Türk mermeri zamansızlık manifestosunu Milano Tasarım Haftası'nda açıkladı... Binlerce yıldır mimari ve sanata ilham veren Türk mermeri "Geçmiş, Bugün & Gelecek" konseptiyle düzenlenen "Marble Across Time - Zaman Boyunca Mermer" sergisi ile anlatıldı.
Türk mermer ve doğal taşını dünya ile buluşturmayı misyon edinen İstanbul Maden İhracatçıları Birliği (İMİB), Milano Tasarım Haftası’nda üçüncü kez çok özel bir sergiye imza attı. Dünyaca ünlü üç tasarımcının zaman perspektifinde şekillenen eserleri, Milano’nun yeni çekim merkezi Via Tortona’daki Magna Pars Event Space’de ziyaretçilerini ağırlıyor.
Tasarım dünyasının devlerinin boy gösterdiği Milano Tasarım Haftası, 8 – 13 Nisan 2014 tarihleri arasında birbirinden çarpıcı sergi ve etkinliklerle gerçekleşiyor. Dünyanın dört bir yanından tasarımcı ve sanatseveri buluşturan Milano’ya ağırlığını koyan ise Türk mermeri oldu. Medeniyetlerin beşiği Anadolu topraklarının bereketi ve zenginliğini yansıtan Türk mermer ve doğal taşını dünya ile buluşturmayı misyon edinen İstanbul Maden İhracatçıları Birliği (İMİB), Milano Tasarım Haftası’nda bu yıl da çok özel bir sergiye imza attı. Türk mermeri, dünyanın en önemli tasarım etkinliklerinden biri olan Milano Tasarım Haftası’na “Marble Across Time – Zaman Boyunca Mermer” sergisi ile adını yazdırdı.
Milano Tasarım Haftası’nda önceki yıllarda The Journey Alters You (Yol Seni Değiştirir) ve Bathing in Light (Işıkla Yıkanmak) adlarını taşıyan iki önemli sergiyi hayata geçiren İMİB, bu yılki sergi için de dünyaca ünlü tasarımcılarla çalıştı. Türkiye’nin uluslararası alanda da tanınan en önemli tasarımcılarından biri olan Aziz Sarıyer, tasarıma getirdiği farklı yorumla dikkat çeken İtalyan tasarımcı Fabio Novembre ve tasarım dünyasında son yıllarda adından çok fazla söz ettiren Japon tasarımcı Yoshioka Tokujin mermeri yaratıcılıkları ile harmanladı.
Çalışmalarını Milano’da sürdüren Türk mimar-tasarımcı Erdem Şeker’in küratörlüğünü üstlendiği “Zaman Boyunca Mermer” sergisinde ziyaretçiler attıkları her adımda mermerin kendini keşfetmeye çağıran güçlü sesini derinden hissetti. Sergide geçmiş, bugün ve gelecek tasarımcılar tarafından birer metafora dönüştürülerek zamanın sonsuzluğu ve gizemine atıfta bulunuluyor. Aziz Sarıyer’in dokunuşuyla geçmişte başlayan sergi, Fabio Novembre’nin içinde bulunduğunuz zamanı simgeleyen ‘Here I Am’ isimli tasarımıyla devam ediyor. Minimal tasarım çizgisi ile dikkat çeken Yoshioka Tokujin’in, mermeri yerçekiminden bağımsız kılarak özgürleştirdiği ilginç tasarımı ‘Agravic’ ile yaratmak istediği gelecek öngörüsüyle son buluyor.
Geçmişte başlayıp geleceğe uzanan duygusal bir yolculuğun hikayesinin anlatıcılığını üstlenen Marble Across Time, tasarımları kadar mekanının atmosferiyle de ziyaretçilerini büyüledi. “Zamanı hisset” konseptine uygun olarak tasarlanan özel kokular yolculuğun ilk adımından itibaren izleyenlere eşlik etti. Bu özel kokuları da yine bir Türk şirketi tasarladı. Dünyanın en büyük firmalarına esans üreten MG Gülçiçek’in parfümörleri serginin ruhuna uygun Anadolu’dan ilham alan iki özel koku geliştirdiler.
Aziz Sarıyer’in geçmişi simgeleyen “Passage” tasarımının yer aldığı bölümde; nemli ve yosunlu “Geçmişin Kokusu” Anadolu’nun karanlık gölgelerini ve kadim geçmişini yansıtıyor. Yolculuk devam ederken koridorlar ve lobide ise Anadolu’nun toprak ve çimeni, büyüleyici gülünün kokusu, narin ve arınmış inci çiçeği ile Doğu’nun gizemli misk ve amber notaları kullanıldı. Lobide ziyaretçiler mistik bir yolculuğa davet edildi. İnsanın yaşam yolculuğundan kesitlerin sembolize edildiği zamanı durduran bu bölüm, Türk müzisyenlerinin eserleri ile renklendi. Dünyanın dört bir yanından ziyaretçiler için ince belli bardaktan çay ve simit ikramı ise serginin son sürprizi oldu.
Aziz Sarıyer, Fabio Novembre ve Tokujin Yoshioka imzalı tasarımlarda kullanılan doğal taşların öyküsü:
Geçmişe dair hafızamızı harekete geçiren Aziz Sarıyer’in bu tasarımında, Elazığ yöresinden seçilen ‘Black Pearl’ isimli mermer kullanıldı. Aziz Sarıyer, geçmişin karanlık bir kuyuyu simgelediğini düşünüyor. Bu hissi en iyi verecek olan taş ise siyah olmalıydı… Bu nedenle tercihini koyu renkteki Black Pearl’den yana kullandı.
Mermerin zaman yolculuğunda, ‘bugün’ü simgeleyen İtalyan Tasarımcı Fabio Novembre, eserinde doğal taş kullanarak koyu tonlardan açık tonlara doğru giden bir renk skalasını eserinde sergilemek istedi. Tasarımın ruhunu yakalamak adına Türkiye’nin birçok farklı şehrini temsil eden doğal taşlar bir arada kullanıldı.
İşte koyudan açığa doğru sıralanan bu taşlar:
“Duygularımızı derinden etkileyen, somut olarak göremediğimiz ama sonuna kadar hissedebildiğimiz ışık, rüzgâr, ses gibi kavramlara hayranlık duyuyorum. Tasarımlarımda varlığı ile etrafındakileri değiştirebilen gizemli bir atmosfer yaratmayı istiyorum. Tıpkı ışık, rüzgâr, ses gibi duygularımızı harekete geçiren ve insanların kalbini derinden sarsan ve kendi benlikleri ile bütünleştirebilecekleri tasarımlar… Tasarımda vermek istediğimiz bu duyguları en iyi yansıtacak taş ise beyaz ve şeffaf olmalıydı”
Tasarım çizgisini işte bu sözlerle dile getiren Tokujin’in, ‘Agravic’ isimli tasarımı için Eskişehir’den, “Silver White” isimli mermer seçildi.