Bisiklet Tırmanışı üzerine çalışan Fietsklim Vakfı, Hollanda’nın Lahey yakınlarındaki Zoetermeer şehrinde bisikletçiler için bir yapı tasarlıyor. Zones Urbaines Sensibles (ZUS) ofisinin önerisinde mühendislik projesi ve inşaat süreci için Zonneveld ve Van Hattum en Blankevoort ile çalışılmış.
Projede Hollanda’nın nispeten daha düzlük batı coğrafyasında yaşayan bisiklet kullanıcıları için ülkenin doğusundaki ünlü Posbank ve Cauberg dağ tırmanışlarıyla yarışabilecek bir bisiklet tırmanışı öneriliyor. Zoetermeer şehrinin kapalı kayak pisti yakınlarında seçilen proje alanı için fizibilite çalışması olumlu sonuçlanmış. Rotterdam merkezli ofis, 70 metre yükseklikteki ahşap strüktür ve ona tırmanan yapay rampayı tasarlarken en küçük alanda en dik tırmanışı sağlamayı ve en düşük bütçede kalmayı amaçlamış.
Vakıf, fizibilite çalışması kapsamında farklı birçok inşa tekniğini incelediklerini belirtiyor. Sonuç olarak sürdürülebilirlik açısından ahşap konstrüksiyon seçilmiş. Yapının tasarlandığı şekilde 1800 ton karbondioksit tutması öngörülüyor. Ayrıca strüktür demonte edilebilir ve farklı yerlerde tekrar kullanılabilir olacak. Tasarımda görsel olarak lunapark treni kulelerinden ilham alınmış. Bisiklet yolunda kuleler arasında uzanan köprü elemanları da bulunuyor. Böylece az ve verimli malzeme kullanımıyla daha hafif bir yapı ortaya çıkıyor.
Önerinin bir başka avantajı da rüzgardan az etkilenen bir konstrüksiyon olması. İki ayrı rota ahşap profillerin arasından dolaşarak yapının kalbinde buluşuyor. Tırmanış, peyzaj ve doğa da göz önünde tutularak tasarlanmış. Vakıf şöyle açıklıyor: “Öneri Randstad eyaletinin karakterine uyan, ziyaretçi dostu çevre ile aktif rekreasyon ve biyoçeşitliliğin bir araya geldiği bir doğa kompozisyonu.”
Tasarının uygulanabilirliğinin kesinleşmesiyle vakıf şimdi projenin finansmanına odaklanmış. Fietsklim’in maliyeti yaklaşık 9 milyon € olarak hesaplanıyor. Vakıf, bu maliyeti 2022 İspanya Bisiklet Turu’nun başlangıç ayağı Hollanda’da 4 günlük etkinliklerin 15 milyon €’ya mal olması ile kıyaslayarak projenin kalıcılığına ve bölge yerlileri için önemine vurgu yapıyor.