Ernst Egli Tasarımı Tarihi Marmara Köşkü Yıkıldı

Mimarlar Odası Ankara Şubesi, 1928 yılında Ernst Egli'nin AOÇ arazisi içinde tasarladığı ilk yapılardan birisi olan Marmara Köşkü'nün yıkıldığını açıkladı.

Daha önce, Marmara Köşkü’nün yıkımı ile rekonstrüksiyon olarak yeniden yapım projesine onay veren kurul kararının iptali için Mimarlar Odası Ankara Şubesi’nin açtığı davada kurul kararının yürütmesi durdurulmuştu. Bugün yapılan Mimarlar Odası Ankara Şubesi’nden yapılan açıklamada, Cumhuriyet’in simge mekânlarından, Atatürk’ün çiftlik evi olarak Ernst Egli tarafından tasarlanan Marmara Köşkü’nün yıkıldığı bildirildi.

Mimarlar Odası Ankara Şubesi Başkanı Tezcan Karakuş Candan şunları dile getirdi:

Marmara köşkü 1928 yılında Ernst Egli’nin Atatürk’ün AOÇ arazisi içinde tasarladığı ilk yapılardan birisi ve Cumhuriyetin modernite projesinin ilk örnekleminden olan Marmara Köşkü’nün Ocak ayından itibaren riskli yapı olarak ilan edip yıkılıp sonra yeniden yapılması gündeme gelmişti. ODTÜ’den bir profesörden de bu konuda rapor aldıklarını kamuoyunun gündemine taşımıştık. Sonrasında bu sürece dair koruma kurulunun verdiği kararı yargıya taşıdık. Ayakta duran bir yapının yıkılıp yeniden yapılmasının 660 sayılı ilke kararına aykırı olduğunu söyledik. Çünkü bir kültürel miras olarak tescillenmiş bir yapı eğer risk taşıyorsa bakım ve onarımının yapılması gerekir. 660 sayılı ilke kararına göre bunun onarımının yapılması gerekiyor diye Koruma Kurulu kararına dava açmıştık ve yürütmeyi durdurma kararı verilmişti. İtirazlarla birlikte ve şu anda yargı süreci devam ediyor. Hükümetin Cumhuriyetle hesaplaşması sürecinde tehdit altında olduğunu kamuoyuyla paylaşmıştık. Cumhuriyetin en simge mekanı olan AOÇ’de Atatürk’ün için tasarlanan modern bir çiftlik evinin varlığından rahatsızlık duyulduğunu ideoloji ve mekan kapsamında aslında bu mekanlar üzerinden yürütülen yok etme ve tahrip etme sürecinin Cumhuriyet rejimiyle bir hesaplaşma olduğunu da ifade etmiştik. Ne yazık ki şimdi Marmara Köşkü ortada yok. Akıllarımız ve vicdanlarımızın korkularımızla baş etmesini bilmesi gerekiyor.

Etiketler

2 yorum

  • omer-yilmaz says:

    Katılıyorum. Öte yandan Oda’ya laf söylenecek zaman mı diye bizler de kendimize dönüp bakmalıyız. Buraya yazılacak ilk mesaj bu olur mu sizce?

    Yıkan suçsuz yani ama Oda düşüncesinden dolayı suçlu. Öyle mi.

    Ayıptır.

  • tulay-balpinar says:

    Yazık pekte sağlam bir yapıymış, görüntüsüde güzelmiş… döküntü olsa yıkılmalı elbet, pek çok çatısız dökük ev afet gibi ortalıkta duruken, görüyoruz insanlar dibinden geçiyor(kimin başına yıkılacak belli değil yol kenarı yapıları).
    Milletin emanetidir tarihi eserler, helede sağlam ise…..kim yaparsa yapsın milli sınırlarımız içindedir…Tek söz kalıyor denecek…Oda şu….
    Emanet ile ilgili hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki: Emanet kaybedilince Kıyamet yaklaşır.

Bir yanıt yazın