Ahmet Vefik Alp Haliç Köprüsü'nün trafiğe kapanmasının sebeplerine dair bir basın açıklaması yaptı.
Açıklamanın tam metni ise şu şekilde:
“Haliç Köprüsü’ndeki durumu televizyon ve internetten izledim. Yerine gitmedim. Bu nedenle yanılma payımı saklı tutuyorum. Bana göre Haliç Köprüsü’nde ‘dilatasyon birleşim derzinde düşey deplasman’ olmuştur.
Dilatasyon derzlerini anlamak gerekir. Yapıların taşıyıcı iskeletleri çeşitli nedenlerle bağımsız parçalara ayrılırlar. Ancak dışarıdan biz bunu görmeyiz. Sadece bir çizgi vardır. Otomobilimizle köprülerden geçerken lastiklerden tak tak tak şeklinde sesler gelir. İşte o gelen sesler ‘dilatasyon veya birleşim derzleri’nin sesleridir. Bu derzler çok büyük yapılarda, farklı yükleme altında olan yapılarda, taşıyıcı sistemi çelik betonarme gibi farklı malzemelerden oluşan yapılarda ve zemin koşulları farklı olan yapılarda projelendirilir. Diğer bir deyişle daha sonra yırtılması, patlaması, ayrılması söz konusu olan çizgide taşıyıcı sistem önceden birbirinden ayrılır. Kitle Temelden yukarıya kadar iki bağımsız yapı şeklinde hesaplanır ve yapılır. Burada temel 10 cm kadar oturma yapmış olabilir. Buna çökme demek yanlış olur. Ancak oturma kabul edilen sınırların ötesinde olmuştur. Bu durum köprünün bakımı ile ilgili değildir. Kolon temellerinin yeterince geniş tutulmadığı anlamına veya zemin yapısında değişimler olduğu anlamına gelebilir. Kot farkının 8-9 cm olması ve köprünün kullanılamaz hale gelmesi normal değildir.
İdare tarafından da dile getirilen diğer olasılık ise yolun, diğer bir deyişle tabliyenin kolonlara oturduğu noktadaki metal mesnetler, plakalar ve kauçuk contalarda kopmalar da olmuş olmasıdır. Bu duruma yıllarca süren titreşimin ve iklim koşullarının etkisi neden olmuş olabilir. Bu keyfiyet de bakımın gereğince yapılmadığına işaret eder.
Altını çizerek söylüyorum, köprüde tehlike yaratacak bir durum kesinlikle yoktur. Ancak köprüyü devre dışı bırakan deplasman mesnetlerden kaynakladı ise bir bakım eksikliği olduğu söylenebilir.”