HES’lerde ‘mesire yeri’ açılımı

Uygulanmaya çalışıldığı yerlerde yöre halkının büyük tepkisini çeken HES projelerini şirin göstermeye çalışan AKP, bölge insanını "mesire yeri" yaparak kandırmaya çalışıyor.

Bölge halkı ise yapılanların “ölüye güzel elbiseler giydirip göz boyamak” olduğunu belirtiyorlar.

Solaklı’daki HES’leri mesire yeriyle şirin göstermeye çalışan bakanlık bir yanda, özel güvenlik görevlileriyle vadiye girmeye çalışan şirketler diğer yanda. HES furyasında gelinen son nokta sözün bittiği yerdeyiz dedirtiyor. Yaşananları değerlendiren Yazar Nihat Genç, tarihin hiç bir döneminde böylesi bir imhanın yaşanmadığını söyledi. Vadiye mesire yeri yapılmasını değerlendiren yöre köylüsü Murat Sarı ise, “bu ölüye güzel elbiseler giydirip göz boyamak” yorumunda bulundu.

Solaklı’da özel güvenlik gerilimi
Trabzon’un Çaykara ilçesi sınırlarındaki Solaklı Vadisi’nde HES gerilimi. 36 HES projesi bulunan vadide, yargıya taşınan proje için bilirkişi heyetinin inceleme yapması beklenirken HES şirketinin özel güvenlik görevlileri eşliğinde vadiye girmek istemesi köylülerin tepkisine neden oldu. Sabah saatlerinde Köknar köyü yakınlarında toplanan yaklaşık 500 köylü şirketin vadiye girişini engellemek istedi. Ancak şirket çalışanları geri adım atmayınca kısa süreli arbede yaşandı. Şirket yetkilileri ve köylüler arasında uzun süre devam eden tartışmaların sonunda kazanan şirketi vadiye sokmamakta kararlı olan köylüler oldu. Sayıları yaklaşık bini bulan Karaçam ve Köknar köylüleri vadilerini korumak için kısa sürede organize olarak şirketin geçişine izin vermediler. Özel güvenlik görevlileri eşliğinde vadiye girmek isteyen şirket çalışanlarının öğleden sonra geri çekilmeye başladığı öğrenildi.

Yazar Nihat Genç: “Tarihte böyle bir imha yaşanmadı”
Karadeniz bölgesinde yaşanan doğa kıyımlarına karşı yıllardır sert muhalefiyle bilinen yazar Nihat Genç, Solaklı’daki gerilimle ilgili sorularımızı yanıtladı. Genç, Solaklı’da olanların bu büyük imha sürecinin bir parçası olduğunu öne sürdü. Karadeniz’in benzersiz koylarını otoyolla ortadan kaldıran anlayışın şimdi de vadilere, yaylalara yöneldiğini söyleyen Genç, yaşananları anlatmanın giderek zorlaştığını dile getirdi. Yazarlık yaşamı boyunca Karadeniz’de uygulanan yıkımı aktarmaya çalıştığını söyleyen Genç, tarihin hiç bir döneminde böylesi akıl almaz bir imha yaşanmadığını savundu.

“Vadilerimizi başımıza yıkıyorlar”
Türkiye’nin dört bir yanında yaşam alanlarına yönelik uygulanan vahşetin giderek bir travma yarattığının altını çizen Genç, “artık anlatmaya gücümüz tükeniyor. Halkımızın bir çiçeği koklar gibi özenle koruması gereken toprağı, vadileri buldozerlerle, grayderler başımıza yıkılıyor. Bu yaşananları düşünündikçe içimiz parçalanıyor. Hiç bir teknoloji, hiç bir mimar bu coğrafyayı asla geriye getiremeyecek. Karadeniz sahili boyunca yaşananları görünce bunları hangi gaddar gücün yaptığını düşünüyor insan. Bunları halkın oyunu alanlar yaptı. Eğer halkın oyuyla iktidara gelenler kendilerinde bunları yapma hakkını görüyorlarsa artık demokrasiyle bir işimiz kalmamıştır. Oy veren halkımıza sesleniyorum, hiç değilse üzerinde yaşadığız son toprak parçasına sahip çıkın. Çünkü artık oyunuza ihtiyaç kalmayacağı günleri yaşıyoruz” diye konuştu.

