Aedas Architecture Office tarafından Hangzhou'da tasarlanan Yohoo Museum, dinamik çift halkalı yapısıyla kültür ve sanatı bir araya getirerek şehre yeni bir interaktif bir sanat deneyimi sunuyor.
Hangzhou’nun Yuhang Bölgesi’nin merkezinde yer alan Liangzhu Yohoo Park, benzersiz bir sanat müzesine ev sahipliği yapıyor. Aedas Architecture Office tarafından tasarlanan Yohoo Museum, kültür ve sanatı bir araya getirerek Hangzhou’ya yeni bir soluk katıyor.
Tasarımın ilham kaynağı, eski çağlardan beri önemli ritüellerde kullanılan değerli bir malzeme olan “yeşim taşından” geliyor. Yohoo Museum’un havadan görünümü, birbirine kenetlenmiş iki yeşim halkası biçiminde çift halkalı bir yapı sunuyor. Bu yapının, Liangzhu kültürü ile Grand Canal arasındaki bağlantıyı simgeleyerek, antik ve moderni birleştiren bir köprü işlevi görüyor.
Tasarımın çift halkalı yapısı, dinamik ve uyumlu bir form ortaya koyuyor. Tekil bir çelik çerçeve olarak tasarlanan müzenin kenarları, yerçekimine meydan okurcasına, görünür bir destek olmaksızın hafifçe yerden yükseliyor.
Cephe, binanın formu boyunca yatay olarak uzanıyor. Tasarım, cephede dikey ve yatay çerçevelemeyi harmanlayarak doğal bir eğrilik yaratıyor. Güneydeki ana giriş, yarı saydam “zümrüt cam (çok katmanlı lamine cam)” ile kaplanarak, müzenin iç mekanında gereken aydınlık ve homojen ışık deneyimini sunuyor. Kuzey cephesindeki büyük şeffaf cam, çevresindeki manzarayı en üst düzeyde sergileyerek, ikinci kattaki sergi alanının ve birinci kattaki ofis alanının geniş bir görünümünü sağlıyor. Cam, kristal benzeri şeffaflığı ve yeşim taşının sıcak, yumuşak dokusunu başarıyla yansıtıyor.
Müze, Hangzhou’nun kalbinde yeni bir kentsel ifade yaratarak gölün üzerinde yükseltilmiş. Binanın karşılıklı kenarları hafifçe yukarı kaldırılarak birbirine bağlı açık alanlar oluşturulmuş, böylece farklı mekansal deneyimler ve eğlence ile sosyalleşme için açık hava rekreasyon alanları sağlanıyor.
Çelik bir strüktürle desteklenen batı tarafındaki yükseltilmiş alan, dinamik bir meydan meydana getiriyor. Kuzey cephesinde ise ufka doğru uzanan beyaz yeşim dokulu bir cam perde duvar yer alıyor.
Güneş ışığı, yarı saydam cam paneller aracılığıyla iç mekanlara nüfuz ederek parlak, yumuşak bir ışık ve gölge etkileşimi yaratıyor. Bu ışık yansıması, ziyaretçilere benzersiz bir deneyim sunuyor. Bu sayede ziyaretçilere, manzaralı patikalardan girişlere ulaşarak çevrenin panoramik manzarasının keyfini çıkarmak için adaya doğru ilerleme imkanı sunuluyor.