Başbakan Erdoğan'ın açıkladığı Çamlıca tepesine dev cami projesi için yarışma açıldı. Proje son teslim tarihinin kısa (40 gün) olması projenin hazır olduğu şeklinde yorumlanıyor.
Önce Başbakan Erdoğan açıklamıştı. İstanbul ‘un fethinin 559’uncu yıldönümü olan 29 Mayıs’ta Kandilli Geleneksel El Sanatları Merkezi’nin açılışında konuşan Erdoğan, televizyon antenlerinin bulunduğu Çamlıca Tepesi’ne İstanbul ‘un her yerinden gözükecek dev bir cami yapılacağını belirtmiş, “İki ay içinde falan dozerler çalışmaya başlar. İnşallah Üsküdar’ın camlarında artık farklı yansımalar olacak” diye eklemişti.
Erdoğan’ın açıklamalarının ardından Kahramanmaraş’taki Abdülhamit Han Camii’nin mimarı Mehmet Güner’in alelacele Çevre Bakanlığı Müşavirliği’ne atandığı, çalışmalara hemen başladığı ortaya çıkmıştı. Güner, Milliyet gazetesine yaptığı açıklamada, “Evet, bakanlık müşavirliğine atandım. Projeyi biz hazırlıyoruz. Ekip başı benim. Yeni mimar arkadaşlar aldık. Onlar da yardımcı oluyorlar. Müellif mimar benim” demişti.
Önceki gün ise ‘Çamlıca’ya dev cami’ için mimari proje yarışması düzenlendiği duyuruldu. ‘Dev’ projenin ödülü de dev miktarda olmalıydı, öyle de oldu. İstanbul Cami Yaptırma ve Yaşatma Derneği tarafından ilan edilen İstanbul Çamlıca Camii Mimari Proje Yarışması’nda birincilik ödülünün parasal tutarı 300 bin lira olarak açıklandı. Bu rakam, mimarlık çevrelerinin hatırladığı kadarıyla bugüne kadar Türkiye ‘de (belki de dünyada) bir mimarlık yarışmasında verilen en yüksek para ödülü. Ayrıca ikinciye 150 bin, üçüncüye 75 bin, mansiyona değer görülecek beş projeye de 25 bin lira para ödülü verilecek. Toplam ödül tutarı 650 bin lira.
Dudak uçuklatan ödül miktarı bir yana, mimarlık çevreleri yarışmanın ‘göstermelik’ olduğunu ve her bakımdan aceleye getirildiğini düşünüyor. Çünkü jüride yer aldığı duyurulan YTÜ Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Murat Soygeniş, Arkitera Mimarlık Merkezi’ne gönderdiği yazılı açıklamada ‘adının yarışmada asil jüri üyesi olarak izni ve haberi olmadan kullanıldığını, yoğun iş programı nedeniyle yarışmada asil jüri üyesi olarak yer alamayacağını’ belirtti. Ve dün akşam saatlerine kadar Soygelmiş’in ismi, yarışmanın internet sitesi www.istanbulcami.com sitesinde hâlâ jüri üyesi olarak görülüyordu.
Ayrıca 23 Temmuz’da ilan edilen yarışmada sorular için son gün 1 Ağustos, projelerin son teslim tarihi ise 3 Eylül 2012 olarak açıklanmış. Mimarlık çevrelerine göre 40 gün, bir mimari proje yarışması için son derece kısa bir süre ve aslında projenin hazır olduğunun göstergesi.
Bir diğer dikkat çeken husussa yarışmanın jüri başkanının, “Projenin müellif mimarı benim” diye açıklama yapan mimar Mehmet Güner’in müsteşar olarak atandığı Çevre Bakanlığı’na bağlı Mekansal Planlama Genel Müdürlüğü’nün başındaki mimar Mehmet Ali Kahraman olması. Diğer jüri üyeleri ise TOKİ Başkan Yardımcısı Mimar Ayşe Çalkan, geçen hafta açılan Mimar Sinan Camii’nin mimarı Hilmi Şenalp, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Suphi Saatçi, mimar Mehmet Erdal ve mimar Hicran Çakmak.
Yarışmanın amacı da Başbakan Erdoğan ‘ın Çamlıca’ya dev camiyle ilgili açıklamalarına uygun düşecek şekilde belirlenmiş: ” İstanbul ‘un silüetine ve kent dokusuna uygun, Osmanlı-Türk mimari üslubunu yansıtacak, gelenekten geleceğe uzanacak, İstanbul ‘a değer katacak ve İstanbul ‘un sembollerinden biri olacak camii projesi tasarlamak.”
Ayrıntılı bilgi için internet adresi: www.istanbulcami.com
Taklit cami için yarışmaya gerek yok
Yard.Doç. Ahmet Turan Köksal (Zirve Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Dekan Yardımcısı): Çamlıca’da yapılması düşünülen ve nedense oldukça acele edilen caminin yarışmayla projelendirileceğini bir ilanla haber aldık. Bir mimar olarak hele hele camilere ilgi duyan biri olarak heyecanlanmadık değil. Ancak şartnamede yarışmanın amacı bölümünde ‘Osmanlı Türk mimari üslubu’ tanımlaması her şeyi belli eder vaziyette. Zaten taklit bir Mimar Sinan selatin cami yapılacaksa yarışmaya ne gerek var ki? Halihazırda jüride ismi geçen Hilmi Şenalp bir taklidi Ataşehir’de Mimar Sinan ismi verilerek yapmıştı zaten. Ayrıca yarışma yanlış, eksik ve acemice yazılmış şartnamesiyle gerçekten ne tür bir amaca hizmet ediyor anlamış değiliz.