Kaybettiklerimizi ‘şimdilik’ aklımızın bir kenarında tutup, 2013’ü kazanımlarla hatırlayıp, 2014’te de mücadeleye devam edeceğiz. Hem direnişin sloganı neydi? Bu daha başlangıç...
2014’e girerken çevre mücadelesinde de pek çok kazanım yaşandı. Elbette ki Gezi Direnişi neredeyse bütün toplumsal hareketlerin yönünü değiştirdi ve şimdiden bir milat olarak belirlendi.
Yıllardan beri süregelen çevre talanı ve hükümetin çevreyle birlikte insanları da betona dönüştürme çalışmaları için, sonuçsuz kaldılar diyebiliriz. Kaybettiklerimizi ‘şimdilik’ aklımızın bir kenarında tutup, 2013’ü kazanımlarla hatırlayıp, 2014’te de mücadeleye devam edeceğiz. Hem direnişin sloganı neydi? Bu daha başlangıç….
2013’ün çevre kazanımları ve önemli kent hareketlerinden bazıları:
Dersim’de HES ve baraja izin çıkmadı: Dersim halkının şikâyeti üzerine HES ve baraj projelerini görüşen Ankara 8’inci İdare Mahkemesi, Munzur Vadisi’ne yapımı planlanan enerji projelerine izin vermedi. Mahkeme, ÇED onayı almayan projenin hukuka aykırı olduğunu belirterek projeyi tümden iptal etti.
Ilısu HES’e Danıştay engeli: Danıştay, Çevre Kanunu ve ÇED yönetmeliğine uygunluk görülmediği gerekçesiyle Ilısu baraj ve HES projesine yürütmeyi durdurma kararı verdi. Fakat inşaat şu an devam ediyor.
Alakır Nehri Kardeşliği, Dedegöl Enerji firmasının durdurma kararlarına rağmen devam eden Kürce HES inşaatının nehirde yaşayan nesli tehdit altında olan kırmızı benekli alabalığı ve 3500 yıllık Likya köprüsü kalıntılarını yok ettiğini bildirdi. HES inşasına yürütmeyi durdurma kararı verilmişti fakat sonradan yürütmeyi durdurma iptal edildi.
Şarköy’deki Termik santrale olumsuz görüş: Tekirdağ’ın Şarköy ilçesine bağlı Kızılcaterziköy’de kurulmak istenilen doğalgaz kombine çevrim termik santralinin aldığı ÇED Olumlu kararının iptali istemiyle açılan davada, bilirkişi heyeti santralin planına itiraz etti.
Emek Sineması’yla kentsel hareket hız kazandı: Tarihi Emek Sineması’nın yıkımına karşı çıkanlar, 7 Nisan’da polis şiddetiyle karşılaştılar. Aralarında pek çok sinema emekçisinin de olduğu yurttaşların, bir kentsel dönüşüm projesine karşı çıkarken maruz kaldığı şiddet, tüm Türkiye’de geniş yankı buldu ve senenin geri kalan kısmındaki kentsel hareketin güçlenmesine ve yaygınlaşmasına yol açtı.
Taksim Dayanışması taleplerini Bülent Arınç’a iletti. Gezi Parkı’na Topçu Kışlası ya da başka herhangi bir yapılaşma olmayacağına ve projenin iptal edildiğine dair resmi bir açıklamanın yapılması gerektiği belirtildi.
Çernobil faciasının 27. Yılında bir araya gelen yaşam savunucuları, dövizlerle, alkışlarla “Çernobilli unutma, Nükleere bulaşma” sloganıyla yürüdü. Halk nükleer santral istemiyor fakat hükümek Akkuyu’da bir nükleer santral kurulması konusunda kararlı.
Gezi kentsel ranta ve dönüşüme direndi: Taksim Gezi Parkı’nın yıkılıp Topçu Kışlası projesinin hayata geçirilmesine karşı çıkanlar, 28 Mayıs’ta dozerlerin önüne geçerek yıkımı engellediler. Kentsel duyarlılıklarla Gezi Parkı’nı korumaya giden yurttaşların karşılaştığı tarifsiz polis şiddeti, tüm Türkiye’de ekoloji ve kent hareketinin hızlı biçimde gündeme gelmesine yol açtı. Gezi Parkıyla başlayan direniş Türkiye’nin neredeyse 81 iline de yayıldı. Dünyanın çeşitli ülkelerinde destek protestoları düzenlendi. Direnişten sonra Türkiye’deki tüm toplumsal hareketler başka bir noktaya evrildi, neredeyse yapılan her protestoda Gezi Direnişi’ne atıf vardı. Gezi sonrası diyebileceğimiz bir dönem yaşanmaya başladı.
Topçu Kışlası’na yargı izin vermedi: Gezi olaylarının tüm yurda yayılmasının ardından İstanbul 6.İdare Mahkemesi Topçu Kışlası projesinin yürütmesini durdurdu. Hakkında yürütmeyi durdurma kararı çıkmasına karşın Taksim Yayalaştırma projesi kapsamındaki tüneller ise kullanıma girdi. Taksim meydanı, şimdi bir beton denizi, Gezi Parkı ise hepimizin.
