İstanbul Büyükşehir Belediyesi Ağustos ayı meclis toplantısının üçüncü gününe, AK Parti ve CHP'li üyeler arasındaki cami tartışmaları damgasını vurdu.
Saraçhane Belediye Sarayı’ndaki Meclis Salonu’nda gerçekleştirilen toplantıda söz alan CHP ‘li meclis üyesi Doğan Tekel, Üsküdar’da yapılan imar değişikliğine ve Çamlıca tepesine cami yapılmasına karşı çıktıklarını söyledi.
Üsküdar’da 34 yıl oturduğunu belirten Tekel, bölgede bir cami talebi olmadığını ve ihtiyaç da duyulmadığını savundu. Tekel, şöyle devam etti:
“Topbaş, ‘Çamlıca’da İstanbul ‘u simgeleyecek cami yapılacak’ dedi. İstanbul ‘un simgesi bellidir. Koca Sinan’a haksızlık yapılıyor. Ayrıca, Makedonya’da da Üsküp’ün en önemli tepesine haç yapıldığına ilişkin fotoğrafı size göstermek istiyorum. Yüzde 40’ı Müslüman olan bu bölgede Hristiyanlar en büyük haçı koymuş. Buna nasıl karşıysak, Çamlıca tepesine İstanbul ‘un simgesi olarak görülen camiye de karşıyız. O bölgede bir camiye ihtiyaç olmadığını düşünüyoruz.”
Tekel, konuşmasında ayrıca, bir inanç grubunun mabedini küçümseyen cümleler kullanmanın hoş bir şey olmadığını kaydetti.
CHP’li meclis üyesi Mehmet Yıldız da AK Parti ‘nin Çamlıca’ya İstanbul ‘u anlatan simge dikeceğini, ancak o bölgede cami ihtiyacı varsa hep beraber mecliste karara bağlanması gerektiğini söyledi.
Yıldız, “Süleymaniye ve Selimiye’nin görünüşüne alternatif olmaz, ancak İstanbul ‘da imar yağmasının üstünü örtmeye yönelik bir simge olur” diye konuştu.
“BAŞBAKAN’IN SÖZLERİ CEMEVİ’NDE DEĞİL”
Büyükşehir Belediye Meclisi AK Parti Grup Başkanvekili Ergün Turan ise CHP ‘nin kendi içinde tezatlar yaşadığını savunarak, şunları kaydetti:
“Halkımızın tüm inançlarına saygılı olmak zorundayız. Başbakan’ın söylediği sözler cemevine yönelik değildir, yeriyle alakalıdır. Çamlıca’daki, Kadıköy’deki camiye karşı çıkmaları, CHP ‘lilerin camiye karşı oldukları anlamını taşımaz. Türkiye ‘de CHP cemevlerini, AK Parti camileri savunan değildir. Cemevi, camiler ve kiliseler inanç merkezleridir. Çamlıca’da da cami bir ihtiyaçtır ve caminin yapılması gerekir. Ancak o bölgedeki yapının bireysel olarak Süleymaniye’ye rakip ya da yarışan bir yapı olacağını düşünmüyorum.” (aa)