Murat Sarı: “Solaklı halkını provoke etmeye çalışıyorlar”
Solaklı’da HES şirketine karşı direnen köylülerden Murat Sarı, projeye karşı açtıkları dava için Şubat ayında bilirkişi heyetinin gelmesini beklediklerini ancak yoğun kar nedeniyle bu incelemenin Mayıs sonuna ertelendiğini söyledi. Yargı süreci devam eden proje için HES şirketinin özel güvenlik görevlileri eşliğinde bu sabah vadiye girmeye çalıştığını ancak köylülerin buna karşı direnişe geçtiğini anlatan Sarı, “bu girişim şirketin halkı provoke etme operasyonudur. Mayıs sonunda yapılması beklenen bilirkişi heyetini olumsuz etkilemeye çalışıyorlar” iddiasında bulundu.

“Şirketin güvenlik gücüyle halk karşı karşıya”
HES şirketinin yedi araç eşliğinde vadiye girmeye çalıştığını kaydeden Sarı, halkın şirketin güvenlik görevlileri ile karşı karşıya kaldığını, devletin güvenlik güçlerinin olaya müdahale etmediğini söyledi. Vadilerini tahrip eden HES’lere karşı mücadele eden halka ‘vatan haini’ damgası vurulduğunu anımsatan Sarı, “bize vatan haini diyenlerin hiç biri de buraya gelip yaşadıklarımızı görmedi. Ne bir kaymakam ne de bir vali gelip halimizi sormadı” diye konuştu.

Solaklı’ya piknik alanı yaptılar
Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu’nun açıklamalarıyla gündeme gelen ve ardından DSİ ve Orman Genel Müdürlüğü tarafından Karadeniz Teknik Üniversitesi’nden bir ekibe hazırlatılan Solaklı Vadisi Reakreasyon Projesi’nin ilk aşaması tamamlanarak 5 Mayıs’ta hizmete açıldı.

Başbakan Erdoğan açacak
Of-Çaykara arasındaki yaklaşık 20 kilometrelik güzergahta uygulanan ‘Solaklı Vadisi İyileştirme Projesi’ kapsamında tamamlanan gölet ve Orman İçi Dinlenme Yeri, mesire alanı olarak vatandaşların hizmetine açıldı. Bakan Eroğlu’nun, geçtiğimiz Kasım ayında yaptığı “HES’leri halka yeterince anlatamadık” açıklamalarının ardından gündeme gelen projeye göre Solaklı vadisindeki HES’lerin yarattığı tahribatın rehabilite edilmesinin yanısıra oluşturulacak yeşil alanlarla yöre halkına mesire alanı oluşturulması, ayrıca bitki türlerinin korunması planlanıyor. Paojenin tamamlanmasının ardından Başbakan Erdoğan tarafından açılması planlanıyor.

Bakan Eroğlu: “Solaklı’yı görenler bizim vadimiz de böyle olsun diyecek”
“Bu kadar reaksiyon beklemiyorduk. Halkın ikna edilmesi için tanıtım yapılması şart. Artık HES’lerin denetimi ve koordinasyonu tek elde. Bunları toparlayacağız. Kendimizi anlatacağız” sözleriyle yeni bir çalışma başlatacaklarını ifade eden Bakan Eroğlu, “halk Solaklı’yı görünce vadilerinin de böyle olmasını isteyecek” açıklamasında bulunmuştu.

“Solaklı’ya mesire yeri, ölüye güzel elbise giydirmek”
Solaklı’da ilk aşaması tamamlanan ‘mesire yeri’ hakkında da sert eleştirilerde bulunan Murat Sarı, bu uygulamanın vadinin yukarı kısmında yaratılan tahribatın üzerini örtme amacını taşıdığını ileri sürdü. Reakreasyon alanının, HES’lerden bırakılacak can suyu ile oluşturulacağını ifade eden Sarı, “Görünüşte halka hoş görünen bir düzenleme yaptılar ancak Solaklı’nın peyzaj düzenlemesine ihtiyacı yoktu. Solaklı zaten doğal olarak çok zengin bir peyzaja sahipti. Şimdi bunu yok edip yerine sahtesini yapıyorlar. Bu tam anlamıyla bir ölüye güzel elbiseler giydirip diri gibi göstererek göz boyamaya benziyor. Yaptıkları şey tam bir sihirbazlık. Bunu yaparak büyük suç işliyorlar” görüşünü savundu.

“‘Tarafsız bilim insanları gelip tahribatı’ yerinde görsün”
Reakreasyon projesini hazırlayan Karadeniz Teknik Üniversitesi ekibini de bu suça ortak olmakla eleştiren Sarı, “tarafsız bir bilim heyeti gelip burada yaşananı görsün ve vadideki tahribatı belgelesin. Üniversitedeki öğretim üyeleri okudukları kitapların hakını versinler. Benim 65 yaşında okuma yazması olmayan bir annem var gelsinler de annem anlatsın yaşanan tahribatı” diye konuştu.

Etiketler

Bir yanıt yazın