TMMOB yetkilerine tırpan: Gezi olayları sonrasında hükümetin ilk uygulaması, kent ve çevre hareketinin yükseltilmesinde önemli payı bulunan TMMOB’ye ait yetkileri kısıtlamak oldu. TMMOB’ye bağlı 24 meslek odasının 12’si, Aralık ayına kadar alınan Bakanlar Kurulu kararlarıyla Orman ve Su İşleri ile Çevre ve Şehircilik Bakanlıklarının idari ve mali denetimi altına alındı.
Gerzeliler termiğe izin vermedi: Sinop’un Gerze ilçesinde Anadolu Grubu’nun yapmak istediği termik santral, şirketin hazırladığı ÇED Raporu’nun iade edilmesiyle şimdilik sona erdi. Santralin yapılması planlanan arazinin ormanlık alan olmasından ötürü alınan kararın bir süre sonrasında, Anadolu Grubu termik santral için ilçede açtığı irtibat bürosunu da kapattı.
Akkuyu’da nükleere ÇED yok: Rus ROSATOM şirketinin kesin gözüyle baktığı ÇED Raporu, demokratik kitle örgütleri, yaşam hakkı savunucuları ve hukukçuların çabalarıyla bu sene de çıkmadı. Akkuyu Nükleer Güç Santrali için sunulan ilk ÇED Raporu’nun revize edilmesini isteyen Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, tepkiler ve eleştiriler üzerine İnceleme ve Değerlendirme Komisyonu’ndaki toplantıda da ROSATOM’a olumlu sinyal vermedi. Akkuyu NGS’nin işlendiği Mersin-Karaman 1/100.000 ölçekli çevre planı ise Danıştay tarafından iptal edildi.
ODTÜ’ye gece baskını: Ankara trafiğini rahatlatacağı iddiasıyla ODTÜ Ormanı’na 18 Ekim gecesi iş makinalarıyla baskın yapan Gökçek, bir gecede 3 bin ağacı kestirdi. Yol inşaatı tüm tepkilere karşın sürerken, otoban projesinin tehdidi altındaki Yüzüncü Yıl ve Çiğdem Mahalleleri kentsel dönüşüm sorunlarıyla şimdiden mücadele etmeye başladılar.
Kütahya’daki siyanür kâbusuna hapis cezası: Kütahya’nın Gümüşköy’deki gümüş madenciliğinde kullanılan siyanür havuzlarında meydana gelen çökme sebebiyle açılan davada, madeni işleten Eti Gümüş’ün üç yetkilisi hapis cezası aldı.
Tonya hem HES’i hem çimentoyu def etti: 4 HES projesi, taş ocağı ve çimento fabrikası projeleri, Tonya halkının çabalarıyla iptal edildi.
Gaziemir’deki radyoaktif çöplüğe ceza: Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Gaziemir’de radyoaktif atıkları toprağa gömüldüğü ileri sürülen eski kurşun geri kazanım fabrikasına 5,7 milyon liralık ceza kesti.
Kuzguncuk bostanlarında kazanım: Kuzguncukluların sürdürdükleri, bostanlarının betonlaşmasına karşı mücadelede bostan üzerindeki özel okul projesi iptal oldu.
Ahmetler HES’te silahlı haydutlar kaybetti: Ahmetler Kanyonu’nda Kasım ayında başlayan direniş, inşaatı üstlenen taşeron şirketin, Ahmetler Köyü sakinlerine silahlarla saldırmasına karşın sürdü. Direnişin 42’nci gününde şirkete ait iş makineleri Ahmetler Kanyonu’nu terk etti
Saklıkent HES’te halkın zaferi: Saklıkent’te 2008’de başlayan HES süreci, yıllarca süren mücadelenin ardından Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun HES yatırımının sahibi Kiler Holding’e ait elektrik üretim lisansını iptal etmesiyle sona erdi. .
Kazdağları’nda altın aranmayacak: Çanakkale İdare Mahkemesi, Kazdağları’nda kurulması planlanan 6 altın madeninin aldığı ÇED Olumlu raporlarının yürütmesini durdurdu. Kazdağları’nın altın ve gümüş madenciliği tehdidinden büyük ölçüde kurtulduğu anlamına gelen karar, coşkuyla karşılandı.
Yurttaş Kazım yine kazandı: Rize’nin Küçükçayır Köyü’nde (Andon) yapımı planlanan HES projesinin ilk bilirkişi incelemesi için ineğini satan, ikincisi için de banka kredisi kullanmak zorunda kalan ve açtığı davayı kazanan Kazım Delal ve arkadaşları, bu kez aynı projenin su kullanım hakkı anlaşmasının iptali için Danıştay’a açıkları davadan kazanımla ayrıldılar. Danıştay, HES şirketi ile DSİ arasındaki 49 yıllık anlaşmanın yürütmesini durdurdu.