Bir Arketip Deneyi: Wood Pavilion #2

Teorik araştırmaların pratiğe döküldüğü bir tasarım olan Wood Pavilion #2 tamamlandı. Proje mekansal bir deneyim yaratarak, mimarlık ve doğa arasında bir ilişki kurmakla kalmıyor, aynı zamanda kentte önemli bir düğüm noktası oluyor.

Çin’in Zhenjiang şehrinde tamamladıkları son proje Wood Pavilion #2, 50 metrekarelik ahşap bir yapı. Ahşap pavyon, koyu kırmızı renkte dört ana duvardan oluşuyor. Çeşitli açıklıklar ve kavisli oturma elemanlarına sahip katmanlı yapı, kullanıcılara farklı mekansal deneyimler, çeşitli manzaralar ve gidilecek çok sayıda rota sunuyor.

LIN Architects, alanı canlandırmak amacıyla küçük ölçekli, geçici yapılar üzerine çalışarak bu proje ile mekansal bir deney yaratıyor. Orijinal mimarlık arzularını baz alan bir araştırma ile, teorik olarak makro ve mikro perspektiflerden incelemeler yapıyor. İnsan yaşamının en temel ihtiyacı, barınmayı karşılayan ilkel bir kulübeden; ortak inanca ve insanlara toplanma mekanı sağlayan kilise yapılarına, tüm yapılar onu oluşturan özelliklerle birlikte zaman içerisinde ihtiyaca ve talebe göre değişiyor.

Artık günümüz yaşam alanları, kullanıcılarının yaşam kalitesini artırdığı gibi manevi ihtiyaçlarını da karşılamalıdır. Bu da makro ölçekteki kentsel sorunları tespit edecek ve bu sorunları mimari araçlarla düzeltecek yeni bir mimari yaklaşıma ihtiyaç duyulduğunu gösteriyor. LIN Architects, küçük ölçekte insanların iletişim olanaklarını, makro ölçekte ise toplumun canlılığını arttıracak bir yaklaşım ele alıyor.

Bu teorik araştırmalar baz alınarak tasarlanan Wooden Pavilion #2, teorik ve pratiği birleştiren bir model ortaya çıkarıyor. Projenin tasarım süreci insan ölçeğinden başlıyor. Pavyonun her bölümü, insanlara ve onların etkileşim modellerine rehberlik etme amacıyla farklı alanlar yaratıyor.

Mimarlar daha sonra, kullanıcıların rotalarını ve davranışlarını daha da etkilemek için tasarımda proksemi, davranış bilimi ve ergonomi gibi konular üzerine yoğunlaşıyor. Böylelikle, ziyaretçiler batıdaki nehrin doğal atmosferi ile doğudaki köyün hümanist ortamının tadını çıkarırken, pavyonun çeşitli bölümlerinde farklı sosyal aktiviteler gerçekleştirebiliyorlar.

Çevredeki köylerde uzun süredir, hoş ve işlevsel bir kamusal alan eksikliği bulunuyordu. Wooden Pavilion #2, sadece köyün geleneksel mimari formlarıyla bir diyalog oluşturmakla kalmıyor, aynı zamanda yerel halka da hizmet ediyor.

Kullanıcıların, boş zamanlarında, etkileşimini arttırıyor ve yapı ile doğa arasındaki ilişkinin tadını çıkarmalarını sağlıyor. Köy halkının yapıyı kullanmasıyla, bir nevi mekân ve insanlar arasındaki sosyal ilişkinin teorik yapısı sahnelenmiş ve örneklendirilmiş oluyor.

Daha da önemlisi pavyon, toplumun canlılığını artıran önemli bir düğüm noktası haline geliyor. Ayrıca, mimarlar Wooden Pavilion #2 ile turistler için mutlaka görülmesi gereken bir yer yaratarak kırsal ekonomiye de ciddi anlamda önemli bir katkıda bulunuyor.

Deneysel Bir Mekân Prototipi: Wood Pavilion