Foster + Partners tarafından tasarlanan ve 2018'de iptal edilen havalimanının altyapısı kullanılarak, Manhattan'ın üç katı büyüklüğünde bir ekopark inşa edildi.
Lake Texcoco Ekolojik Parkı adı verilen proje, Meksika’nın başkentinin doğu yakasındaki devasa bir sulak alanın yenilenmesini ve kamu altyapısının inşasını içeriyor.
Iñaki Echeverria tarafından tasarlanan park, geçen ay halka açıldı. Toplamda 14.030 hektar alanı kapsayan bu proje, dünyanın en büyük kentsel parklarından biri olma özelliği taşıyor ve federal bir kararname ile ekolojik bir arazi olarak korunuyor. Proje, yoğunluk ve iklim değişikliği etkilerini hafifletmek ve toplumsal refahı artırmak amacıyla tasarlanmış.
Projeyi kabul ederken aynı zamanda parkın yöneticisi olma şartını da koyan Echeverria, bu projenin bölgenin daha büyük çaplı bir yenilenmesinin anahtarı olduğunu söylüyor.
“Bu proje kendi başına vadinin geleceğini garanti edemez, ancak bölgenin daha büyük yenilenmesinin anahtarıdır.”
Pre-kolonyal dönemde Meksika Vadisi’ni dolduran büyük göllerden birinin eski alanında yer alan Lake Texcoco Ekolojik Parkı, yüksek tuzluluk oranına sahip bir arazide yer alıyor ve göller, gayri resmi yerleşim yerleri ve tarım alanları ile kaplı. Şu anda her iki tarafı su filtreleme sistemleri ve yoğun yerleşim bölgeleri ile çevrili.
Projenin büyük bir kısmı, sulak alanların restorasyonunu içeriyor ve bu süreçte bölgedeki yerli türleri yetiştirmek ve dikmek amacıyla seralar inşa edilmiş. Parkın toplam büyüklüğü neredeyse Manhattan’ın üç katı kadar.
Foster + Partners tarafından tasarlanan ve 2018 yılında bir halk referandumu sonrasında iptal edilen havalimanı için ayrılan park bölümünde ise bir seyir platformu, ziyaretçi merkezi, heykelsi pavyonlar ve bir spor parkı gibi yapılar inşa edilmiş. O dönemde yerel mimarlar referandumu ve iptali eleştirerek, Meksikalı mimar Fernanda Canales’in bu hareketin “tamamen yasalara aykırı” ve kişisel çıkarlar doğrultusunda olduğunu söylediği biliniyor.
Echeverria, 2000’li yılların başından beri parkın potansiyel kullanımları hakkında yazılar yazmış ve parkın ilan edilmesinden önce mevcut plana yol açan bir konsept üzerinde çalışmaya başlamış. O dönemde, arazinin ekolojisini korumaya yönelik önceki girişimlerin en azından 1900’lü yıllara kadar uzandığını belirtiyor. “Bu projeyle ilgili olarak, havalimanının parkı engellediğine dair bir fikir var,” diyor. “Ben tam tersine bakıyorum; havalimanı yenilenme projesini durdurdu.”
Echeverria, parkın 1970’lere kadar “kurutulmamış” olduğunu ve toprağın yüksek tuzluluk oranının her zaman inşaat yapmayı zorlaştırdığını belirtiyor. Ekip, spor parkını inşa ederken çevreye etkilerini en aza indirmek için havalimanının altyapısını ve yollarını kullanmış – bunlar arasında halka açık alanlara erişim sağlamak amacıyla bir köprünün geri dönüştürülmesi de var.
Echeverria, projenin hem sosyal hem de çevresel faydalar sağlayacağını söylüyor. Yenilenen ekosistem sayesinde çevredeki sıcaklıkların düşeceğini ve kültürel olarak insanların etkinlikler ve manzarayı gözlemlemek için bir araya geleceğini vurguluyor. Ayrıca, parkın etrafındaki su filtreleme sistemi ve altyapının varlığının, “mavi ve yeşil altyapının” daha akılcı bir şekilde şehre entegre edilmesini mümkün kılacağını ifade ediyor.
“Bu proje, bir süredir yumuşak altyapı veya yumuşak mühendislik dediğim şeyin bir örneği,” diyor “Mühendislik çok daha duyarlı bir yöne doğru ilerlemeli, aynı alanı çok daha verimli terimlerle kullanmalısınız.”
Son on yılda, 11.000’den fazla kişi Lake Texcoco Ekolojik Parkı üzerinde çalıştı ve Echeverria, projeye daha fazla unsur eklemeye devam edebileceklerini umuyor.
Foster + Partners Tasarımı Mexico City Uluslararası Havalimanı Projesinde İptal Kararı