Grand Mulberry, Tuğla Cephesiyle Eski New York’u Hatırlatıyor

ABD'li mimar Morris Adjmi, dekoratif tuğla cepheli karma kullanımlı yeni tasarımında, bir zamanlar bölgedeki İtalyan göçmenleri barındıran apartmanlardan esinlenmiş.

Fotoğraflar: Selvon & Glen-Gery, Inessa Binenbaum.

Yedi katlı Grand Mulberry, Manhattan’ın Little Italy mahallesinde yer alıyor. Yeni binayı tasarlamak için mimar Morris Adjmi, 19. ve 20. yüzyılın başlarından kalma aile lojmanları da dahil olmak üzere bölgenin tarihi ve mimarisinden ipuçları almış.

Bina adını, bir zamanlar kumtaşı cephelerin sokakları donattığı, 1830’lara tarihlenen Grand ve Mulberry caddelerinin köşesindeki konumundan alıyor. Arazi, 1882’den 1932’ye kadar faaliyet gösteren ve İtalyan göçmenler tarafından kullanılan bir bankaya ev sahipliği yapmasıyla ünlü.

Mimar, caddeye bakan cepheler için yuvarlak bir köşe ve kırmızı tuğlalarla çevrili dikdörtgen, delikli pencerelerden oluşan bir ızgara tasarlamış. Bombeli tuğlalar kullanılarak özgün bir “Mors alfabesi” benzeri desen oluşturulmuş. Bu desen, bir zamanlar arazide bulunan bir binanın üçlü cephesini çağrıştıracak şekilde düzenlenerek Adjmi’ye göre “geçmiş binanın hayaleti” haline getirilmiş.

Zemin katta perakende satış alanı ve 2024 yılında açılması planlanan İtalyan Amerikan Müzesi için ayrılmış bir mekan bulunuyor. Binanın üst kısmında ise toplam 20 apartman dairesi bulunuyor. Binanın tabanında, Glen-Gery tarafından elle kalıplanan süs tuğlaları yatay bantlar oluşturuyor. Orta ve üst seviyelerde, tuğlalar alınlık pencerelerini ve kemerli pencereleri çağrıştıracak şekilde düzenlenmiş.

Arka cepheler metal paneller, beton ve tuğladan oluşan bir kombinasyonla örtülmüş. Lobide ise siyah-beyaz, mozaik tarzı döşeme ve alçı kaplamalar bulunuyor. Konut birimlerinde ahşap döşeme, mermer tezgahlar ve dekoratif karo tezgah arası kaplamalar bulunuyor. Tasarımcı, genel olarak binanın “tarihi mimariden izler taşırken aynı zamanda mahalleyle de etkileşim içinde olduğunu” belirtiyor.