Camiler kentsel dönüşüme uygun olmalı

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, camilerin de kentsel dönüşüme uygunluğunu yeniden ele almak gerektiğini söyledi.

Görmez, Diyanet İşleri Başkanlığı ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi işbirliğiyle 2-5 Ekim tarihleri arasında İstanbul’da yapılacak 1. Ulusal Cami Mimarisi Sempozyumu’na ilişkin Hidiv Kasrı’nda düzenlediği basın toplantısında, günümüzde temel sorunların başında ”anlam kaybı”nın geldiğini söyledi.

Anlam kaybının, sadece camiye bakışta, cami mimarisinde değil, insana, tabiata, varlığa, her şeye bakışta anlam, derinlik ve estetik kaybı bulunduğunu belirten Görmez, şöyle devam etti: ”Bunlar bizim ciddi sorunlarımız. Cami mimarisinde kötü taklitler bizim ciddi bir sorunumuzdur. Gerçeklikle uyumsuzluk bizim önemli bir sorunumuzdur. Uçakla İstanbul üzerinden dolaştığınız zaman, bütün camilerde bir mekansal ve oransal abartı görürsünüz. Kubbe ile minare arasındaki, biraz da o uzun gökdelenlerin arasından cami ya da camiyi yapan insan, ‘Biz de buradayız, bizi ezip geçmeyin’ dercesine onunla yarışmaya kalkışmıştır. Tarihe takılmak, geçmişte kalmak, geleceği yakalamak adına bugünden kopmak bir sorundur. Sıradan ilgiler ve sıra dışı estetik kabuller arasında istikametini bulamayan mimari arayışlar ciddi bir sorundur. Sosyoekonomik ve sosyokültürel referansları aşamayan bir üslup arayışının popülerleşmesine şahit oluyoruz. Nitekim eleştiriler içerisinde market camiler, altında marketler veya çok katlı camiler… Bütün bunlar sadece ekonomik sorunların zorladığı birtakım yapılardır. Belki bütün bu camileri yapan cami dernekleri, mütedeyyin kitle ile özellikle mimari katkıların buluşamamış olması ülkemizin büyük bir eksikliğidir.”

Camiler yine unutuldu

Prof.Dr. Görmez, Türkiye’nin bugün yeni kentsel dönüşüm projeleri yaşadığını anımsatarak, bütün bunlar yapılırken camilerin yine unutulduğunu savundu. Mehmet Görmez, ”Belki onlarla birlikte camilerin de bu kentsel dönüşüme uygunluğunu yeniden ele almak gerekiyor. Belki bütün bu yanlış yapıları ortadan kaldırıp yenilediğimiz gibi, belki bütün bu yapılar içerisinde artık yabancı kalan ve hiçbir ihtiyaca karşılık vermeyen mabetlerin de belki ortadan kaldırılarak yeni projelerle yenilenmesi gerekecektir. Bunu ülke olarak ciddiye alıp üzerinde düşünmemiz gerekiyor” dedi.

Cami-okul karşılaştırması

Cami yapımlarıyla ilgili değerlendirmelere de değinen Görmez, ”Cami yapımlarının sadece yüksek bir dindarlık göstergesi olarak ele alınıp üzerinden yapılan yanlış değerlendirmeler var. Cami ile okulu karşı karşıya getirmek… Hiçbiri diğerinin asla alternatifi değildir. Bu ülkede şu kadar hastane, cami, okul vardır. Bunlar birbirinin alternatifi olan şeyler değildir, bunlar birbirini tamamlayan yapılardır” diye konuştu.

Çamlıca’ya inşa edilecek cami

Prof.Dr. Görmez, Çamlıca Tepesi’ne inşa edilecek cami ile ilgili bir soru üzerine de ”Cami konusunda ‘İhtiyaç var mı yok mu, şu mekan uygun mudur, değil midir?’ tartışmasına girmenin doğru olmadığını düşünüyorum. Onu şahısların veya bir tek kurumun değil, topluca bir değerlendirme yapılarak karar verilmesinin daha uygun olacağını düşünüyorum” şeklinde konuştu.

Kadınlar ve engelliler

Görmez, her 10 camiden sadece bir tanesinin, gerek abdest mekanları gerekse ibadet mekanları bakımından kadınlara açık olabildiğini belirterek, ”Bu, şu anda çok büyük bir eksiklik” dedi.

Görmez, Türkiye’de 7 milyonu aşkın engelli bulunduğunu hatırlatarak, ”Bedensel engelli bir vatandaşımıza camilerimizin kapısı kapalı. İşlevsellik bakımından camilerimizin yeniden ele alınması gerekiyor” diye konuştu.

Etiketler

Bir yanıt yazın