İstiklal’in ‘tarihi sanat merkezi’ Garibaldi

19. yüzyıldan beri kültürel etkinliklere ev sahipliği yapan Beyoğlu'ndaki Garibaldi Binası 'unutulmaya' yüz tutmuştu. Şimdi bina, çağdaş sanatın gözde mekânlarından biri haline geldi.

Beyoğlu, değişimin eşiğinde. 2010’dan bu yana ‘Yıkılacak mı yıkılmayacak mı?’ tartışmaları süren ve nasıl bir dönüşüm geçireceği konuşulan Emek Sineması, yine yıkılması planlanan 97 yıllık Majik Sineması’na karşın; olduğu haliyle korunan, üzerine bir tek çivi çakılmasına izin verilmeyen öyle bir örnek var ki, istenirse neler yapılabileceğini anlamamızı sağlıyor: Garibaldi Binası. Sanat merkezi olarak işlev gören bina, diğer yapılara örnek teşkil ediyor. Üstelik o da Emek Sineması’nın binasını inşa eden, 19. yüzyılın ünlü mimarı Vallury tarafından restore edilmiş. O dönemde kurulan bugün hâlâ faaliyetlerine devam eden İtalyan İşçi Yardımlaşma Derneği’ne ait Garibaldi Binası’nı şimdi İstanbul’un önemli galerilerinden Dirimart, sanat merkezi olarak kullanıyor. Binada haziran sonuna dek ücretsiz film gösterimleri yapılacak. Garibaldi Binası’nın ağırladığı ilk sanat etkinliği bu değil elbette. Bina 1860’ın başında İtalyan hükümeti tarafından satın alınmış, adını da İtalyan Birliği’nin kurucusu Giuseppe Garibaldi’den alıyor. O günden bugüne de İtalyan işçilere destek olmak amacıyla kurulan İtalyan İşçi ve Yardımlaşma Derneği’ne ait. Kuruluşundan itibaren özellikle en parlak dönemi olan 1920’lerde dernek lokalinde çok sayıda konser, dans hatta opera gibi etkinlik ağırlayan bina, 1960’larda İstanbul’daki İtalyanların azalmasıyla bu işlevini kaybetmiş. Bunun yerini ise belli aralıklarla düzenlenen sergi, tiyatro gösterileri almış. 2005 yılında 9. İstanbul Bienali’nin ev sahiplerinden biri olmuş.

‘ÇİVİ BİLE ÇAKMADIK’

Dirimart’ın sahibi Hazer Özil, burayı proje mekanı yapmalarında, ABD’nin en önemli çağdaş sanatçılarından Sarah Morris’in projesine uygun yer aramalarının etkili olduğunu söylüyor. İtalyan derneği başkanı Enrico Boari ve yardımcısı Efi Özber de Garibaldi Binası’nın çağdaş sanat hayatının bir parçası olacak olmasından çok etkilenmiş. Ancak Garibaldi’nin tarihi yapısı Özil’i yeni çözümler üretmeye itmiş: “Tarihi bir bina olduğundan çivi bile çakmamız mümkün değildi. Gösterim için uygun bir alan elde etmek için salonda çelik konstrüksüyonlarla yeni duvarlar inşa ettik.”

TEK KURUŞ ALINMIYOR

Binayı kültür ve sanat etkinliği için kiralamak isteyenler, İtalyan İşçi Yardımlaşma Derneği’ne başvuruyor. Eğer projeleri kabul edilirse, burada yapılacak etkinlikler ve kiralama için hiçbir ücret ödemiyorlar. Derneğin başkan yardımcısı Efi Özber, “Ticari bir şey yapmıyoruz. Kâr amacı güdülmüyor. Tek isteğimiz, Garibaldi’nin yaşatılması, buraya daha çok insanın gelmesi,” diyor.

Çağdaş sanat filmleri

Dirimart, Garibaldi Binası’nda altı ay boyunca altı film gösterecek. Ancak bunlar sinemada izlemeye alışık olduğumuz filmlerin aksine, sanatsal yönleri öne çıkan çağdaş sanat filmleri.

Dirimart Garibaldi’de bu ay, Julian Rosefeldt’in Asylum adlı filmi izleyici ile buluşacak. Filmde Almanya’daki Pakistanlı, Afrikalı, Çinli ve Türk göçmenler anlatılıyor.

Şubat ayında ise Garibaldi Binası’nda İngiliz sanatçı Isaac Julien’in İtalya ve İtalyan sinemasına saygı duruşunda bulunan, 2010 Venedik Bienali Film Festivali’nde prömiyerini yapan filmi The Leopard yer alıyor.

Etiketler

Bir yanıt yazın