Hindistan’da, Cephesindeki Boşluklarla Doğal Işığı Vurgulayan Bir Konut Yapısı

Hint mimarlık stüdyosu Malik Architecture tarafından Delhi'de tasarlanan House of Void adlı konut binasının cephesinde doğal ışığın içeri girmesine izin veren bir dizi açıklık bulunuyor.

Malik Architecture’ın eve giren doğal ışığı en üst düzeye çıkarmak için çatı pencereleri ve kat seviyeleri arasında açıklıklar tasarladığı bina yoğun bir kentsel alanda yer alıyor.

Yapı, dış duvarları kumtaşıyla kaplı betonarme olarak yapılmış. Alan bitişik arsa ile bir duvarı paylaştığı için evin doğal ışık alma şansı minimuma inmiş, bu yüzden ofis, evin doğu tarafında yer alan merdiven boşluğu ile evin sirkülasyonunu ana yaşam ve ofis alanlarından ayırmış.

Evin batı cephesi, komşu binadan altı metre geride bulunuyor. Malik Architecture, evin bu tarafındaki yaşam alanlarını güneş ışığıyla doldurmak için birden fazla kat seviyesine nüfuz eden açıklıklar, gözenekli yüzeyler ve karakteristik boşluklar tasarlamış.

Ofis mekanları zemin katın üstündeki bodrum ve asma katta yer alırken, ana yaşam alanları zemin seviyesindeki bir avludan 6 metre yükseklikteki birinci kattan başlıyor.

Birinci kattaki oturma odası, zemin kattaki ağaçlarla çevrili bir terasa açılıyor.

Stüdyo, yapıdaki kesimlerin kasıtlı olarak yapıldığını, örneğin, oturma odasının verandaya açıldığı kuzeybatı köşesindeki açısal dilimin, arsa içindeki ve ötesindeki büyük ağaçların deneyimini en üst düzeye çıkarmak için yapılmış olduğunu söylüyor.

“Dilimler, boşluklar ve kesimler, evin mekansal ve yapısal çerçevelerinin kahramanlarıdır – insanları ışığa ve ağaçlara bağlar.”

Delhi’nin mahallelerinde geleneksel olarak iki katlı evler bulunuyor, bu evler, onları ağaçlarla çevrili yollardan ayıran ön bahçelerle karakterize edilmiş.

Malik Architecture bu yüzden evi geleneksel Delhi bina tipolojisinin göstergesi olacak şekilde ışığa izin veren ve termal dengeyi yeniden sağlayan yeşil alanlar ve açıklıklarla tasarlamış.

Ofis, evin dış cephesine gölge ve mahremiyet sağlamak için sabit ve hareketli kumtaşı paneller eklemiş.

Panellerin tasarımı, geleneksel Hint jali (ağ), delikli taş veya süs desenli kafes panellere atıfta bulunuyor.

“Paneller için karmaşık veya dekoratif desenler kullanmak yerine ağır taş kütlenin soyut ışık ve gölge kompozisyonlarına dönüşmesini tercih ettik. Geleneksel desenlere sahip birkaç panel, genel kompozisyona rastgele yerleştirildi.”