Sivas’taki Cumhuriyet dönemi Mimarlık mirasının kapsamlı bir envanterini sunan, Doç.Dr. Uğur Tuztaşı ve Dr. Pınar Koç tarafından hazırlanan “Bir Anadolu Kentinin Modernleşmesi: Sivas’ta Cumhuriyetin Mekânları, 1930-1980”adlı kitap YEM Yayın tarafından yayımlandı.
Doç.Dr. Uğur Tuztaşı ve Dr. Pınar Koç; SURTAŞ İnşaat ve Akaryakıt A.Ş.’nin katkılarıyla yayımlanan bu kitabı kaleme alma gerekçelerini şöyle özetliyorlar:
“2016 yılından itibaren süregelen alan çalışması, arşiv araştırmaları, diğer belgeleme yöntemleri ve sürekli güncellenen bilgi dağarcığı sonunda ortaya çıkan bu çalışmayla Sivas’ta 20. yüzyıl mimarlık mirasının görünürlüğünün artırılması ve modernleşme pratiğinin kent dokusundaki izleklerinin takip edilebilmesi amaçlanmıştır. Yapı-bozuma uğrayan Modern Mimarlık’ın evrenselliği geçersiz kılınmış ve ‘modern’, esasen yerelle kurduğu diyalog aracılığıyla yerel varyantlarını üretmiştir. Elbette yerel olan, kasıtlı bir sunum biçimi olarak sadece alenen görülen/seçilen bir mimari pratik değildir fakat aynı zamanda yerelle karşılaşma, kentsel mekânda sezilen/sezinlenen bir pratiktir de. O nedenle yerel mimari külliyat ile Modern Mimarlık arasındaki bağ, içselleştirme süreci olmaksızın kavranabilecek bir durum değildir. Bu bağlamda Bir Anadolu Kentinin Modernleşmesi: Sivas’ta Cumhuriyetin Mekânları, 1930-1980 isimli bu eser, salt bir katalog olmaktan ziyade modern-yerel arasındaki karşılaşmayı ve diyaloğu Sivas ölçeğinde kavramak amacıyla da oluşturulmuştur. Mustafa Kemal Atatürk’ün Sivas’ı ziyareti sırasında ifade ettiği ‘Cumhuriyetin temellerini burada attık’ sözü ve Erken Cumhuriyet döneminin önemli kamu iktisadi teşebbüslerinden olan Sivas Cer Atölyesi’nin kentsel mekândaki modernleştirici tahakkümü doğrultusunda bu kitap, Cumhuriyetimizin 29 Ekim 2023’te kutlanacak olan 100. yıl anısına ithaf edilmiştir…”
Kitap, Sivas’taki modernleşme pratiğinin kentsel mekândaki deneylerini deşifre etmek açısından kurgulanan altı ana bölümden oluşuyor:
Birinci bölüm, ‘Kent Meydanının Dönüşümü’ olup bu kentsel alan, kentin, yıkım-yeniden inşa süreçlerine en fazla maruz kalan bölgesidir.
‘Kentsel Açık Alanlar’ bölümü, kamusal görünürlüğün yeni tanımı olan kentsel mekândaki yeşil dokunun izini sürmektedir.
‘Yıkılan Yapılar’ bölümü ise 1930-1980 zaman aralığında inşa edilen ve çeşitli sebeplerden dolayı yıkılan yapıları resmetmektedir. Bu bölüm beraberinde bir ironiyi de getirmektedir. Öyle ki, araştırmanın ilk çıktısı olan 2018 yılındaki sergi sunumunda ayakta olan ancak sonrasında maalesef yıkılan yapılar bu gruba dahil olmuştur. Yaklaşık dört yıl gibi bir dönemi kapsayan süreçte 20. yüzyılda inşa edilmiş pek çok yapı için hızlandırılmış bir yıkım süreci yürümüştür. Kısaca, Sivas’ta 20. yüzyıl mimari mirası hızla eriyen bir sürece girmiştir ve bu kitap, bu anlamda nitelikli bir belgeleme özelliği de taşımaktadır.
Kitabın dördüncü bölümünde, kentsel mekândaki ‘Kamu Yerleşkeleri’ konu edilmektedir. Devlet Demiryolları Yerleşkesi, Cer Atölyesi Yerleşkesi, Çimento Fabrikası ve Yerleşkesi gibi önemli kamu iktisadi teşebbüsleri, Sivas’ta Erken Cumhuriyet döneminin modernleştirici araçları olarak ortaya çıkarken, 1950 sonrasında kamu kurumlarının taşra teşkilatları olarak organize edilen Karayolları ve Devlet Su İşleri gibi bölge müdürlükleri de kentsel mekâna büyük parçalar halinde nakledilmiştir.
‘Kamusal Yapılar’ adlı kitabın beşinci bölümü, kentsel mekânda kamu yapılarının etkinliği üzerine yoğunlaşmıştır ve 20. yüzyılda kentte kamusallığın anlamını değiştiren bankalar, iş hanları, okullar ve hastaneler gibi öne çıkan yapı tipleri sunulmuştur.
Kitabın son bölümünde ise kentteki modern ‘Konutlar’ yine kronolojik bir izlekle aktarılmıştır. Bu içerikte kira apartmanlarından kooperatif girişimlerine kadar genişleyen bir çeşitliliğin olmasına dikkat edilmiştir.