Japonya Uluslararası İşbirliği Ajansı'nın İstanbul için çıkardığı riskli alanlarla, bakanlığın haritasının uyuşmama oranı yüzde 73; bakanlık, konut değeri yüksek yerlere 'riskli alan' diyor.
6.5 milyondan fazla evi yenilemek için başlatılan kentsel dönüşüm, en çok rantı yüksek ilçelere uğradı. Japonya Uluslararası İşbirliği Ajansı’nın açıkladığı riskli alanlar haritası ile bakanlığın riskli ilan ettiği alanlar yüzde 72.9 oranında örtüşmüyor. Riskli alan ilan edilen ilçelerin şehrin merkezindeki, konut değeri yüksek bölgeler olması dikkat çekiyor. Haritalardaki bu farklılık “tahrifat mı yapıldı?” sorusunu gündeme getirdi.
Hürriyet’ten Gülistan Alagöz’ün haberine göre, 2012’de çıkan, Afet Riskli Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkındaki Kanun İstanbul ‘da çok sayıda ilçenin kaderini değiştirdi. Kadıköy Fikirtepe, Gaziosmanpaşa, Esenler, Bağcılar, Beyoğlu gibi ilçelerde yüzlerce bina yıkıldı, yeni bina yapma çalışmaları da sürüyor. Oysa Japonya Uluslararası İşbirliği AJansı’nın (JICA) açıkladığı depremde riskli alanlar haritası ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın ilan ettiği riskli alanlar yüzde 72.9 oranında örtüşmüyor. Rantı yüksek bölgelerin ‘riskli alan’ ilan edildiği öne sürülüyor. Türkiye ‘de 6.5 milyondan fazla evin yenilenmesi hedefiyle başlayan dönüşüm sürecinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bazı ilçelerde ‘riskli alanlar’ ilan etti. Riskli alan ilan edilen bölgeler inşaat firmalarının ilk adresi oldu. Kentsel dönüşüm kapsamında yapılan yeni gayrimenkul projelerinde vergi ve harçlardan muaf olunması, KDV’nin yüzde 18 yerine yüzde 1 olması ve kimi ilçelerde sağlanan imar artışı bu ilçelerdeki dönüşümü daha kârlı bir yatırıma çevirdi.
Bilim Akademisi Üyesi Prof. Dr. Naci Görür, ” ‘Kentsel dönüşüm neden bu ilçelerde başladı’ derseniz buna bilimsel cevap yok. Kentsel dönüşüm şu an müteahhitlik hizmeti olarak ilerliyor. Oysa dönüşüm lüks rezidans yapmakla değil, omurgası sağlam ama uygun fiyatlı evler yapmakla olur” dedi. İstanbul’da ilçeleri inceleyen kapsamlı bir çalışma yapılmadığını, bina envanterinin çıkarılmadığını söyleyen Görür, müteahhitlerin ilgi duyduğu alanların riskli ilan edildiğini ileri sürdü. Görür şunları söyledi: “Olası bir depremde binlerce can kaybedersek, o alanların riskli ilan edilmemesinin hesabını hangi kurum verecek merak ediyorum. Belki de şu an depremde yıkılmayacak binaları yıkıp yapıyoruz.”
Şehir Plancısı Faruk Göksu ise, İstanbul’da yapılan kentsel dönüşüm çalışmalarını ‘gayrimenkul geliştirme’ olarak tanımladı. Kanunun, en az riskli ilçelerde uyguladığını ileri süren Göksu, “En yüksek riskli bölgelerde kentsel dönüşüm yok. Piyasa koşullarında imar artışı vergi avantajı gibi kolaylıklar inşaat firmalarını riskli alana değil, kâr gördüğü yere yöneltti” dedi.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın resmi internet sitesinde Esenler, Gaziosmanpaşa, Bağcılar 2. derece, Sarıyer 3. derece deprem kuşağında yer alıyor. Bu ilçelerdeki riskli alanlar ilan ediliyor.
1. derece deprem kuşağında yer alan Beylikdüzü, Bakırköy, Bahçelievler, Zeytinburnu, Fatih, Ümraniye, Ataşehir, Maltepe, Sancaktepe, Tuzla, Pendik gibi ilçelerde ise riskli alan çalışması yok ya da yok denecek kadar az. Uzmanlar, Bakanlık tarafından riskli ilan edilen yerlerde kentsel dönüşüm olmasının hatalı olmadığını belirtiyor. İlan edilen yerlerde de risk olduğunu belirten uzmanlar en riskliden en az riskliye doğru çalışma yapılması gerektiğini söylüyor. Öte yandan Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2014 Ocak-Eylül Ayı Yapı İzin İstatistikleri verilerine göre, Türkiye’de 2014 yılının ilk dokuz ayında bir önceki yıla göre belediyeler tarafından yapı ruhsatı verilen yapıların bina sayısı yüzde 25.6, yüzölçümü yüzde 39.2, değeri yüzde 54.4, daire sayısı yüzde 33.3 arttı. Bu artışta vergi avantajlı ilçelerde yapılan inşaatların etkili olduğunu belirten uzmanlar, ilçe bazında arz fazlası olacağı uyarısında bulundu.
Bir alanın riskli olarak tespit edilmesi için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, gerekli belgelerle inceleme yapıyor.
İnceleme döneminde Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’nın da görüşüne başvuruluyor.
Bakanlık gelen taleplerden uygun gördüklerini Bakanlar Kurulu’na sunuyor ve Bakanlar Kurulu riskli alan kararını veriyor.
İstanbul’da bugüne kadar Bakanlar Kurulu kararı ile 1106.25 hektarlık alan riskli ilan edildi.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Gaziosmanpaşa, Sarıyer, Bağcılar, Esenler, Küçükçekmece, Kadıköy ve Beyoğlu gibi ilçelerde riskli alanlar belirledi.