İnternet fenomeni ve dünyaca ünlü sanatçı Mr. Doodle, Tenterden'deki evinin arazisinde özel stüdyosunu tasarlaması için Hollaway Studio ile anlaştı. Projenin, onaylanması durumunda 2022'nin sonlarında tamamlanması bekleniyor.
Stüdyo, bir neo-Georgian binası olan evin hem devamı hem de doğrudan tezatı olarak hareket ediyor. Yapı burada, Mr. Doodle’ın sanatının daha işlevsel ve kalıcı olarak kullanılması için bir kanal işlevi görüyor; iki ayrı sanat ve mimari biçimin bir araya gelerek birbirine ilham vermesinin açık bir örneğini sunuyor. Ana binadan 100 mm uzaklıkta konumlanacak küpün dış cephesi, Mr. Doodle’ın karaladığı şekillerden oluşan lazer kesim bir metal levhayla kaplanacak ve bu levhadan arta kalan parçalar alt kaidede kullanılacak. Mr. Doodle tarafından oluşturulan çizimlerin yürüyen balıklar, yüzen UFO’lar ve dans eden robotlar gibi, kariyeri boyunca çizdiği en sevdiği öğelerden oluşması düşünülüyor.
Küpün girişi, tıpkı bir kutunun içindekilere gizlice bakar gibi köşeden yukarı kalkacak şekilde tasarlanmış. Kapalı bir alan olarak başlayan hacim aniden açılarak Mr. ve Mrs. Doodle’ın çalışma alanını ortaya çıkarıyor. Zemin katı Mr. Doodle’ın devasa tuvallerini asabileceği büyük duvarların yanı sıra tuvalleri ve çok sayıda takım elbisesi için depolama alanı, küçük bir mutfak alanı ve müşterileri davet etmek için bir oturma alanı içeriyor.
Mr. Doodle’ın çalışabilmesi için ideal aydınlatma koşullarını oluşturan ve gün ışığının içeri girmesine izin veren testere dişi pencerelerle kaplı çatı sayesinde tüm alanın kuzeyden gelen ışıkla dolu olması sağlanıyor. Güneye bakan cephesi güneş panelleriyle kaplı bina, hava kaynaklı ısı pompaları ile birlikte sürdürülebilir kılınmış. Çelik merdivenler, Mrs. Doodle’ın çalışacağı bir asma kata ve oradaki ek merdivenler de, tasarladığı bahçelerin ve “çizim labirenti”nin izlenebildiği çatı terasına çıkıyor.
Stüdyoyu çevreleyen bahçeler de aynı derecede önemli. Alena Cox, namı diğer Mrs. Doodle tarafından karmaşık bir şekilde tasarlanan bu bahçeler feng shui ilkelerinden büyük ölçüde etkileniyor. Bahçe tasarımı aynı zamanda, bir zen bahçesinde olmanın getirdiği meditatif zihin durumundan ve vücuttaki sakinleştirici akıştan ilham alıyor; bu, Mr. Doodle’ın çizim yaparken hissettiği akışa eşit. Tasarımlarının merkezinde, Mr. Doodle için Thames Nehri’ni ve Mrs. Doodle için Kharkiv Nehri’ni temsil eden ve kendi ilişkilerine atıfta bulunarak bir araya gelen iki kıvrımlı nehir bulunuyor. Stüdyonun hemen önünde büyük bir gölet ve bir labirent yer alıyor, ancak stüdyonun çatı terasından bakıldığında bu alanın tipik bir labirent değil, Mr. Doodle’ın yapraklı çit kenarlarında hayat bulan sanat eserlerinden biri olduğu anlaşılıyor.