Deprem Sonrası Alternatif Bir Konut Üretim Pratiği: Düzce Umut Evleri

12 Kasım 1999'da Düzce'de yaşanan deprem felaketinin ardından yeşeren umutlar meyvesini vermeye başladı. Düzce Umut Evleri'nin inşaatı dayanışmayla sürüyor.

99’da Düzce’de evlerini kaybeden kiracı depremzedeler, yıllardır sürdürdükleri konut mücadelesini sonuçlandırıyor. Katılımcı ve dayanışmacı planlama pratiğiyle hayata geçirilen Düzce Umut Evleri, kiracıların en büyük derdi olan konut sorunu için alternatif bir üretim biçimi sunuyor.

Kiracı Depremzedelerin Hak Mücadelesi…

99 Depremi’nde Düzce’de evlerini kaybeden kiracıların hak arama mücadelesinin uzun bir geçmişi var. Deprem sonrasında evi hasar gören ev sahiplerinin konut ihtiyaçları karşılanırken kiracılar prefabik yapılarda yaşamaya mahkum bırakılmış ve kalıcı bir çözüm üretilmemişti.

12 Kasım 1999 Düzce depremi sonrası yıkılan ya da ağır hasarlı olarak tespit edilen konutlar üzerinden yapılan hak sahipliği tespit çalışmasında sadece ev sahiplerinin konut ihtiyaçları karşılanırken kiracılara yönelik bir çözüm üretilmemişti. İlerleyen yıllarda kiracıların prefabriklerden çıkarılması kararı üzerine Evsiz Depremzedeler Konut Kooperatifi kurulmuş ve Türkiye’nin ilk kiracı hareketi böylece başlamış oldu.

Depremde en büyük mağduriyeti yaşayan kiracılar seslerini duyurabilmek için imza kampanyaları başlatmış, mitingler yapmış ancak çabaları Düzce’den dışarıya ulaşamamış. Bunun üzerine Ankara’ya gitme kararı alan kiracılar, devlet yetkililerine dertlerini anlatmak için büyük çaba harcamış ancak Türkiye bürokrasisinden yılıp vazgeçerler düşüncesiyle defalarca geri çevrilmelerine rağmen Düzceliler çabalamaktan vazgeçmemiş. Kooperatifin, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı ile başlayan süreci yetkilerin TOKİ’ye devredilmesiyle TOKİ’yle devam etmiş. Sonunda Düzce’nin Beyköy ilçesindeki bir arazinin kooperatife bedelli devrini TOKİ onaylamış ve kiracılar 2 yıl boyunca arazinin master planının yapılması için beklemiş. 2013’te ÇŞB’nin planı onaylaması üzerine Şubat 2014’te TOKİ arazinin imar planını yapmış, Düzce Belediyesi planı onaylamış ve sonunda Haziran 2014’te kooperatif arsa tahsisini gösteren belgeyi almış.

Düzce’de Katılımcı, Dayanışmacı Planlama Pratiği

Bir Umut Derneği gönüllülerinin desteğiyle yıllarca süren bu mücadelede hedefe ulaşılmasının ardından 234 aileye konut inşa etme süreci başlıyor. Tam bu noktada, Bir Umut Derneği-Dayanışmacı Atölye’nin çağrısıyla farklı disiplinlerden akademisyen, öğrenci ve gönüllülerin bir araya gelmesiyle oluşan Umut Atölyesi devreye giriyor.

“Türkiye’de başka türlü bir konut üretim pratiği mümkün” düşüncesiyle yola çıkan ekip, Düzcelilerle birlikte, farklı yöntemler deneyerek tasarım sürecini başlatıyor. Katılımcı yöntemlerle, kullanıcı farklılıklarını ve ortaklıklarını göz önünde bulundurarak ekonomik ve doğayla bütünleşik bir yerleşim alanı üretmek için işe koyulan Düzce Umut Atölyesi, katılım için yeni yöntemlerin keşfine çıkmış; bu anlamda hem Düzceliler’i işin içine dahil ederek onlara bu tasarımın bir parçası olduklarını sürekli hatırlatmış hem de kullanıcı odaklı tasarımları üretebilmek adına üyelerin yaşayış biçimlerini, isteklerini anlamaya çalışmışlar. Örneğin, talepleri belirlemek adına bir “oyun” kurgulamışlar. Büyük heyecanla hayata geçirilen bu oyunda, bir mahalle maketini kooperatif üyelerinin şekillendirmesi beklenmiş. “2, 3, 4 katlı ev mi istiyorsunuz diye sorabilirdik, ama kütleleri alıp üst üste koymaya başlayınca yaşadıkları yeri hayal etmeye başladılar” diye oyunun önemini anlatan atölye üyeleri, bu oyun sayesinde kooperatif üyelerinin hem arazinin sınırlarını görerek gerçekçi öngörüler geliştirebileceklerini hem de mimari proje ve kamusal mekanlara yönelik önerilerin belirlenebileceğini düşünmüşler. İnsanların kalıplaşmış konut anlayışlarını kırmak kolay olmamış ama atölye gönüllüleri, çeşitli oyunlarla kullanıcıyı işin içine dahil ederek konutların tasarımından yerleşim tercihine kadar sürecin mantığını kullanıcıların kavramasını sağlamış.

Tüm analiz çalışmalarıyla elde edilen bilgiler sonucunda vaziyet planı geliştirilmiş. Projedeki avlulu blokların yanında mahalle sakinlerinin üretim alanı olarak kullanabilecekleri ve kamusal mekan olarak hizmet verecek ayrı bir parsel kurgulanmış.

Şu an inşaatı devam eden ve toplam 29 blok evin subasman seviyesine getirildiği yerleşimde hayvanlar için barınak yapılması, yenilenebilir yöntemlerle enerji üretim sistemlerinin kurulması da hedefleniyor. İnşaat süreci, yine kooperatif üyelerinin bilfiil çalışmasıyla ve gönüllülerin desteğiyle hızla devam ediyor.

Etiketler

Bir yanıt yazın