FIABCI Başkanı ve temsilcilerinin katılımıyla gerçekleşen panel, Rusya, Bulgaristan ve Ukrayna’ya dair genel bir bakış açısının yanı sıra bu bölgedeki bazı önemli konulara ilişkin detaylı bir fikir vermek için tasarlandı.
Panel, Uluslararası Emlak Federasyonu (FIABCI) Başkanı Alexander Romanenko’nun konuşmasıyla başladı. Romanenko, sunumuna geçmeden önce Avrupa’daki değişimlerden bahsetti.
“Zihinlerdeki Kriz Düşüncesi Siliniyor”
Gayrimenkul uzmanları yakın geleceği olumsuz olarak yorumlasa da büyük ve orta ölçekli şirketlerin böyle düşünmediğini, MIPIM’deki gözlemlerine dayanarak “insanların yüzünün gülmeye başladığını” belirtti. Bankalar ve uzmanların aksine gayrimenkul aktörlerinin umutlu olduğunu vurguladı.
Rus Alıcı/Yatırımcının Profili
Romanenko sunumunda orta sınıf yatırımcının profilini çizdi. Rusya’da hızlı tüketim davranışının daha tutucu bir davranışla yer değiştirdiğini söyledi. Orta sınıfa dahil Ruslar artık daha çok iş fırsatlarına ve yurt dışı yatırımlarına ağırlık veriyor.
2009’daki krizden beri gelir ve iş durumlarında yaşanan değişikliklerden bahseden Romanenko, Rus alıcı/yatırımcının Avrupalı alıcı/yatırımcıdan farklılaşan davranış biçimlerinin ipuçlarını verdi. Bağımsız hareket etme, kalıcı yatırımlara odaklanma, duygusal kararlar verme gibi özellikler çizen profil, krizden sonra daha az duygusal ve pragmatik, yatırımdan ziyade birikime odaklı olmaya başladı.
Romanenko, Rus alıcı/yatırımcının yurt dışında gayrimenkul edinme sebeplerini ise rekreasyon, yatırım, ailevi sebepler (çocukların eğitimi, emeklilik planları), oturma izni ve diğer sebepler olarak sıraladı. Kriz öncesi ve sonrası söz konusu kitlenin finans kaynaklarını kullanma biçimleri, sosyal statü ve tercih ettikleri ülkelerdeki değişimlerden de bahsetti.
“Türkiye’deki Potansiyel Yalnızca Antalya’yla Sınırlı Değil”
Siyasi ve ekonomik riskler, yasal korunma sağlayan mevzuatlar, emlak likiditesi, vize kolaylaştırıcı olanaklar, garantili kira geliri gibi kriterlere bakarak seçim yapan Rus alıcı/yatırımcıların bu anlamda Türkiye’yi “İlk 10” listesinde gördüğünü belirten Romanenko, gelecekte özellikle orta sınıf Rus alıcı/yatırımcının Türkiye’deki yüksek potansiyeli kullanmak isteyeceğinin altını çizdi. Romanenko konuşmasını sonlandırırken Türkiye’deki potansiyelin yalnızca Antalya’yla sınırlı olmadığını hatırlattı ve Rus ve Türk meslektaşların ortak çalışmasını tavsiye etti.
21. Yüzyılın Projesi: Sağlıklı ve Sürdürülebilir Yaşam
FIABCI’de çeşitli pozisyonlarda yer almış Antonia Wirth ise Bulgaristan pazarı ve özellikle sağlık hizmetleri sektöründen bahsetti.
Doğal ve sağlıklı yaşamak isteyen, satın alma gücüne sahip ve ekolojik ürünler tercih eden yeni tüketici segmentinin özelliklerini açıklayan Wirth, bu segmenti LOHAS (Lifestyle of Health and Sustainability) kavramı altında tanımlıyor. Bu anlamda LOHAS’ın 21. yüzyılın projesi ve gelecekteki başarılı projelerin dayanak noktası olarak görüyor.
Bu segmentin oluşmasının bir sebebini de yaşlanan Avrupa nüfusu olduğunu belirten Wirth, huzurevleri, çeşitli sağlık yapıları ve yaşlılar için özel tasarlanmış konutlar sektörünün gelişmiş ülkelerde oldukça hareketli olduğunu söyledi.
Bulgaristan’ın ılımlı iklimi ve antik dönemden beri var olan 68 termal banyo noktasıyla bu sektöre uygunluğunu ifade eden Wirth, kaliteli ve ekonomik olanakları, ulaşım kolaylığı ile yatırımcıların ilgisini çekebileceğini söyledi. Yalnızca özel değil devlet düzeyinde yatırımlara da sahip olan Bulgaristan’da yatırım yapacak kişiler AB fonlarından da yararlanabiliyor.
Ukrayna’da Sürdürülebilir Gayrimenkul Pazarı
Bir diğer FIABCI temsilcisi Telman Abassov ise Ukrayna pazarını anlattı. Sürdürülebilir gayrimenkul piyasası yaratımı için baz aldıkları prensipleri sıralayan Abassov, bu konuda yaptıkları çalışmalardan bahsetti. Hükümetten, medya ve sivil kuruluşlardan temsilcileri bir araya getirerek gerçekleştirdikleri oturumlarla çeşitli kanun yaratım süreçlerine dahil olduklarını belirten Abassov, bu görüşmelerin sonunda emlak, inşaat ve vergi alanlarında önemli kanunların ortaya çıktığını söyledi.