Çevre raporu yok

Türkiye’nin en büyük ihalelerinden biri olan 3. Havalimanı Projesi’nde, çevre faktörü ve güçlü bir planlamanın olmaması dikkat çekiyor.

Bu durum İstanbul’un akciğerleri olan kuzeydeki ormanlık alanı tehdit ediyor. Normalde en az 10-15 yıl sürecek planlama ve altyapı çalışmaları bir oldubitti ile yapılıp ihaleye çıkılıyor. Geçmişte Atatürk Havalimanı etrafında hızlı yapılaşma nedeniyle büyüyemeyen, şehir içinde sıkışan havalimanı yerine şimdi milyarlarca dolar harcanarak yenisi yapılıyor.

İstanbullu çevreci bir dostumuzla konuşurken, sakıncaları özetle şu başlıklarda topluyor.

– Kuş raporu yeni istendi: Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ihaleye az bir zaman kala bölgenin kuş haritasını çıkarmak üzere harekete geçti. İstanbul’un kuzeyi ormanlık alan yanı sıra kuş göçü için çok önemli bir bölge. Buraya ait kuş göçü ve hareketi haritası havalimanı yapılırken hazırlanacak. Kuşlar uçakların önüne çıktığında, bir kaza olduğunda bunun hesabını kim verecek?

– Rüzgâr ölçümleri ne kadar sağlıklı: Son yıllarda iklim değişikleri, rüzgârların esiş yönlerini de etkiledi. Bu durum yapılacak ve sayısı 6’ya kadar çıkacak uçak pistlerinde ne kadar dikkate alındı? Yeteri kadar uzun süre ölçüm ve ardından rüzgâr simülasyonu yapıldı mı?

– Arazinin altı kömür madeni: Havalimanı arazisinin altından neredeyse 200 yıldır kazılan kömür madenleri ve tünelleri geçiyor. Birçok tünel, Karadeniz’den gelen deniz suyu ile dolmuş. Tabaka jelleşmiş. Bu toprak yapısının üzerine inşa edilecek pistlere yüzlerce ton ağırlığında uçaklar inecek. Terminaller yapılacak. Burası doğru bir yer mi olacak?

Bu soruların dışında başka konular da tartışılmalı…

HAFRİYAT PAZARI

İstanbul’da yılda 500 milyon TL’lik hafriyat pazarı var. Bu kömür ocaklarına dökülecek hafriyatın rantı kimlerin elinden geçecek… TOKİ’nin mi, Büyükşehir’in mi yoksa bunların ‘seçeceği’ yandaş müteahhitlerin mi… Bu konuların Büyükşehir Belediye Meclisi’nde şimdiden ele alınması gerekmiyor mu?

Tarihi yapılardaki yangınlarda Büyükşehir’in sorumluluğu nedir

CHP İBB Meclis üyesi Dr. Hakkı Sağlam, “Tarihi Haydarpaşa Gar Binası, Sait Halim Paşa Yalısı, Çırağan Sarayı, Milli Eğitim İstanbul İl Müdürlüğü Hizmet Binası, Atatürk Kültür Merkezi gibi, İstanbul’da birçok tarihi yapının ihmal, kontrolsüzlük, dikkatsizlik ve tedbirsizlik sonucu yandığı, çoğunun tekrar restorasyonunun yapılmadığı, hatta yanan bazı tarihi eserlerin rölöve ve projelerinin dahi olmadığı anlaşılmaktadır. Yaklaşık 19 yıldır İstanbul’u yönetiyorsunuz” diyerek Kadir Topbaş’a şu soruları sordu:

“01.04.1994 tarihinden bu yana yanan tarihi eserler hangileridir? Bunlarla ilgili yapılan soruşturma sonuçları nedir? İhmali bulunduğu saptanan yetkili var mıdır? Varsa kimlerdir? Yapılan adli ve idari işlemler nelerdir? Sonucu nedir? Boğaz’daki diğer tarihi eserlerin bu şekilde zarar görmemesi için alınması düşünülen (deniz itfaiyesi vb) önlemler var mıdır? Varsa ayrıntıları nedir?”

Etiketler

Bir yanıt yazın