CZWG kamusal ödenek yetersizliğine rağmen, etkileyici bir kütüphane tasarımı ile karşımıza çıktı.
“Asıl korumamız gereken kütüphane binaları değil kütüphane kültürü,” diyor kütüphane sekreteri Jeremy Hunt. Geçen yıl Londra’da 33 kütüphane bütçe yetersizliğinden kapanmıştı. 600 tanesi ise kapanma tehdidi ile karşı karşıya. Belki Hunt’a göre önemli olan binalar değil, okumak duvarlar ile sınırlı bir eylem olamaz, ama South-wark meclisi yerel halkın bir kütüphane yapısına ihtiyaç duyduğu konusunda hemfikir.
CZWG’nin 14 milyon Euro bütçe ile ürettiği kütüphane, Rotherhithe Yarımadası’nda bir elmas gibi parlıyor. Bir uzay gemisinin reteorik, kurgusal formunun limana adeta yerleşerek dünya ile dost olmuş halini anımsatan bu tasarımda çocukların dolaşacağını düşünmek nedense oldukça kolay.
Kütüphanenin bulunduğu Canada Water Limanı yeni yeni bir çok konut alanı kümelenirken, dikeyde de farklı yapıların yükselmeye başladığı bir alan. 2.000 konutun yer alacağı, yeni ticaret alanları ile kentin diğer yarısını liman alanı ile bağlayacak olan ilgili master plandan gerçekleşen ilk proje ise yine kütüphane projesi oluyor.
Projenin kendi içinde çözmesi gereken altyapı sorunları da olmuş. Özellikle binanın içinden geçmesi istenen metro bu binayı çok pahalı bir okuma odasına dönüştürmüş. Bu sebeple Piers Gough’un “Aşırı derecede zordu ama çok güzel oldu,” sözü projenin mottosu olmuş.
Binanın çatısına doğru büyüyen metal meşh kalıplarla örülü yapı için Gough’un yorumu: “Modern ama sanki hep oradaymış gibi,” oluyor. Eğimli cephe, insan ölçeğinde camlar ile bölünerek yaşayan bir duvar haline getirilmiş. Cephede bulunan balkonlar için ise Gough “Aslında böyle bir ölçeğe sahip bir yapı için uygun değil,” demekle yetiniyor.
Gough: “Tanrıya şükürler olsun ki sıkı modernistler değiliz,” diyerek eğlenceyi unutmadıklarının altını çizerken kütüphanenin açıldığı hafta 15.000 ziyaretçi almış olması Gough’u doğruluyor.
Şunu hatırlamakta fayda var ki proje bir kamu özel iş birliği projesi. Ayrıca daha önce hiç kütüphane binası yapmadığı için CZWG’nin bu işi almasını eleştirenler de şunu göz önüne almalı ki 1980’de yıldızı parlayan firma Docklands’de bir çok konut yapısına imza attı ve bu yapı ile kamusal yapı alanına da kesinlikle geri döndü.