Amsterdam merkezli tasarım stüdyosu DRIFT, ünlü mimari yapıların restore edilmesi veya tamamlanması durumunda ortaya çıkacak görüntüleri drone kullanarak canlandırdı.
“Sagrada Familia tamamlansaydı nasıl görünürdü? Peki ya Roma’daki Colosseum ilk halini günümüze kadar koruyabilseydi neye benzerdi?”
Studio DRIFT, Drone Stories ve Nova Sky Stories işbirliği ile 2020’den beri gerçek boyutlu görselleştirmeler yaparak mimarlığın geleceğini yeniden tasarlamak için drone teknolojisini kullanıyor.
Havadan heykeller, enstalasyonlar ve performanslar kullanan ekip, ışık teknikleriyle sanatı mekana dönüştürüyor ve mimarların gelecekteki projelerini büyüleyici ancak sürdürülebilir bir şekilde gerçeğe dönüştürmelerine yardımcı olmayı amaçlıyor.
DRIFT, ilk enstalasyon sanatı performansını 2017 yılında Art Basel Miami’de ortaya koydu ve o günden bu yana dünya çapında tanınan çok sayıda çalışmaya imza attı. Bunlardan biri de Elbphilharmonie Hamburg için binanın dışının yeni bir ışıkla parlamasını sağlayan enstalasyon çalışması.
Çalışma, Elbphilharmonie’nin çevresine ve binanın içindeki müziğe atıfta bulunuyor. Nehir suyunun hareketi ile müziğin etkileşimi “Breaking Waves”in ana unsuru olarak kullanılmış.
İzleyicinin sanatı tüm duyularıyla deneyimlemesini ve hissetmesini sağlayan fiziksel enstalasyonlar yapmayı amaçlayan stüdyo, performansın sergilenmesi için 300 drone kullanmış.