GlobalABC, 2020 yılında yayımladığı küresel durum raporunda iklim krizi ile mücadelede odaklanılması gereken 5 hedef belirledi. Net sıfır enerji emisyonu ve net sıfır karbon, malzeme ve döngüsel ekonomi, doğa temelli çözümler, sağlık ve esenlik hedeflerinin ardından belirlenen 5. ve son hedef ise direnç ve adaptasyon için soğutma.
Artan küresel sıcaklıklarla birlikte, 2,8 milyar insana ev sahipliği yapan tropikal ve sıcak iklimlerde soğutma ihtiyacının önemli ölçüde artması bekleniyor. Bina yönetmelikleri ve Nationally Determined Contributions (NDC) hedeflerinin, herkes için soğutma sağlamak ve enerji yoksulluğunu azaltmak için düşük gelirli konutlar da dahil olmak üzere pasif tasarım ve düşük enerjili soğutma stratejileri geliştirmesi önem arz ediyor.
Dünyanın çoğu yerinde binalar, çevredeki iklime çok az uyarlanabilir kapasite ile inşa ediliyor. Bu durum ileriye dönük soğutma taleplerini ele almak için kritik bir zorluk yaratıyor. Uygun ısı tutucu, gölgeleme, havalandırma ve yalıtım olmadan çelik, beton ve cam kullanılan kötü tasarlanmış binalar aşırı ısınmaya maruz kalıyor, termal konforu sağlamak için ise aşırı miktarda enerji kullanıma neden olacak mekanik soğutmaya ihtiyaç duyuluyor.
Soğutma talebini frenlemeye yönelik politikalar genellikle verimli soğutma teknolojileri ve cihazlarının kullanımını teşvik etmeye odaklanır. Ancak bu yeterli değildir. İklimsel ve kültürel bağlamı dikkate alan gelişmiş bina tasarımlarını teşvik etmeye ihtiyaç vardır. Politikalar her iki yöne de odaklanmalıdır: daha iyi bina tasarımları, verimli soğutma teknolojileri ve cihazları.
Sürdürülebilir yapı tasarımını ve yapımını teşvik ederek yapı sektörünü dönüştürmeyi hedefleyen Programme for Energy Efficiency in Buildings (PEEB), serin ve düşük karbonlu binalar için açık bir eylem hiyerarşisi ortaya koymuş: kaçın, dönüştür ve iyileştir. “Kaçın” stratejisi, yüksek soğutma kullanımından kaçınan yerel iklime uyarlanmış bina tasarımına teşvik ediyor. İklime uyarlanmış bina tasarımına sahip soğuk binalar ilk ve temel adımı oluşturuyor.
“Dönüştür” ile yenilenebilir enerji kullanarak veya bölgesel soğutma uygulayarak iklim dostu soğutmaya geçiş vurgulanırken, “iyileştir” stratejisi ile soğutma talebini azaltan iyileştirici ve verimli sistemlerin ve cihazların kullanımının gerekliliği ifade ediliyor. Yerel ortam nedeniyle pasif soğutmanın uygun termal konfor koşullarını karşılamada yetersiz kalacağı durumlarda bu stratejiler ön plana çıkıyor.
Hizmet Olarak Soğutma (CaaS)
Temiz soğutmayı basit ve erişilebilir hale getirmeyi hedefleyen CaaS, soğutma ekipmanının sahipliğini ve işletimini bir hizmet sağlayıcıya veren yenilikçi, hizmet tabanlı bir iş modeli. Müşteriler, soğutmayı sağlayan fiziksel ürün veya altyapı yerine, aldıkları soğutmanın kullanımı için ödeme yapıyor. Bir CaaS yapısı altındaki hizmet sağlayıcı, satın alma fiyatı yerine en düşük yaşam döngüsü maliyetine sahip yüksek verimli ekipman tedarik ediyor ve kalite bakımı sağlıyor. Böylece rekabet güçlerini ve karlılıklarını artırıyor.
