Kadın hakları, özgürlükleri, kadının iş hayatındaki ve sosyal toplumdaki yeri günümüzde artık çok daha fazla tartışılan konular haline gelmişken, ülkemizde artık bir "Kadın Müzesi" de bulunuyor.
Dünyada pek çok örneği bulunan müze, henüz fiziksel mekan arayışını sürdürüyor olması sebebiyle, şimdilik sadece www.istanbulkadinmuzesi.org/ adresi üzerinden faaliyet gösteriyor. İstanbul Kadın Müzesi, Türkiye’nin ilk, dünyanın üçüncü kent kadın müzesi olma özelliği taşıyor.
İstanbul Kadın Müzesi ilk modern dans sanatçısı, ilk dergi yayıncısı, ilk klasik Batı müziği orkestra şefi, ilk tiyatro senaryosu yazarı gibi unutulmaya yüz tutan kadınları hatırlatarak kent kadın belleğini oluşturmayı, kadın tarihinde önemli yer tutan isimlerin anısını canlı tutmayı ve kadın tarihi üzerine yapılan çalışmaların toplanacağı bir bilgi havuzu oluşturmayı amaçlıyor. Müzede şimdilik sadece bir kadın mimar yer alıyor: İlk kadın restoratör Cahide Tamer Aksel. Güzel Sanatlar Akademisi’nde Sedad Hakkı Eldem’den ders almış olan Aksel’in en önemli işleri arasında Yedikule Hisarı restorasyonu, Topkapı Sarayı restorasyonu, Aya İrini Kilisesi restorasyonu, Kariye Cami restorasyonu, Rumeli Hisarı restorasyonu ve hisar içindeki sahne yapımı da yer alıyor. “Yüksek topuklu ayakkabılarım ile Ayasofya’nın kubbesine de çıktım, şantiye tulumlarımla Gebze’de Çoban Mustafa Paşa Külliyesi’nin duvarlarının üstünde de dolaştım. Restorasyon çalışmalarından çok keyif aldım, yaptığım işleri sevgiyle nakış gibi işledim,” demiş Aksel 2005 yılında yapılmış bir söyleşide…
Dünya Kadın Müzeleri Ağı’nda yer alan ve Uluslararası Kadın Müzeleri Kuruluşu üyesi olan İstanbul Kadın Müzesi, dünya kadın müzeleriyle iş birliği yaparak kadın belleği odaklı sosyal sorumluluk projeleri de gerçekleştirmeyi planlıyor. İstanbul Kadın Kültür Sanat Vakfı’nın iki yıl süren çalışmalarının sonunda www.istanbulkadinmuzesi.org adresinde gönüllülük esasına dayalı olarak açılan müzede sürekli ve geçici sergiler izlenebilirken, gerçek mekan arayışına da devam ediliyor.
Ülkemizde, Bedia Akartürk ve Leyla Gencer adına düzenlenmiş müzeler bulunmasına rağmen, İstanbul Kadın Müzesi çok daha geniş perspektifte bir arşive sahip. Bedia Akartürk Sanat Müzesi (Ödemiş), İbrahim Hakkı Ayvaz kent müzesinin bir bölümünün 2008 yılında Türk halk müziği yorumcusu Akartürk’ün aldığı ödüllere, plaketlerine, kasetlerine ve gazetede çıkan haberlerine ayrılmasıyla oluşturuldu. Leyla Gencer Anı Evi (İstanbul) ise İKSV binasının ikinci katında, 20. yüzyıl opera dünyasının son büyük divası kabul edilen soprano Leyla Gencer’e ayrılan alanda, sanatçının Milano’daki evinin bir kısmının yeniden canlandırılmasıyla oluşturuldu.
Dünyadaki örneklere göz atılacak olursa, İngiltere, Almanya, Tokyo, ABD, Hollanda, Avusturya, Kenya, Senegal, Norveç, İsveç, Fransa, Kanada ve diğer pek çok ülkede kadınlar adına düzenlenmiş müzelerin bulunduğu görülüyor. Bunların bazıları, büyük bir müzenin bir parçası gibi hizmet verirken (Tate Modern Sanat Müzesi’nin “Barbara Hepworth Müzesi ve Heykel Bahçesi” kısmı gibi), bazıları da dünya tarihine adını yazdırmış Florance Nightingale, Frida Kahlo gibi isimler adına düzenlenmiş. Dünya çapındaki bu müzelerin çoğunda, söyleşi, konser gibi farklı etkinlikler organize edilerek güncel olarak kullanım sağlanıyor. Sürekli ve süreli sergilerde ise tarih boyunca kadınların hayatına ev, iş, çocuk doğurma, sosyal konum, eğitim, haklar gibi farklı açılardan mercek tutuluyor.
Kadın müzelerinin bazıları ise, belli bir konu üzerine yoğunlaşarak arşivlerini geliştirmiş. İspanya – Granada’da bulunan “Roma Kadınları Etnolojik Müzesi” Roma kadınlarını tarihsel, ideolojik ve sanatsal bakış açılarından inceleme fırsatı sunuyor. “Connecticut Women’s Basketball Hall of Fame” eyaletteki kadın basketbol tarihi ile ilgili fotoğraflardan oluşan bir arşiv sergiliyor. Buna benzer bir diğer müze, Tenessee’de yaşamış kadın basketbolcuları konu ediniyor. Oklahoma City’de bulunan bir müze, geçmişten günümüze kadın pilotların eşyalarını, fotoğraflarını ziyaretçileriyle paylaşıyor. Avustralya’da “öncü kadınlar” müzesi bulunurken, Texas’taki “Cowgirl” müzesi ise, tahmin edilebileceği gibi ismiyle müstesna… Afrika’da bulunan kadın müzeleri, genel olarak Afrikalı ve siyahi kadınların hayatlarını ve tarihini konu ediniyor. Çin’de de birden fazla Kadın Kültürü Müzesi ve bir de Kadın ve Çocuk Müzesi bulunuyor.
Bu yazının devamını İstanbul Kadın Müzesi’ni gezdikten sonra yazmak dileğiyle, bütün kadınların Kadınlar Günü’nü kutlarız.