Kaç gündür şöyle tadıyla bir eylem yapamadınız...
Kaç gündür şöyle tadıyla bir eylem yapamadınız…
Emek Sineması’nın gazı kaçtı, Taksim Topçu Kışlası da birkaç mızmız liberalin “hükümete karşı çıkar görünmekte fayda var” endişesiyle yazdığı yazılarda kaldı.
Türk Hava Yolları grevi de nanay…
Katılım matılım yok, uçaklar vızır vızır…
Eee, “eylemsiz doçent” gibi eylemsiz mi kalacaksınız?
Hayatında hiç Haydarpaşa’dan kara trene binmemiş zengin kızları “trenimi isterim” diye gitar çalıyorlardı gidip denize karşı…
Bu kıyağımı unutmayın:
Bakın önünüzde koskoca bir Galataport meselesi var.
Karaköy’den Tophane’ye bir kilometreden fazla kıyı şeridi… Liman, otel ve alışveriş merkezi yapılacak. (Korkmayın, Akademi’de okurken konyak içip esrar çektiğiniz Fındıklı Parkı kalacak.) Evet, dön dolaş gene alışveriş merkezi!
Pis kapitalistler mal satacaklar, kandırılmış halkımız da kapış kapış alacak.
Tüketim işte… Ziyankarlık…
Salıpazarı elden gidiyor arkadaşlar, Adnan Menderes zamanında yapılmış “nostaljik antrepolar” yıkılacak… Siz hatırlamazsınız, eskiden Sirkeci-Eminönü arası da bunlarla doluydu.
Limana pis kapitalistlerin pis turistlerini taşıyan dev gibi gemiler yanaşıp kalkacak…
Otelde de parasını bastırıp manzara seyredecekler… Viski bile içerler.
O şeritte hiç “anılarınız” yok mu arkadaşlar?
Karaköy İskelesi, Emanetçi Sultana, motor yağında balık ekmek, çığlık çığlığa martılar… Yalnızlar rıhtımı, içim boş, gemiler bomboş, nereye baksam…
Hani eylem nerede arkadaşlar?
Faşistler 19 Mayıs’ta Taksim’de toplanıyorlar, yoksa oraya mı gideceksiniz?
Bence rıhtıma inin. Sopayı da yiyin.
Bakın bir de Marmaray var, bitmek üzere, eli kulağında… Ağustos ayında deneme seferleri yapılacak, sanırım Cumhuriyet Bayramı’na da açılır…
Kartal’dan trene bineceksin, Yenikapı’da ineceksin.
Asya ile Avrupa denizin dibinden de birleşiyor. Köprüye karşıydınız, köprü istemiyordunuz, alın size tüp geçit.
Niçin eyleme geçmiyorsunuz?
Otuz yıl önce telefon şebekesi yaygınlaştırıldığı zaman “benim emekçi halkımın başka işi yok da Almanya’ya telefon mu edecek” demiştiniz, şimdi niçin “benim emekçi halkım işini gücünü bırakacak da Asya’dan Avrupa’ya mı geçecek” demiyorsunuz?
Niçin karşı çıkmıyorsunuz?
Yoksa Yenikapı’nın odun depolarında da mı anılarınız yok? Öyle ya, Çakıl Gazinosu’na da gitmezdiniz.
İyi ama şeker kardeşim, eylem ille sizin “bireysel tarihinizi” mi izleyecek yani?
Emek Sineması’nda Hikmet Bey bana gazoz ısmarlamıştı, polis aracına tekme atalım…
Ama Karaköy’de Zürafa Sokağı’na giderken hep Yüksekkaldırım’dan inerdim, dolayısıyla kıyıda eyleme gerek yok.
Geri kalmayın arkadaşlar…
Bu kısa bacaklı ve kıllı seçmen gidiyor gidiyor hep yol yapana, inşaat yapana oy veriyor, buna bir dur demeyecek misiniz?