CaaS, yüksek kaliteli işletme ve bakım uygulamalarının yanı sıra yüksek verimli, sürdürülebilir soğutma ekipmanlarının benimsenmesini engelleyebilecek birçok büyük piyasa sorununu ve engelini çözme potansiyeline sahip olduğundan büyük umut vaat ediyor. İnşa edilecek binaların bir CaaS dağıtım modelinin soğutma altyapısına bağlanmasını sağlamak için sözleşme yoluyla bina enerji verimliliğini zorunlu kılmak iyi bir uygulama olabilir.
Bölgesel Soğutma Sistemleri
2013 yılında Birleşmiş Milletler Çevre Programı, enerji verimliliğini ve yenilenebilir enerji kullanımını artırmadaki başarılarının altında yatan temel faktörleri belirlemek, sıfır veya düşük sera gazı emisyonu hedeflerine ulaşmak için dünya çapında düşük karbonlu şehirler hakkında araştırma başlattı. Bölgesel enerji sistemlerinin, yerel, uygun maliyetli ve düşük karbonlu bir enerji arzı sağlamak için en iyi uygulama yaklaşımı olduğu ortaya çıktı. Sürdürülebilir bir enerji geleceğine geçişin temel bileşenleri arasında enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji teknolojilerinin entegrasyonu ile enerji, ulaşım, binalar ve sanayi sektörlerindeki zorlukları ele alırken sistem düşüncesini kullanma ihtiyacı yer alıyor.
Bölgesel soğutma sistemleri, soğutma verimliliğini en üst düzeye çıkarmak, soğutucu akışkanları değiştirmek ve tek bir bina düzeyinde kullanılamayan atık ısı ve yenilenebilir kaynaklardan yararlanmak için altyapı oluşturuyor. Kapalı devre bir boru ağı aracılığıyla endüstriyel, ticari ve konut binalarına iç mekân soğutma amacıyla soğutulmuş su sağlanıyor. Bireysel kullanıcı, binaları için bölge soğutma sisteminden soğutulmuş su satın alıyor ve kendi tesislerini kurmasına gerek kalmıyor.
Soğuk su, atık ısıdan ya da elektrikli soğutucular aracılığıyla üretilebileceği gibi göller, nehirler veya denizler gibi serbest soğutma kaynaklarından da faydalanabiliniyor. Böylece, klima üniteleri gibi geleneksel merkezi olmayan soğutma gruplarına kıyasla iki kat daha verim sağlanıyor, düşük güç tüketimi ve termal depolama kullanımı yoluyla en yoğun talep dönemlerinde elektrik kullanımını önemli ölçüde azaltıyor.
Bölgesel soğutma yeni bir teknoloji değil. Paris, Avrupa’nın en büyük ve ilk bölgesel soğutma ağına ev sahipliği yapıyor. 75 km’den uzun Climespace, klimaların yerini alıyor ve enerji verimliliğinde %50 iyileşme, elektrik tüketiminde %35 azalma ve %50 daha az karbondioksit emisyonu sağlıyor. Şebeke tamamen yer altında yer alıyor ve %60’ı kanalizasyon sisteminden geçiyor. Bu durum ulaşım ve geliştirme maliyetlerini düşürmeye imkân veriyor. Şebekenin soğuk su üretim sahalarından üçü, suyu elektrikli soğutuculara girmeden önce Sen Nehri’nde soğutuyor.
GlobalABC 2020 Küresel Durum Raporu Odakları-Sağlık ve Esenlik (Well Being)
GlobalABC 2020 Küresel Durum Raporu Odakları-Doğa Temelli Çözümler
GlobalABC 2020 Küresel Durum Raporu Odakları-Malzeme ve Döngüsel Ekonomi
GlobalABC 2020 Küresel Durum Raporu Odakları-Net Sıfır Emisyon
Form MHI Klima Sistemleri, Airflex Shadow Black ile Kalite ve Şıklığı Öne Çıkarıyor