Her Mimarın Bir Yüksek Yapı Yapma Tutkusu Vardır

DB Mimarlık'ın kurucu ortaklarından Bünyamin Derman ve Esin Yapı'dan Aslı Esin ARKIMEET 2014'te İstanbloom projesi ile ilgili detayları paylaştı.

Bu sene ARKIMEET’in Zaman Tüneli bölümünde İstanbloom projesi tüm detaylarıyla anlatıldı. Esin Yapı’nın ortaklarından Fikret Orman’ın hayalindeki projeyi hayata geçiren Bünyamin Derman projenin tasarım ve inşa sürecini izleyicilerle paylaştı. DB Mimarlık’ın ilk yüksek yapı deneyimi olan projede Bünyamin Derman, arsa sahibi Esin Yapı’ya öncelikle süreç boyunca destekleri nedeniyle teşekkür etti.

Bünyamin Derman, tasarım aşamasından önce 2009 yılında projeye 2 farklı açıdan bakarak çalışmaya başladıklarını dile getirdi: İstanbul’dan bakış ve kuleye bakış. Rem Koolhaas’ın New York’taki gökdelenler üzerinden betimlediği “dışın aynılaşması fakat katların farklılaşması”nı, İstanbul üzerinden kültür katmanlaşmasıyla birleştiren Derman, İstanbloom projesinde ara katlar/mekanlar, yeşil alanlar, zeminin farklılaşması gibi kavramları kullandıklarını söyledi.

Kuzey yönünde kullandıkları çift cephe, zeminde su ve yeşilin kullanımı, avlular, yüksek tavan gibi yapının sahip olduğu özellikler Bünyamin Derman’a göre kentin dinamiklerini yapının içinde yaşatan faktörler. Sürdürülebilirliği sadece güneş panelleriyle değil, aynı zamanda mekanik çözümlemelerle de sağlayan İstanbloom, İstanbul’daki diğer rezidans projelerine göre çok daha az aidatlara sahip olacak ve ara katlardaki ortak alanlar enerji tüketiminde kendine yetebilecek. 

“Bir yapıya girdiğinizde eğer gökyüzünü görebiliyorsanız, o iyi bir yapıdır.”

Tasarladığı avlularla, kat bahçeleri ve konsollarla her zaman yapıyı görebilecek açıklıklar yarattığını söyleyen Derman, Mario Botta’nın sözlerinine katıldığını ve İstanbloom’un iyi bir proje olduğunu dile getirdi.

Esin Yapı çalışanlarından ve proje sorumlusu Aslı Esin ise bu projeye bir müteaahit bakış açısı ile bakmadıklarını söyledi. Katlardaki farklılaşmaların inşaat süresince zorluk çıkarmasına rağmen mimarın tasarladığı yapının mimarın istediği gibi yapılması gerektiğine olan inancını vurgulayan Esin, sürecin uzamasına neden olan konsollar ile ilgili konuşması için sözü Derman’a bıraktı.

“İstanbul’da kule yapmak dünyanın en zor işi.”

3-8 m aralığında değişen konsolların katlarda yarattığı çeşitliliğin ne yazık ki belediye süreçlerinde zorluk çıkarması ne müteahhit firmayı ne de Bünyamin Derman’ı yıldırmamış. Maketler ve uzun toplantılar sonucunda ikna edilen estetik kurul, yüksek katlı bir yapıda çekme mesafeleri içerisinde bu büyüklükte konsolların inşa edilmesine müsade etmişler. Artık İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin konsollara daha sıcak baktığını söyleyen Derman, ilk deneyimlerinde bu proje ile ilgili çok hevesli olduklarını ve her zorluğu ekip çalışmasıyla yendiklerini dile getirdi.

80.000 m2 toplam inşaat alanına sahip İstanbloom projesi, 200 daire, 5.000 m2 ofis alanı ve çevredeki ofislerin de kullanabileceği boyutlarda bir otoparka sahip. İkili, inşaat sürecinde ince işlere geçtiklerini ve en kısa zamanda yapının tamamlanacağını söyledi.