Pritzker Ödülü jürisi 1991 yılında mimar Denise Scott Brown'un onunla beraber çalışan eşi ve tasarımcı ortağı Robert Venturi'ye verilen ödül dışı tutulmasıyla ilgili kararını yeniden gözden geçirmeyecek.
Harvard Üniversitesi Tasarım Enstitüsü yüksek lisans programlarından iki öğrenci olan Arielle Assouline-Lichten ve Caroline James mimarlığın en yüksek ödülünün bu kararını tekrar gözden geçireceği bir panel yapmak için online bir dilekçe çağrısı başlattılar. Bu durum alandaki kadınların statülerinin ve tanınırlıklarının verilmesini ön plana taşıdı.
Pritzker Ödülü Genel Başkanı Peter Palumbo, bu iki öğrenciye yazdığı mektubunda, “Aklınızdaki Scott Brown için geriye dönük ödül tazminatını değerlendirdik ama mevcut jüri bunu yapamaz. Pritzker jürileri her zaman farklı kişilerden oluşmuştur. Bunlardan her biri en nitelikli adayları ararken ellerinden gelenin en iyisini yapmışlardır. Bir jüri daha önceki jürilerin çalışmalarını tekrar açamaz ya da ikinci bir tahmin yapamaz ve zaten şimdiye kadar da böyle birşey olmadı,” şeklinde açıklama yaptı.
Scott Brown’a yorum için ulaşılamadı. Oysa ilk başta öğrencileri kampanyanın başlaması için harekete geçiren onun açıklamalarıydı. “Onlar bana Pritzker Ödülü değil ama Pritzker’e katkı seremonisi borçlular,” demişti Scott Brown. “Ortak yaratıcılık kavramını selamlayalım.”
Assouline-Lichten cuma günü verdiği bir röportajda, “Kurumların tarihsel hatalarını kabul etmeleri için zaman gerekir ama bizimle çalışmaya devam edecekleri için umutluyuz. Zaman içinde Pritzker Ödülü’nün cevaplamalara ve adaptasyona ihtiyaç duyduğunu kabul edeceklerdir,” şeklinde konuştu.
Palumbo mektubunda Scott Brown’ın Pritzker Ödülü için uygun olduğunu söyledi ve öğrencileri mimarlıkta kadın hakkında farkındalığı arttırdıkları için övdü. “Dikkatimizi genel bir konu olan, kadınların meslekte eşit ve adil olarak yer almasının teminine çektikleri için teşekkür etmek isteriz” diye yazdı ve ekledi “Öğrencilerin mesleğe girmekte ilk cesaretlendirildikleri yer olan okullardan, kadınların mimar olarak potansiyellerini göstermesine olanak sağlaması gereken ofislere kadar, bu sorumluluğun mesleğin her kısmında kucaklanmasını güvence altına almalıyız.”