Londra’nın yeni gözde noktası Battersea Elektrik Santrali, Frank Gehry tarafından tasarlanan Prospect Place binalarında ilk sakinlerini karşıladı. Proje ünlü mimarın İngiltere’deki ilk konut binaları olmasının yanı sıra Battersea Elektrik Santrali bölgesinin kalkınmasında da önemli bir dönüm noktası.
Toplamda 308 evi kapsayan Prospect Place adlı binada hiçbir ev birbirinin aynısı değil. Açık plan yerleşimine göre planlanan tüm evler kış bahçesi veya teras erişimine sahip ve bu dış mekana erişim vurgusu da binaların ortak kodlarını oluşturuyor.
Gehry Partners, Prospect Place’deki yeni yaşam alanlarını iki farklı renk paleti ile tanımlıyor. Londra paletinde binanın tarihinden esinlenerek, endüstriyel geçmişini metal yüzeyler ve zengin dokularla yansıtırken, LA paletinde daha yumuşak bir hava katan soluk ahşaplar ve sıcak tonlar hakim.
Frank Gehry, “Londra’yı seviyorum. Kültür, tarih ve çeşitliliğe sahip. Battersea Elektrik Santrali’nde yarattığımız binalar sanatsal bir şekilde ayakta duracak ve uluslararası kabul görmüş bir simgeyi çerçeveleyecek şekilde tasarlandı. Gelecek nesiller için sosyal mekanlar yaratmamız önemli ve başından beri amacımız, Londra şehrinin tarihi dokusuna bağlanan, aynı zamanda kendi kimliği ve bütünlüğü olan bir mahalle yaratmak olmuştur,” dedi.
Prospect Place sakinleri, Foster + Partners tarafından tasarlanan Battersea Roof Gardens adlı bitişik binaya da erişebiliyorlar. Burada site sakinleri barın, çalışma alanlarının, sinema salonunun, dinlenme alanlarının, spor salonunun ve James Corner Field Operations tarafından tasarlanan çatı bahçelerinin keyfini çıkarabilecekler.
Battersea Elektrik Santrali Geliştirme Şirketi CEO’su Simon Murphy, “Masterplanı ilk tasarladığımızda, insanların yaşayabileceği, çalışabileceği ve oynayabileceği gelişen bir topluluk tasavvur etmiştik ve ulaşılan her kilometre taşında, bu vizyonu gerçeğe dönüştürmeye daha yakınız,” dedi.