“Hep Yıkılacak Binalar Yapıyoruz”

Boran Ekinci, Celal Abdi Güzer ile "Kalebodurla Mimarlar Konuşuyor" dizisi kapsamında yaptığı söyleşide ofis yapısından, mimari pratiğinden ve mimarlıkta güncel sorunlardan bahsetti.

Boran Ekinci, Ankara’da tamamladığı mimarlık eğitiminin ardından İstanbul’a geldiğini ve iş yaşamına burada devam ettiğini söylüyor.

İstanbul entelektüel anlamda Ankara’ya kıyasla çok daha canlı.

“İlk iş tecrübelerimi şantiyede aldım”

İlk iş tecrübelerini şantiyelerde yaşadığını belirten Ekinci, kendi projelerinde de sadelik ve basitlikten yana olduğunu sözlerine ekliyor.

Yaklaşık 20 yıldan beri bürosunda 8 ila 12 kişinin çalıştığını söyleyen Ekinci, çalışanlarıyla beraber projenin her kısmıyla ilgilendiğini vurguluyor. 

Buraya başvuran mimarların öncelikle portfolyolarına bakıyorum. Orada mimarların projelerindeki heyecanı görebiliyorsunuz.

“Sabahlara kadar hayatta çalışılmaz, mesai bitti mi iş biter”

Ekinci, ofis içerisinde hiyerarşik bir düzen olmadığını ama çalışma koşullarının tempolu devam ettiğini söylüyor.

Haftaiçi mesai saatlerinden taviz vermeyen Ekinci, işlerin ofis içerisindeki verimli saatlerde tamamlanması gerektiğine inanıyor.

Ekinci, her gelen projeye heyecanla yaklaştığını ve bu heyecanın sürekli olduğunu söylüyor. 

“Hep yıkılacak binalar yapıyoruz”

Ekinci, ODTÜ’de yaptığı Hazırlık Ek Binası’nın gözümde bambaşka bir yeri olduğunu söylüyor.

Türkiye’de insanların kalitesi, niyeti ne olursa olsun, yapı üretme kültüründe çok fazla çaylaklıkları olan bir memleketiz.