EAA Emre Arolat Architects-Context and Plurality

Dünyanın en önemli yayınevlerinden Random House grubuna bağlı Rizzoli NewYork, Emre Arolat Architects çalışmalarına ilişkin olarak Süha Özkan ve Philip Jodidio editörlüğünde EAA Emre Arolat Architects-Context and Plurality adıyla bir monografi hazırladı.

Kitabın Ekim ayı başından itibaren Avrupa ve Amerika başta olmak üzere tüm dünyada satışa sunulması bekleniyor.

EAA’nın internet sitesinde yapılan açıklamada, kitabın uluslararası bir yayınevi tarafından Türkiye’li bir mimarlık ofisi adına yayınlanan ilk monografi olmasına, Türk mimarlık pratiğinin dünyadaki bilinirliğini arttıracak olması açısından da hayli ciddi ve önemli bir ilk adım olduğu vurgu yapılıyor.

Kitap tanıtımı üzerine Amerika ve Avrupa’daki yayın tarihlerine uygun olarak iki etkinlik planlanıyor. İlki toplantı 17 Ekim 2013 Perşembe günü 18:00’de New York’da gerçekleşecek. Mimar, eleştirmen ve tarihçi Kenneth Frampton tarafından çağdaş dünya mimarlığı üzerine yapılacak bir konuşmayı da kapsayacak bu toplantı, American Institute of Architects (AIA) ‘e ait Center For Architecture’da yapılacak.

Diğer toplantı ise 31 Ekim 2013 Perşembe günü 18:00’de Londra’da, The Royal Institute of British Architects (RIBA) ‘de yapılacak.

EAA’nın ilerleyen günlerde Türkiye’de de bir tanıtım etkinliği düzenlemesi bekleniyor. Biz de Arkitera olarak heyecanlarını paylaştığımızı belirtiyor, tanıtım gününü iple çekiyoruz.

Etiketler

4 yorum

  • manfred-tafuri says:

    Piyasada proje gerçekleştiren mimarların, kariyerlerini meşru kılmak,mesleki camia ve toplumsal bağlamda saygınlık kazanmak için ,ticari yayın ortamından,birtakım mimari kuruluşlardan ve hatta akademik camiadan,mimarlık tarihçilerinden destek arayışı her zaman olmuştur ve olmaya da devam edecektir. Ticari eğilimler arttıkça da,bu ilişki ağları daha da kuvvetlenecek gibi görünüyor. Kapitalin ve mimarın meşru zemin arayışının doğasında bu vardır,mimarlık tarihinde de bunun örnekleri gösterilebilir.Son zamanlarda bazı uygulamalarında eleştiriler almasına karşılık,adı geçen mimarın bu arayışları da normal.

    Bu ticari yayının ,Amerika’da tanıtımda mimarlık tarihçisi Kenneth Frampton konuşma yapacakmış,Avrupa’da bu konuda bir akademisyen konuşma yapacak mı belirtilmemiş.Bunlar bu coğrafyada mimari çalışmaların ,dışarıdan görüldüğü kadarıyla genel bir ifadesi niteliğinde olacak galiba, adı geçen ticari yayına, yurtdışında prestij katabilmek için.

    O dünyada yer alan ve yılların deneyimine sahip mimarlık tarihçileri ,akademisyenler,kendilerinden kilometrelerce uzak bir bölgede mimari gelişmelerin hakkında bir tespitte bulunmalarının ne kadar anlamlı olabileceğini ,çoğu kişiden daha iyi biliyordur.

    Mesela şu linkte yer alan haberi okuyabilirler mi,bu mimari uygulamaya dair,kentte yaşayan meslektaş ve vatandaşların yorumlarını biliyorlar mı:http://rktr.co/H60aBa

    Türkiye’deki bir akademisyenin,mesela Yeni Zellanda’da bir mimar hakkında yorum yapması ne kadar normalse,Avrupa ve Amerika’daki bir akademisyenin de Türkiye’deki bir mimar ve çalışmaları hakkında fikir beyan etmesi o denli normal.Ne ticari uluslararası bir yayın,ne yurtdışı kurumlarında tanıtım organizasyonları,ne de adı öne çıkan akademisyenlerin bunlara dahil edilmesi,mevcut eleştirileri yok edemiyor,üzerini örtemiyor.(Bir Türk mimarının uluslararası kulvara çıkması desteklenmelidir..Ama bu kadar eleştiri alırken,biraz durup düşünmek iyi olmaz mı?.Sosyal duyarlılık, mimarlığın parçası değil mi?…….En iyi mimarlık tarihçileri bilir ki,tarih,ticari girişimlerle ortak hareket eden akademisyenleri,mimarları gün gelir,sayfalarına,hesaplaşmalarını yaparak,ekler.Avrupa ve Amerika’daki mimarlar,eleştirmenler, kurumlar kadar,Türkiye’dekiler de artık bunun bilincinde olmalı.).

  • omer-yilmaz says:

    Mimarlık tarihi “ticari girişimlerle” işbirliği yaparak başarılı olan mimarlarla dolu benim bildiğim kadarıyla.

  • omer-yilmaz says:

    Frampton konusundaki görüşlerinize paralel düşünüyorum.

    Lakin örnek olarak verdiğiniz link mesajınızla tutarsız. O kadar uzaktaki ve artık ulaşım olanakları vesaire epeyce kısıtlı olduğunu düşünebileceğimiz bir eleştirmenin -tekrar edeceğim: verdiğiniz linkteki örneği de- burada olup biteni anlamasını beklemek mantıksız.

Bir yanıt yazın