Haliç kıyısını turizme açacak ve Karaköy'ün tarihi siluetini değiştirecek olan Galataport projesi, son haliyle geçtiğimiz hafta 2 Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'ndan geçti.
Galataport kapsamında yıkılacak binalardan birinin ise, Karaköy’deki İstanbul Modern olduğu ortaya çıktı.
2005 yılında ihaleye açılan ve Danıştay’ın imar planlarına ilişkin kararı sonucu Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından askıya alınan Galataport projesi, imar planında yapılan değişikliklerle geçtiğimiz Salı günü 2 Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu’ndan geçti.
Karaköy’den Tophane’ye dek, İstanbul Salıpazarı Liman Alanı’nda 1,2 km’lik bir hat boyunca uzanacak olan Galataport projesi, “İstanbul’un tek kruvaziyer limanı” olacağı iddialarıyla servis ediliyor. Ancak alışveriş merkezleri, oteller, apart oteller, hediyelik eşya mağazaları, gümrüksüz alışveriş alanları, fast food restoranları, ofisler gibi turizm ve ticaret alanları ile sergi ve fuar alanlarının ve bir yolcu terminalinin yer alacağı Galataport projesi, kamuya ait yaklaşık 100 bin metrekarelik bir bölgeyi kapsayan kıyı alanlarını sermayenin talanına açacak. Tabanlıoğlu Mimarlık’ın hazırladığı projenin açıklamasında, Galataport’un liman faaliyetini artırarak bir “turist çekim merkezi” olacağı ve dönüştürülen bölgenin turizm odaklı yeni ticari işlevlerinin büyük kâr getireceği belirtiliyor.
Beyoğlu’nda dönüşüm tamamlanıyor
Beyoğlu civarındaki sermaye odaklı dönüşümün temelleri geçtiğimiz yıl Ocak ayında tamamlanan Beyoğlu Kentsel SİT Alanı Koruma Amaçlı İmar Planı ile atılmıştı. Trafiğin yer altına alınması ile Taksim Meydanı’nın yayalaştırılması, Galata ve Tophane gibi yoğun olarak konut barındıran yerleşimlerin turizme ve ticarete açılması bu planda öngörülmüştü. Taksim Gezi Parkı’nda Topçu Kışlası’nın yeniden inşasının zemini ise, gene bu planın, mevcut olmayan ya da eski ve metruk haldeki binaların aslına uygun olarak yeniden yapılmasını öngören ilgili maddesi ile atılmıştı.
Beyoğlu Kentsel SİT Alanı’nda bulunan Galataport’un ise, proje açıklamasında da belirtildiği üzere Galata ile turistik bağlamda ilişkilenmesi öngörülüyor. Galataport’un inşası, Tarlabaşı, Şişhane gibi kentsel yenileme alanlarındaki turizm ve ticaret odaklı dönüşümü tamamlayacak.
2010’da Kıyı Kanunu’nda yapılan, kıyılarda doldurma ve kurutma suretiyle elde edilen arazilerde 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’nun koruma amaçlı imar planına ilişkin hükümlerin uygulanamayacağına ilişkin değişikliklerle de, kıyı dolgu alanlarından olan Karaköy ve Tophane’de tescilli olmayan yapıların yıkımının ve kıyı çizgisinde yeni inşaatların önü açılmıştı.
İstanbul Modern yıkılacak mı?
Nazif Karaman’ın dün Sabah gazetesinde yayımlanan haberine göre, Özelleştirme İdaresi’nin hazırladığı 1/5000 ve 1/1000 ölçekli yeni imar planları uyarınca Karaköy sahilinde Türkiye Denizcilik İşletmeleri’ne ait 4 numaralı antrepoda yer alan İstanbul Modern’in yıkılmasına karar verildi.
Buna göre, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden Özelleştirme İdaresi’ne gönderilen bir yazıda, İstanbul Modern’in yeni imar planlarında mevcut halde korunacağı belirtildiği halde kaldırılması istendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan gönderilen bir yazıda ise müzenin yerinde korunmasının belirtildiği öne sürülüyor. Ancak son olarak 2 Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun, Özelleştirme İdaresi’nin hazırladığı imar planlarını İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin isteği doğrultusunda yeniden düzenlediği ve İstanbul Modern’in yıkılmasına karar verdiği anlaşıldı. 8 bin metre karelik bir alan kaplayan İstanbul Modern’in yerine, Nusretiye Saat Kulesi’ni de içeren proje arazisinin yüzde 14’lük bir bölümünde bir meydan ve yeşil alan düzenleneceği iddia ediliyor.
İstanbul Modern: “28 yıllığına kiraladık”
İstanbul Modern’in kullandığı 4 numaralı antreponun Türkiye Denizcilik İşletmeleri’nden 28 yıllığına kiralandığını açıklayan İstanbul Modern tarafından, Galataport projesinde müzenin yerinin aynen korunacağından başka konuyla ilgili bilgi sahibi olunmadığı ifade edildi.
1990’lı yıllara kadar Türkiye Denizcilik İşletmeleri’nin kuru yük antreposu olarak kullandığı binanın, alandaki diğer antrepolar gibi Tayyip Erdoğan’ın izniyle kullanıma açılmasının ve Tabanlıoğlu Mimarlık tarafından yenilenmesinin ardından Eczacıbaşı Holding tarafından 11 Aralık 2004’te açılan İstanbul Modern, Türkiye’de çağdaş sanat sergileri düzenleyen özel bir müze.
13. yüzyılda Cenevizlilerin yerleştiği Tophane ile beraber yüzyıllardır liman olarak kullanılan Karaköy Rıhtımı üzerinde yer alan ve önceden kamuya ait olan çok sayıdaki antrepo, Türkiye Denizcilik İşletmeleri’nin parça parça özelleştirilmesiyle beraber, İstanbul Modern örneğinde olduğu gibi kiraya verilmeye başlandı.
Kamu değil, sermaye odaklı yapı faaliyeti hâkim
Ekim 2011’de Cumhuriyet’e konuşan Murat Tabanlıoğlu, İstanbul Modern ile 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı tarafından müzeleştirilen ve İstanbul Modern’e komşu olan Antrepo 5’in Galataport kapsamında ne olacağı ile ilgili sorulara, “devlet özelleştirip para kazanmayı bekliyorsa sanat – ticaret dengesi iyi kurulmalı” diye yanıt vermişti. Galataport’un inşası önündeki engellere ilişkin olarak ise, “Süreç AKM gibi işliyor. Hükümetin kararını bekliyoruz” demişti.
Galataport kapsamında yıkılmasına karar verilen İstanbul Modern’i, 1950’li yıllarda Sedad Hakkı Eldem’in ambar olarak inşa ettiği 4 numaralı antrepodan sanat müzesine dönüştüren Tabanlıoğlu, aynı zamanda Taksim Meydanı’ndaki anıt kültür yapısı AKM’nin “yenileme” söylemiyle sermaye odaklı dönüşüm projesinin de mimarı.