Delikli Cephesi ile Öne Çıkan Yapı

LAAC tarafından Innsbruck’ta tasarlanan konut bloğu, Gründerzeit* tarzı delikli cepheleri yeniden yorumluyor.

Projede, konut birimleri ile zemin katta ofis veya stüdyo birimleri için alanlar ve ayrıca bir yer altı otoparkı bulunuyor.

Bina kuzey ve batı tarafında binalar ile sınırlandırılmış bir arsa üzerinde yer alıyor. Binanın boş arsayı tamamen kapatmamasını, bunun yerine Leopoldstraße’deki köşe binayı hesaba katan bir tasarım oluşturması öngörülmüş. Bunun için tasarımda iki yerine üç bina cephesi oluşturulmuş.

Zeminde kat yüksekliği yaklaşık 3 m net yüksekliğe çıkarılmış. Büyüklükleri 1 ila 4 oda arasında değişen, bol ışık alan 29 daire, yerden tavana cam ve balkonlarla donatılmış. İki katta aynı olan kat planları bina çekirdeği etrafında gruplandırılmış.

Mimari olarak, bina delikli bir cepheyi tersine çevirmeye çalışıyor. Bina duvarındaki açıklıklar (pencereler) ile değil, büyük ölçüde şeffaf bir bina kabuğu içindeki korkuluklar, balkonlar ve opak elemanlarla bölünmüş.

Cephe tasarımı, şeffaf cam panellerin ve havalandırmalı metal elemanların arkasındaki opak ritmik etkileşimine dayanıyor. Tavan yüksekliğindeki camların önünde harici bir güneşlik bulunuyor. Alternatif balkonlar cephe görünümünü bölüyor. Trapez balkonların ve çatı kesiklerinin korkulukları kısmen delikli metal panellerden yapılmış. Güneye bakan elemanlar, cephe seviyesinden hafifçe çıkıntı yapıyor ve Fransız balkon fikrini takip ediyor.

Eğimli çatı, dikey cephe yüzeylerinin devamı olarak ve bu nedenle metal çatı kaplama olarak da tasarlanmış. Kapsamlı bir şekilde düzenlenmiş yatay çatı yüzeyi, bir teras tarafından kısmi bir alanda kesilmiş.

Bina, batıya bakan arsaya açık, açık bir avlu ile bağlanıyor. Uzun ağaçların olduğu yeşil bir alan, kat mülkiyetinin bahçesine tampon alan oluşturuyor. Burası, çoğunlukla tüm sakinler için yeşil alan olarak tasarlanmış. Çocuk oyun alanı, patikalar ve rekreasyon alanlarıyla bahçenin merkezini oluşturuyor.

* Almanca “Gründerzeit” terimi, Berlin’in 19. yüzyılın ikinci yarısında beklenmedik bir hızla ekonomisinin büyüdüğü, sanayisinin geliştiği ve modern bir Avrupa metropolü haline geldiği dönem için kullanılmaktadır. (Kaynak: Mimarlık Dergisi)