Europa Nostra Ödülü, Paris’te yapılan törenle Boğaziçi Üniversitesi Tarsus - Gözlükule Kazıları Araştırma Merkezi’ne verildi.
Boğaziçi Üniversitesi Tarsus – Gözlükule Kazıları Araştırma Merkezi, Avrupa Kültürel Miras Ödüllleri / Europa Nostra Ödülleri kapsamında ‘’Koruma Dalı’’nda ödüllendirildi. Paris’in tarihi tiyatro ve opera binası Théâtre du Châtelet’de, Avrupa Kültürel Miras Kongresi kapsamında gerçekleştirilen Avrupa Kültürel Miras Ödülleri Töreni’nde Gözlükule Kazıları Araştırma Merkezi’nin restorasyon projesini yöneten, restorasyon uzmanı yüksek mimar Saadet Sayın’a ödül takdim edildi.
29 Ekim’de yapılan tören, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un himayelerinde Avrupa Komisyoneri Tibor Navracsics ve Maestro Plácido Domingo’nun ev sahipliğinde gerçekleştirildi. Törene Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmed Özkan ve Boğaziçi Üniversitesi Tarih Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Aslı Özyar da katıldı.
Araştırmacıların ve yerel toplumun ihtiyaçlarını karşılayarak kentin çağdaş yaşamına yeniden entegre edilen Tarsus – Gözlükule Kazıları Araştırma Merkezi hakkında değerlendirme yapan Europa Nostra Ödülleri jürisi, “Yapının en az tarihi kadar orijinal olan yeni işlevine” hayran kaldığını belirterek, ‘’Araştırmalar, basit ve işlevsel mimariye sahip yapı kompleksinin Avrupa tarihinde önemli bir yere sahip olduğunu göstermiştir. Ek olarak, dönüştürülmüş sanayi miras alanının kentsel alana işlevsel entegrasyonu bulunduğu çevrenin dönüşümüne katkıda bulunmaktadır ” dedi.
Kompleksin enerji ihtiyaçları için geliştirilen yenilikçi teknolojiler, kültürel miras alanlarının sürdürülebilir dönüşümü için bir model oluşturmuş, kazı ekibi tarafından eserleri temizlemek için kullanılabilecek yağmur suyunu depolamak için yeni bir sistem geliştirilmiştir. Bunun yanında elektrik ve sıcak su, çatıdaki güneş ve fotovoltaik paneller tarafından sağlanmakta, bu uygulamalar sayesinde araştırma merkezinin tüm enerji ve sıcak su gereksinimleri güneş enerjisi tarafından karşılanmakta ve böylece kompleksin karbon ayak izini büyük ölçüde azaltmaktadır. Jüri, “Nitelikli malzemelerin kullanıldığı bu müdahale, yapıyı geleceğe taşıyor” diyerek bu yaklaşımın “21. yüzyılın sürdürülebilirlik gereklilikleri ile baş etme konusunda oldukça iddialı” olduğunu ifade etti.