Guatemala'da zenginlerin suçtan uzak yaşamasını sağlamak adına "Güvenli Bir Şehir" inşa ediliyor. Fakirlere yer olmayan bu deneysel şehrin etik değerleri ise tartışma konusu.
“Yeşil Şehirler”, “Arabasız Şehirler”, “Mash-up Şehirler”, “Yavaş Şehirler” peki ya “Güvenli Şehirler”? Guatemala’da bir grup planlamacının inşa etmeye çalıştığı bir kavram “Güvenli Şehir”. Guatemala Şehri’nin 7 mil güneyinde konumlanan “Paseo Cayala” ülkenin varlıklı ve önde gelen sakinleri için özel olarak inşa edilmekte olan bir yerleşim bölgesi. Etkin bir kapı şehir olarak nitelemenin mümkün olduğu proje, başkent Guatemala tarihi merkezinin bir taklidinin, belirli bir alana sıkıştırılması ile tasarlanan kent benzeri bir oluşum. “Cayala Projesi”nin geliştiricileri bu yeni şehir kavramının, kent yaşamına eşlik eden, adlandırmak gerekirse fakirlik, trafik sıkışıklığı, kalabalık gibi rahatsızlık verici etmenlerden soyutlandığınız, çok daha iyi ve güvenli bir yaşam sunduğunu söylüyor.
Huffington Post, özelleştirilmiş bu yeni şehir kavramının arka planını şu şekilde açıklıyor. Caddelerde özel korumalar suçu şehrin sınırlarının dışında tutmak için 24 saat devriye geziyor, yüksek kiralar gecekondularda yaşayanları, orta sınıf aileleri ve yalnız yaşayan öğrencileri şehirden uzak tutmayı garanti altına alıyor, şehirdeki tüm binalar beyaz boyalı, caddeler temiz ve mağazalar tarafından çevreleniyor ve şehirdeki tüm kamusal alanlar özelleştirilmiş.
Yapım aşamasındaki şehir Paseo’nun kademeli olarak inşa edileceği belirtiliyor. Tamamlanmak üzere olan 110 dairenin fiyatları, 26 bin dolar ile 800 bin dolar arasında değişiyor. Bu yükseklikteki kiralar şehre nüfusun büyük çoğunluğunun ulaşamayacağının açık göstergesi. Projenin etik değerleri bir tarafa söylenecek çok fazla şey var. Halkın büyük çoğunluğu projenin başarısızlığa mahkum olduğunu söylüyor. “Böylesine katı, denetimli, elitist ve şehrin geri kalanıyla bağlantısız bir projenin, kamusal bir alan, bulunduğu coğrafyanın bir parçası olduğuna inanarak kendimizi kandıramayız,” diyor Guatemalalı mimar Alejandro Biguria ve devam ediyor “Bir şehir sosyoekonomik ve kültürel çeşitliliğe sahip olmalı.”
Şehrin yatırımcıları ise yeterli talep olursa şehrin sınırlarını 34 dönümden 870 dönüme genişletmeyi planladıklarını söylüyor.