İstanbul Modern’in Bahçesinde ”KATI OLAN HER ŞEY”

Yeni Mimarlık Programı'nın ikinci geçici yapısı "KATI OLAN HER ŞEY" ve uluslararası "YAP 2014-2015 Finalistleri" sergisi 9 Haziran'da ziyarete açıldı.

PATTU tarafından tasarlanan, mühendislik ve yapım desteğini Metal Yapı’nın üstlendiği projenin bölgede inşa edilmiş önceki binaların geometrilerini birbirleriyle çarpıştırarak kaotik bir biçime sokan “KATI OLAN HER ŞEY”, 10 Haziran – 15 Kasım 2015 tarihleri arasında aynı zamanda müzenin özellikle gençlere yönelik düzenleyeceği paralel etkinlikler için kullanılacak.

Prof. Dr. Suha Özkan’ın başkanlığında mimarlık uzmanları, İstanbul Modern ve diğer YAP: Yeni Mimarlık Programı temsilcilerinden oluşan seçici kurulun finale kalan beş mimarlık oluşumunun önerileri arasından seçtiği “KATI OLAN HER ŞEY” adlı proje, İstanbul Modern’in üzerinde bulunduğu bölgenin endüstriyel tarihinden beslenirken, hem geçmişe dair bir hatırlatma yapıyor hem de geleceğe daha eleştirel bakmayı öneriyor.

PATTU, YAP İstanbul Modern: Yeni Mimarlık Programı’nda uygulanan “KATI OLAN HER ŞEY” başlıklı projesini, bölgenin endüstriyel tarihinden beslenen, hem geçmişe dair bir hatırlatma hem de yakında yeniden değişecek olan bölgenin geleceğine dair, geleceğe daha eleştirel bakmamızı öneren bir bildiri olarak değerlendiriyor: “Yapılar, belki de insan ömründen daha uzun süre ayakta kaldıklarından dolayı anılarımızı bağladığımız birer çapa gibidirler. Peki ne denli sağlamdırlar? Taş, çimento veya mermerden yapılmış olmaları onları ebediyen ayakta tutmaz aslında. Bir günde kolayca yok olup gidebilirler. Ünlü ‘Katı olan her şey buharlaşıyor’ sözünün bir kısmını bu nedenle ödünç aldık.

Yaklaşımımız, İstanbul Modern’i çevreleyen alanı tüm bileşenleriyle birlikte parçalara ayırmak ve mimarinin geçici yüzünü gözler önüne serecek şekilde yeniden bir araya getirmekti. Tasarım burada inşa edilmiş önceki binaların geometrilerini alıyor ve bunları birbirleriyle çarpıştırarak kaotik bir biçime sokuyor. Fakat gün içinde şeffaf şekiller katılaştıkça bu kaos da bir anlam ifade etmeye başlıyor. Geçmişin geometrileri bir görünür bir görünmez oluyor.”

İstanbul Modern’in 2012 yılında The Museum of Modern Art (MoMA) ve MoMA PS1 işbirliğiyle başlattığı YAP İstanbul Modern: Yeni Mimarlık Programı, iki yılda bir, yaz aylarında, genç ve yükselen mimarlara İstanbul Modern’in dış mekânında geçici bir yapı tasarlama fırsatı sunuyor. 1998 yılında ABD, New York’taki MoMA PS1’da başlayan program, İstanbul Modern’in yanı sıra Şili, Santiago’daki CONSTRUCTO; İtalya, Roma’daki XXI. Yüzyıl Sanatları Ulusal Müzesi (MAXXI) ve Güney Kore, Seul’daki Modern ve Çağdaş Sanatlar Ulusal Müzesi’nin (MMCA) dahil olduğu uluslararası bir ortaklıkla yürütülüyor. Program koordinatörleri Çelenk Bafra ve Pelin Derviş’in küratörlüğünde 2014 ve 2015 yıllarında Türkiye’de ve diğer uluslararası ortaklar tarafından programa davet edilen finalistlerin projeleri maket, görsel ve videolardan oluşan bir sergiyle İstanbul Modern’in kısa süreli sergi alanında 2 Ağustos’a dek izleyiciyle buluşuyor.

Etiketler

Bir yanıt yazın