“Corte Bertesina” doğal bağlamına zarar vermeden yeni işlevsel ilişkiler kuruyor.
Vicenza’nın eteklerinde ve Piazza dei Signori’ye sadece 3 km mesafede bulunan “Corte Bertesina” 9.yüzyıldan kalma tipik bir Venedik avlusu.
“Corte Bertesina” çevresel, sosyal ve tarımsal değerleri kesiştiren bir tasarım anlayışıyla göze çarpıyor. Sebze bahçeleri ve tarım arazileriyle birlikte 8 hektarlık bir alanı kapsayan bir orman içerisinde yer alıyor. Proje, eğitim etkinlikleri ve konaklama için bir ziyaretçi merkezi olarak hizmet veriyor. Bir sosyal çiftlik, bir tarımsal gıda işleme merkezi ve satış mağazası da proje bünyesinde bulunuyor.
Yapı, 2010 yılından bu yana Down Sendromlu gençlere iş imkânı sunan bir sosyal tarım merkezi olarak da faaliyet gösteriyor.
Proje, yeni işlevsel ilişkiler geliştirerek mevcut bina çekirdeğini yenilemeyi ve tamamlamayı amaçlıyor. Kültürel ve eğitsel faaliyetler, Down Sendromlu bireylerin katılımıyla sosyal tarım etkinlikleri, yerel kooperatiflerin işbirliği ile tarımsal ürünlerin hazırlanması ve satışı bu doğrultuda yapılan çalışmalar arasında yer alıyor.
Buna ek olarak, proje doğal bağlamına olabildiğince hafif müdahale etmeyi, gelecekteki kullanıcıları için çevresinin canlılığını ve görsel potansiyelini kullanmayı hedefliyor.
Sürdürülebilirlik kavramı, projenin sosyal niyetlerinin arkasındaki, kullanıcılarının refahını, yapı malzemelerinin ve inşaat tekniklerinin seçimini, enerji üretimi ve kullanımını kapsayan itici bir güç oluşturuyor.
Tarihi avlu alanının güney kenarı, yerel taş malzeme kullanılarak geleneksel yöntemlerle inşa edilmiş uzun, doğrusal bir duvarla tanımlanıyor. Duvar, avluda ortaya çıkan kamusal ve sosyal işlevler ile yeni konutların özel programları arasında bir “filtre” görevi görüyor.
Yeni konut hacimleri doğrusal bir çizgi üzerinde sıralanıyor. Yeraltındaki geniş ve sağlam bir zemine oturan duvara menteşelenmiş hafif strüktürler kullanıcıların araçları için uygun bir mekân oluşturuyor. Çatı örtüsü, doğal ışığı kontrol altında tutuyor.
Güneydoğuda düzensiz akçaağaç gövdeleri avlunun sınırlarını tamamlıyor. Eğitim faaliyetleri için ayrılmış kültür merkezi de burada bulunuyor. Binanın cam duvarı, ziyaretçilerin dikkatini açık hava manzarasına ve ormanlık alanlara doğru yönlendiriyor.
Önceki dönemlerde samanlık olarak kullanılan ve “Barchessa” adı verilen birimler ve tarihi binalar, tarımsal ürünlerin satışı, sosyal etkinlikler, yemek hazırlama ve konaklama için gerekli alanları bir araya getiriyor.
İnşaat süreci(yenilikçi bina yöntemleri ve yeniden kullanım) projenin sürdürülebilirlik, kaynak yönetimi ve enerji verimliliği hedeflerine ulaşması açısından paydaşlarına kıymetli bir deneyim sunmuş. Projenin sınırlı bir zaman çerçevesinde tamamlanmasına izin veren hafif ve prefabrike inşaat yöntemleri kullanılmış.
Tasarım sürecinde ise bir grup yerel sanayi şirketi ve esnaf tarafından ahşap, çelik ve taş kullanılarak yerinde kurulan yapı bileşenleri tanımlanmış ve bunlar daha sonra yine yerinde monte edilmiş.