendi başıma öğrenmeyi tercih ederdim. 18 yaşımda Kyoto ve Nara’daki birçok etkileyici geleneksel mimari eser olan tapınak, mabet ve çay evlerini gezmeye başladım. Mimarlığı gerçek mimari eserleri gezerek ve onlar hakkındaki kitapları okuyarak öğrendim.” diyerek bahsediyor.

Gençliğinde yaptığı bu gezilerde Le Corbusier, Ludwig Mies van der Rohe, Frank Lloyd Wright ve Louis Kahn gibi mimarların eserlerini inceleme fırsatı bulan Ando, bu mimarlar ve yapıtları hakkında kitaplar okuyup eskizlerini çalışarak kendini yetiştirdi ve 28 yaşında kendi ofisi Tadao Ando Architects and Associates’i kurdu.

Geleneksek Japon tasarımı ve modern Batı tasarımını bir araya getirerek uluslararası modern mimarlığa yeni bir boyut kazandıran Tadao Ando, brüt betonun verdiği sertliği doğal unsurlarla kırmayı başararak vurgulanmak istenenin etkisini arttırıyor ve topoğrafyaya başarılı bir şekilde yerleşerek yaptığı ışık oyunlarıyla minimalist anlayışı kendi tarzında yorumluyor.

İmzası olan brüt betonu sadece bir malzeme olarak değil, bir deneyim aracı, muğlaklaşmış bir hissiyat ya da ışık için bir dans partneri olarak kullanan Ando, “Mimarlık geometri yardımı ile dünyaya bir biçim verme sanatıdır.” diyor.

Dış görünüşten çok, içsel duygulara önem veren Zen inanışının etkileri ünlü mimarın işlerinde dış mekanların sadeliği ve iç mekanlardaki deneyim zenginliği ile hissediliyor. Ando, sadeliğin güzelliğini temsil edebilmek için hiçliğin ve boşluğun da önemsenmesi gerektiğine belirtiyor.

Bugüne kadar Japonya’da ve uluslararası çapta 150’den fazla projeye imza atan Tadao Ando ve ekibi aynı zamanda Pritzker Mimarlık Ödülü de dahil sayısız mimari ve tasarım ödülü kazandı.